Rojava’da bir ilk: Halkların kültürleri Hîlala Zêrîn Sanat Yüksekokulu’yla geleceğe taşınacak

İlklere ev sahipliği yapan Rojava’da bir ilk olarak, Hîlala Zêrîn Sanat Yüksekokulu açılıyor. Seçmelerine genç kadınların yoğun ilgi gösterdiği yüksekokul ile Ortadoğu halklarının kültürünün ortak bir ruhla geleceğe taşınması hedefleniyor.

NUCAN ARAS

Hesekê- Kuzey ve Doğu Suriye’de Rojava Devrimi ile birçok alanda gelişim ve dönüşüm yaşandı. Tüm dünyanın dikkatini çeken bu gelişim aynı zamanda halklara da ilham kaynağı oldu. İlklerin yaşandığı Rojava’da, Hîlala Zêrîn Sanat Yüksekokulu (Peymangeha Bilind a Hunerê ya Hîlala Zêrîn ) Cizirê Kantonuna bağlı Hesekê kentinde yakında açılacak.

Beş bölümden oluşan Hîlala Zêrîn Sanat Yüksekokulu’nun seçimlerinde genç kadınların yoğun ilgisi dikkat çekti. Ön başvuruların 4 gün sürdüğü yüksekokulda yetenekler canlı performansla belirlendi.

Hîlala Zêrîn Sanat Yüksekokulu Yönetim Kurulun’dan Evîn Paşo, Müzik Bölümü Başkanı Mizgîn Tahîr ve seçmelere katılan öğrenciler ajansımıza konuştu. 

'Feodal ve cinsiyetçi bakış açısı kadınları sanat alanında engelledi'

Hîlala Zêrîn Sanat Yüksek Okul Yönetim Kurulu’ndan Evîn Paşo, kadınların feodal ve cinsiyetçi bakış açısıyla engellendiğini ve sanatın birçok alanında da baskı altına alındıklarını belirterek, yaşamın her alanına anlam yüklemiş kadınların bilinçli olarak hedef alındıklarını anlattı. Evin Paşo, “Topluma ahlaki ve politik öncülüğü yapmış, yaşamın her zerresine anlam yüklemiş olan kadınları etkisiz bırakmak için kadına yönelen, köleliği kadın şahsında derinleştiren, toplumu özdeğerlerinden uzaklaştıran, iradesini kıran ve etkisini azaltmak isteyen egemen erkek zihniyeti karşısında kadınlar, tarihin her döneminde direnmiş, mücadele yürütmüş, birlik ve örgütlü ruh bilinciyle tabuları kırmış ve sistem karşısında etkin bir şekilde durmuştur" dedi.

'Rojava Devrimi yeni bir rönesansın başlangıcı olmuştur'

Rojava Devrimi’nin kadınların gelişimindeki önemine değinen Evin Paşo, konuşmasına şu sözlerle devam etti: “Rojava Devrimi, Kadın Devrimi olarak görüldü ve tüm insanlık tarafından sahiplenildi. Devrimin gelişmesinde ve dönüşmesinde özellikle de kadınların da kendini dayandırdığı köklü bir birikim var. Yine duygu ve düşüncelerini, ruhunu yansıttığı, zengin bir zemin temelinde tarihsel bir kültür mirası mevcuttur. Kürt kültür ve sanatının tarihsel köklere dayandığı herkes tarafından bilinmektedir. Kültür ve birikime sahip olan zenginliği kendi içinde yaşayan toplumlar, iktidarlar tarafından baskı ve saldırı altına alınarak, kültürel soykırımlara uğratılmakta ve sömürülmektedir. Kuzey ve Doğu Suriye genelinde onlarca kültür ve sanat merkezleri açılmış ve faaliyetler yürütülerek, kadınların özelde bu alanda aydınlanması, bilinç kazanması, başarıya ulaşması ve aktifleşmesi yine bu alanın kadrolarının oluşması temel amacımız olmuştur. 19 Temmuz Rojava Devrimi; kadınların kültürel ve sanatsal alanda çeşitliliğinin, zenginliğinin ve farklılaşmasının yeni bir rönesansını başlangıcı olmuştur."

'Kökleri Felsefe, bilim ve akademiye dayanmakta'

Hîlala Zêrîn Sanat Yüksekokulu’nu kadınların kendi kökleri üzerinde kendi sanatlarını felsefi, bilimsel ve akademik düzeyde geliştirmesinin merkezi olarak tanımlayan Evin Paşo, “Dünya çapında bir ilk olması itibariyle Hîlala Zêrîn Sanat Yüksekokulu sadece görünüşte ya da teori de değil; sanatı akademik düzeye ulaştıran, ilgi konusu yapan her  faaliyet, kadın sanatının  dilini, tarzını, rengini ortaya koyan, ruhunu oluşturan ve eylemsel kılarak kalıcılaşmasını sağlayan önemli bir çalışma olarak görülmelidir” diye ifade etti.

Evin Paşo, okulun 3 yıllık bir dönemi kapsadığını 5 ana dalda eğitimlerin planlandığını belirterek, öğrenimini tamamlayan her kadın öğrenciye diploma belgesi verileceğini kaydetti. Evin Paşo, “İnancımız şu temeldedir; tarihte bir ilk olan Rojava Kadın Devrimi insanlığa, kadın hareketlerine nasıl ilham ve örnek olduysa Hîlala Zêrîn Sanat Yüksekokulu da kadınlar öncülüğünde uzmanlaşarak derinleşecek, gelişecek ve tüm toplumun benimsemesine, sahiplenilmesine vesile olacaktır" dedi.

'Benzeşmeyen bir kadın orkestrasını hedefliyoruz'

Müzik Bölümü Başkanı Mizgîn Tahîr de, “Esas amacımız Kürt müziğinin kadınlar tarafından yeniden yorumlanması ve anlam kazanmasını sağlamaktır” derken, öğrencilerle de bu temel de görüşmeler gerçekleştirdiklerine dikkat çekti. Kuzey ve Doğu Suriye’de yaşayan kadınların benzeşmeyen tersine ortaklaşan farklılığına ve zenginliğine dayanan bir kadın orkestrasını oluşturma çabasında olduklarını anlatan Mizgîn Tahîr, “Mezopotamya halklarını da içine aldığı; Kürt, Süryani, Arap ve Ermeni müziklerinin ortak ruh zenginliğinin dilini yansıtan müzik kültürünü açığa çıkartmayı amaçlıyoruz. Kuzey ve Doğu Suriye’de yaşayan kadınların ve genç kadınların sanat okuluna ilgi duyacağını ve katılım sağlayacağını umut ediyoruz" şeklinde konuştu.

'Akademik kimliğe ulaşmasını ve kalıcılaşmasını amaçlıyoruz'

Bir proje olarak yola çıkan okulun akademik bir kimliğe ulaşması için çalışacaklarını dile getiren Mizgîn Tahîr, “Hîlala Zêrîn Sanat Yüksekokulu’yla, Ortadoğu halk müziğinin ve Kürt halk müziğinin akademik bir kimliğe ulaşmasını ve kalıcılaşmasını amaçlıyoruz. Kuzey ve Doğu Suriye bölge halklarının da kültürel ve sanatsal gelişmesini akademik kimlik düzeyine ulaşmasını önemli görüyoruz. Okulun genç kadınlar açısından bir şans olduğunu bu alanda kendilerini daha iyi yansıtacaklarına ve gelişeceklerine inanıyorum" dedi.

'Kürt sinemasını halklara yansıtmak esas amacım olacak'

Kuzey ve Doğu Suriye Cizirê Kantonu’na bağlı Hesekê kentinde yaşayan Dilîn Ahmed, Hîlala Zêrîn Sanat Yüksekokulu’nun sinema bölümüne kayıt yaptırdı. Dilîn Ahmed, şunları söyledi: “Sinema çalışmalarında yer almayı seviyor ve mutluluk duyuyorum. Sinemaya olan merakım ve ilgim çocukluk dönemlerimde başladı. Sanat okulunu kendi açımdan büyük bir şans olarak görüyorum. Kürt sinemasını daha yakından tanımak ve kendimi bu alanda bilinçlendirmek, geliştirmek yine Kürt sinemasının görülmeyen seslerini tüm halklara yansıtmak esas amacım ve hedefim olacaktır.”

'Kürt halk müziğinin ruhunu tanıtmak istiyorum'

Kuzey ve Doğu Suriye Fırat kantonuna bağlı Kobanê kantinde yaşayan ve okula kayıt yaptıran Aryen İbrahim de amacının Kürt halk müziğinin ruhunu tanıtmak, gelişmek ve geliştirmek olduğunu anlattı. Aryen İbrahim, “Şarkı dinlemeyi ve söylemeyi ayrıca enstrüman çalmayı çok seviyorum yine yaşadığım kentte kadınların her alanda başarılı olduğu gibi bu alanda da başarılı, yaratıcı olabileceğimizi göstermeye çalışacağım” dedi.