“Psikolojiye önemli etkisi olan tiyatro önemsenmeli”

Federe Kürdistan’da hükümetin kültür ve sanata gereken önemi vermediğini belirten tiyatro oyuncuları, sanatın insan psikolojisi üzerindeki önemli etkilere dikkat çekerek, bu alanın önemsenmesini istedi.

ŞINYAR BAYÎZ

Süleymaniye - Tarihin en eski sanatlarından biri olan ve sanatın anası olarak tanımlanan tiyatronun tarihi iki bin yılı aşan bir geçmişe sahip. Tiyatronun yeni stili de Yunan dönemine kadar uzanıyor. Başlangıçta sihirbazların kullandığı sahneler, daha sonra tiyatro gösterileri için kullanıldı. Bazı kaynaklara göre ilk oyun 2 bin yıldan fazla bir süre önce gösterildi. UNESCO tarafından 1948 yılında kurulan Dünya Tiyatro Merkezi, tiyatro çalışmalarının organizasyonu için 27 Mart Dünya Tiyatro Günü olarak belirlendi.

1962'den günümüze kadar 27 Mart, Dünya Tiyatro Günü olarak kabul ediliyor. Tiyatro, 18’inci yüzyılda Avrupa'ya yayıldı. Kürdistan’da ise Şair Goran, 1950'lerde şiirlerinde Firmêsk ve Huner  divanında  teatral lehçeyi kullanan ilk kişidir. Kürtler arasında tiyatro önemli bir yere sahip. Sanatsal olarak incelersek, Kürt tiyatrosu 20’nci yüzyıla kadar uzanır ve 300 yıl önce Kürtler arasında Mem û Zîn oyunu gösterilirdi. Federe Kürdistan'da tiyatronun yaşı neredeyse bir asırdır var ama artık tiyatroya gereken önem verilmiyor.

"Hükümet tiyatroya önem vermiyor"

Öğretmen ve oyun yazarı Rubar Ahmed, Dünya Tiyatro Günü hakkında ajansımıza konuştu. Tiyatroya gereken önemin verilmediğini belirten Rubar Ahmed, “Dünya Tiyatro Günü genel olarak Kürdistan bölgesinde özelde ise edebiyat ve kültür şehri Süleymaniye'de istenilen düzeyde geçmiyor. Oyuncularımız bu sanatın bir parçası ancak desteksiz bırakılıyorlar. Ellerinden tutan olmuyor. Şimdi ile seksenli yıllar arasında hiçbir fark yok. Hükümetler hiçbir şekilde sanatı umursamıyorlar ve gereken önemi vermiyorlar. Tiyatrocular zorla mesajlarını iletmeye çalışıyorlar. Artık oyuncu ve yönetmen eksikliğinde sorun yok, her gün yeni oyuncular çıkıyor ama destek sorunları nedeniyle bu sanat kötü bir seviyede" diyor.

“Sanat zihni ve bedeni sakinleştirir”

Tiyatronun önemine vurgu yapan Rubar Ahmed, konuşmasına şöyle devam etti: "Eğitim Bakanı Xudi Xoy, 'Bize gelip yeni bir tiyatro için bütçe sorarsanız size yardımcı olamayız' dedi. Bu bir felaket. Tiyatro doğru mesajı iletir ve seyirciyi doğrudan görür. Dolayısıyla artık izleyiciler teknolojiden giderek daha fazla sıkılmaya başladılar. Sanatçı olmasa da her evde bir sanat dostluğu vardır. İnsanlar sanatta gerçeği görmeyi severler. Haberlerde her zaman kadın cinayetleri, kötüleşen ekonomi, sosyal ve politik durum olayları yer alıyor. Ancak sanat insan zihnini ve bedenini daha çok sakinleştirir ve bazen sorunlara çözümler üretir. Psikoloji üzerinde önemli etkisi var. Tiyatroya daha fazla önem verilmeli ki siyasi, kültürel ve sanatsal sorunlar sanatla çözülebilsin."

“Tiyatro hükümete bağlı olmamalı”

Federe Kürdistan vatandaşı olan Dalya Fazıl da, tiyatroya önem verilmemesinin asıl sebebinin iktidar olduğunu söyleyerek, “Federe Kürdistan'da sanatın ve diğer şeylerin hükümete bağlı olmaması gerekiyor. Tiyatro sanatının izleyiciler üzerinde doğrudan etkisi vardır ve ardından izleyicilerde değişimler meydana gelir” ifadelerinde bulunuyor.

Kurde Mecid ise gençleri sanata daha fazla önem vermeye çağırarak, “Tiyatro gerçeği yansıtıyor. Tiyatroya daha fazla önem verilmeli” diye belirtiyor.