MEDİNE MAMEDOĞLU

Haber Merkezi - Halkların Demokratik Partisi (HDP) Genel Merkezi'nin önüne getirilen bir grup, polis koruması altında parti binası önüne çelenk bırakıp açıklama yapmak istedi. Çocuklarının PKK'de olduğunu iddia eden 3 kişilik grup ellerinde Türk bayraklarıyla açıklama yaptıktan sonra gitti. Grubun gitmesinin ardından parti binasının önünü ablukaya alan polisler yaşanan olaya dair açıklama yapmak isteyen HDP’lilere de engel oldu. Partililere biber gazı ile müdahale eden polisler 6 kişiyi gözaltına alırken yaşanan tartışmada bir polisin HDP Batman Milletvekilli Ayşe Acar Başaran’a, “Seni çivilerim” sözlerini kullanması ise tepkilere neden oldu. Yaşanan provokasyon ve Ayşe Acar Başaran’a dönük tehditvari söylemi yorumlayan HDP’li kadın vekiller, erkek-devlet şiddetinin gerçek yüzünü bir kez daha gösterdiğini ifade etti. Provokasyon girişiminin İçişleri Bakanlığı’nın talimatıyla gerçekleştiğini belirten kadınlar, AKP-MHP ittifakının her sıkıştığında HDP’ye yönelik saldırıda bulunduğunu söyledi.

“O sözler kamu görevlisinin değil mafya ve çete üyesinin sözleridir”

Parti binaları önünde yaşanan abluka ve provokasyonu değerlendiren HDP Ağrı Milletvekili Dilan Dirayet Taşdemir, provokasyon için getirilen kişilerin amacına ulaşamaması sonrası devreye bizzat polislerin girdiğini kaydetti. Polislerin genel merkez binalarına saldırarak parti çalışanlarını darp ederek gözaltına aldığına yer veren Dilan Dirayet Taşdemir, “Kadın meclis sözcümüz ve Batman Milletvekilimiz Ayşe Açar Başaran’a yönelik polis olduğunu söyleyen bir kişinin ‘seni çivilerim’ tehditkâr sözleri bir kamu görevlisinin değil bir mafya ve çete üyesinin sözleridir. Bu sözleri sarf edenler aynı zamanda bugün karakollarda, gözaltı merkezlerinde, cezaevlerindeki işkencecileridir. AKP- MHP ittifakı her sıkıştığında partimize yönelik bir saldırı gerçekleştirmektedir. Milyonların ve kadınların iradesine yönelik gerçekleştirilen bu saldırı karşısında daha çok direneceğiz, daha çok örgütleneceğiz ve daha çok güçleneceğiz”  şeklinde konuştu.
         

“İktidar hedef göstererek kendini aklamaya çalışıyor”

Yaşanan provokasyon girişimini kınayarak sözlerine başlayan HDP Muş Milletvekilli Gülistan Kılıç Koçyiğit ise süreci yönetemeyen ve ülkenin iç sorunu haline gelmiş AKP-MHP ittifakının bu tarz olaylarla kendini geleceğe taşımayı hedeflediğini söyledi. Gülistan Kılıç Koçyiğit konuşmasının devamında şunlara yer verdi: “İnsanların alım gücü düşmüş ve çok ciddi bir öfke oluşmuşken bütün bu itiraz ve öfkeyi bir şekilde görmezden gelerek yeniden bir milliyetçi dalga üzerinden partimizi ötekileştirip hedef göstererek kendisini aklamaya çalışan bir anlayış olduğunu görüyoruz. Bunun hiçbir şekilde bir hukuk devletinde olmayacağının altını çizmemiz gerekiyor. Bırakalım hukuk devletini sıradan kanun devletlerinde bile böyle şeyler olamaz. Burada arttık bir çete mantığının iş başında olduğunu ve kolluk eliyle bu provokasyonun yapıldığını görüyoruz. Bunu kabul etmediğimizi ve buna karşı koyacağımızı özel olarak altını çizmemiz gerekiyor.

“Vekili koruması gereken kolluk bugün suç öznesi haline gelmiştir”

Bu çeteleşmiş aklın nasıl kadın düşmanı olduğunu kadını yok saymaya çalıştığını da görüyoruz. Seçilmiş bir vekile yönelik bu hukuksuz ve çirkin yaklaşımını kınıyoruz. Ama ne olursa olsun mücadelemizi engellemeyecekler. Bugün kadın cinayetlerini durdurmayıp İstanbul sözleşmesinden çekilen anlayış tam da bugün partimizin önüne gelip vekilimizi tehdit eden anlayıştır. Onlardan kaynağını alıyor. Halkı vekili koruması gereken kolluk bugün bu suçun öznesi haline gelmiştir. Çok açık ve net bir şekilde suç işliyorlar. Ama bizler bu anlayışa karşı direnmeye devam edeceğiz.”
         

“Kadın mücadelesi provokasyon ve engel tanımadan sürecektir”

HDP Adana Milletvekilli Tülay Hatimoğulları da yaşananlara dair şu ifadelerde bulundu: “Bugün HDP Genel Merkezimize yapılan provokasyon girişimi ile erkek, devlet şiddetinin yüzünü bir kez daha gördük. Polis, partimizin kadın sözcüsü Ayşe Acar Başaran'ı herkesin gözü önünde tehdit etme cüretini kendinde bulabildi. Onlarca yıllık kadın mücadelesinden devraldığımız kazanımlarımıza yönelik iktidarın saldırılarına da bugün Ayşe Acar Başaran'ı hedef alan erkek devlet aklına da cevabımız kadın dayanışmamız ve örgütlülüğümüzdür. Bilsinler ki Ayşe yalnız değildir, HDP yalnız değildir. HDP’nin mücadelesi de biz kadınların mücadelesinde olduğu gibi provokasyon ve engel tanımadan sürüyor, sürecektir.”