‘Muzeyen Al-Seltaneh ve Şukufe Gazetesi’ kitabının tanıtımı yapıldı

"Muzeyen Al-Seltaneh ve Şukufe Gazetesi” kitabının tanıtımını yapan yazar Golareh Moradi, baskıların olduğu gazetenin dört yayın dönemi boyunca içeriğinin dörtte üçünü kız çocuklarının eğitimine ve kadın sağlığına ayırdığını belirtti.

EMİNE ÊZİDÎ

Tahran– Mazin Al-Sultaneh lakaplı Meryem Amid Semmani, 1913’ de Şukufe Gazetesi adıyla İran'ın ikinci kadın gazetesini çıkaran Kaçar döneminin kadın aydınlarından ve gazete editörlerinden biri. " Muzeyen Al-Seltaneh ve Şukufe Gazetesi” kitabının tanıtımı Tahran'da kadın çalışmaları ve gazetecilik alanındaki aktivistlerin katılımıyla yapıldı.

Tanıtım toplantısında konuşan kitabın yazarı Gilareh Moradi, "İran, meşrutiyet döneminde kadınların gazete yayınlamak, kız okulları ve kadın dernekleri kurmak gibi yeni yöntemlerle çalışmasının mümkün olduğu sosyal ve kültürel bir atmosfer yaşadı. Maryam Omid Semmani de bu kadınlardan biriydi. Maryam Amid Semmani, Şukufe gazetesinin sorumlu yöneticisi ve imtiyaz sahibiydi, aynı zamanda kız okullarının hayata geçmesinde aktif çalışan kadınlardan biriydi. Meryem Amid Semmani, Meziniyeh Okulu ve Hemat Khanin Derneği’ni kurdu” dedi.

Şukufe gazetesinin, Kaçar yönetiminin sonunda dört yıl boyunca yayınlandığına dikkat çeken Gilareh Moradi, “Şukufe gazetesi, Kaçar kızları olayından az bir süre sonra yayına başladı. Kızlar Türkmenlere vergi karşılığında verildi. Bu gazetenin yayınlandığı tarihte, anayasa kararnamesinin imzalanmasının üzerinden 6 yıl geçmişti. Saghir diktatörlüğü döneminin üzerinden de üç yıl geçmişti ve ikinci parlamentonun dağılmasına kadar da bir yıl geçmişti” diye belirtti. 

Çalışmalar gizli yürütüldü

Basına yönelik baskıların olduğu bir dönemde gazete çalışmalarının gizli yürütüldüğünü kaydeden Gilareh Moradi, gazetenin ‘kadın eğitimi’ ve ‘kadın sağlığı’ konularını öne çıkardığını söyledi. Gilareh Moradi, “Gazetenin yayınlandığı yıllarda önemli olaylar yaşandı. Ahmed Şah taç giydi, üçüncü parlamento çalışmaya başladı, ılımlılar ve demokratlar faaliyetlerine başladı ve bu da basının gelişmesine yol açtı. Ancak Birinci Dünya Savaşı'nın başlamasıyla eş zamanlı olarak basının tekrar bastırılması ve birçok yayının kapatılması Şukufe gazetesini de etkiledi, diğer yandan Rizal'in performansına yönelik eleştiriler başladı, ancak burada hiçbir siyasi tartışma yayınlanmadı” şeklinde konuştu.

Sayfalarını eğitime ayırdı

Gazetenin dört yayın dönemi boyunca içeriğinin dörtte üçünü kız çocuklarının eğitimine ve kadın sağlığına ayırdığını söyleyen Gilareh Moradi, “Ayrıca aile sorunlarına, aile ilişkilerine ve eşler arasındaki anlaşmazlıklara da değindi. Öte yandan kadına yönelik şiddet meselesiyle yüzleşmede gazetenin hakim yaklaşımı hoşgörüyü vurgulamış ve bazı durumlarda bu konuyu cesurca gündeme getirmiştir. Ayrıca gazetede kadınlar arasındaki ilişkiler ve batıl inançlar başta olmak üzere kültürel ve sosyal konular ele alındı. Bu konular karikatürler halinde anlatıldı. Ayrıca İranlı kadınların yaşam koşullarının, özellikle Fransa ve İngiltere'nin kadınlarıyla veya Japonya, Osmanlı ve hatta Hindistan gibi bazı doğu ülkelerinin kadınlarıyla karşılaştırıldığını görüyoruz” diye belirtti.

‘İranlı kadınların hikayesini anlatabiliyoruz’

Gilareh Moradi’nin konuşmasının ardından söz alan Gazeteci Samira Dardashti, “Bir grup kadının kendi hayatlarının anlatıcısı olmak için kalemi eline almasıyla toplumun çoğunlukla ölümlü tarihi ortadan kalktı ve o zamandan bu yana İranlı kadınların kaderi değişti, zira çağdaş kurguda pek çok örneğimiz var. İranlı kadınların hikayesini anlatabiliyoruz. Anlatı, kadın gazetecilerin insanlarla ve yetkililerle iletişim kurmasının bir aracıydı” dedi.