Haber Merkezi- Meme kanseri dünya düzeyinde kadınlar için çağın hastalığı olarak adlandırılıyor. Hastalığın görülme oranı çok yüksek ancak erken teşhis ve tedavi ile bu hastalığın üstesinden gelebilirsiniz.  

Meme dokusunun içerisinde yer alan süt kanallarının içerisinde ya da süt bezlerinde kanser hücrelerinin oluşumu ve çoğalması, meme kanseri olarak tanımlanıyor. Kötü huylu hücrelerin oluşumu ve çoğalması ilk evrede çok yavaş ilerleyen bir kanser türü olduğunu gösteriyor. Bu kanser türünde, erken dönemde genellikle belirti görülmüyor. Bundan dolayı rutin kontrollerini yaptırmayan kadınlarda meme kanserinin erken teşhis edilebilmesi çok güç. Başlangıçta yavaş ilerleyen meme kanserinde, hastalığın evresi ilerledikçe kanser hücrelerinin çoğalma hızı artarak başka doku ve organlara yayılabilir. Lenf ve kan yoluyla vücudun farklı bölgelerine yayılmadan teşhis edilen göğüs kanseri vakalarında uygulanan tedavi başarısı çok yüksektir. 

Meme kanserinde belirtiler neler?

Yıllarca herhangi bir belirti vermeden yavaş ilerleyen göğüs kanseri, evresi ilerledikçe şu belirtilerle kendini ele veriyor: 

Meme ağrısı, meme başından akıntı gelmesi, meme ucunda kızarıklık ve yara oluşumu, meme başında egzama benzeri deri döküntüleri ve soyulmalar, meme başında şekil bozukluğu, renk değişimi ve çökme, göğüs ya da koltuk altı bölgesinde ele gelen şişlik, kilo kaybı, çabuk yorulma ve halsizlik. 

Meme kanserinde risk oluşturan faktörler

Genetik, hormonal, psikolojik, sosyobiyolojik ve çevresel birçok faktörün meme kanseri oluşumunda etken olduğu biliniyor. Özellikle aile öyküsü ( anne, kız kardeş ve kız çocuğunda görülmesi gibi), ileri yaş, riski artıran durumlar. İlk çocuğu 30 yaş sonrasında doğurmak, doğum sonrası bebeği emzirmemek, hiç çocuk doğurmamak da risk etmenleri arasında. Erken adet görmek ve geç menopoza girmek, hormon replasman tedavisi, doğum kontrol hapları da riski artırıyor. Yine alkol ve sigara, diğer kanser türlerinde olduğu gibi meme kanserinde de oldukça etkin bir faktör. 

Günümüzde iş dünyasının her alanında yer alan kadınlar, çalışma koşullarından kaynaklı da meme kanserine maruz kalabiliyor. İyonize radyasyona maruz kalmakta riski artırırken, özellikle tiroid bezleri meme ve yumurtalıklar gibi hızlı olan hücresel döngülerin bulunduğu dokularda radyasyon, kanser gelişimini de etkiliyor. Özellikle gece vardiyasında çalışan kadınlarda meme kanseri riskinin arttığı düşünülüyor. Bu duruma, uyku esnasında salınan melatonin adlı hormonun eksikliği sebep olarak gösteriliyor. 

Korunmakiçim neler yapmalı?

Meme kanserinden korunmak için sağlıklı bir yaşamı garantilemeli, beslenmenize ve yaşam biçiminize dikkat etmelisiniz. Düzenli olarak haftada en az üç kez, bir saat ile iki buçuk saat arasında yapılan tempolu yürüyüşün, riski %18 oranında azalttığı belirtiliyor. Çin lahanası ve turp tüketiminin de menopoz sonrası dönemdeki kadınlarda meme kanseri riskini ciddi bir şekilde azalttığı saptanmış. Yine kükürtlü sebzeler, günde 1 tatlı kaşığı zerdeçal, balık, kurubaklagiller, zeytinyağı, C vitamini, kefir, üzüm kabuğu ve çekirdeği, soya ile brokoli gibi ilaç niteliğinde olan bu besinler kadınları meme kanserinden koruyabilecek değerde. 

Bedeninize dokunun

Erken teşhis için doktorlar tarafından yaygın olarak tavsiye edilen tarama yöntemleri kendi kendine meme muayenesi, klinik meme muayenesi ve mamografi. Bu tarama yöntemi 20 yaş sonrası tüm kadınlara tavsiye ediliyor. Kadınların belli aralıklarla memelerini kontrol etmeleri, meme kanserini ileri aşamalara ulaşmadan fark etmenin ve kolay tedaviye başlangıcın ilk aşamasını oluşturuyor. Menopoz öncesi dönemde her ay adet kanamalarından 5 ya da 7 gün sonra, menopoz sonrasında,  gebelik durumunda veya düzenli adet görülmediği durumlarda ise her ay, aynı günde düzenli olarak yapılması tavsiye ediliyor. 

Bunu nasıl yapabilirsiniz?  Eller yukarı kaldırılarak şekil bozukluklaı kontrol edilir. Sonra yatarak muayeneye geçirilir. Önce sağ memeden başlanır. Daha rahat kontrol edebilmek için sağ omuz-sırt altına bir yastık konulur. Ardından sağ el başın arkasına yerleştirilir. Muayene sol elin 2-3 parmak ucu ile yapılır. Meme başı çevresinden başlayarak ve meme dokusuna hafifçe bastırarak saat yönünden halkasal hareketler ile herhangi bir duyarlılık veya kitle olup olmadığı kontrol edilir. Tüm meme kontrol edildikten sonra koltukaltına bakılır. Koltukaltı ve sol memede benzer şekilde gözlemlenir.