Doğayla kadınlar arasındaki kadim bağ: Urmanat’ta Nar Festivali

Satiari köyünde düzenlenen geleneksel Nar Festivali, bölgenin kültürünü ve sanatını gözler önüne sererken, kadınların etkin rolüyle festivalin ruhunu canlandırdı.

SOMAYE RAHÎMÎ

Uramanat- Rojhilat Kürdistan’ın Uramanat böglesinin Satiari köyünde, 20 Kasım tarihinde gerçekleştirilen Nar Festivali, sadece ürün hasadıyla sınırlı kalmayan, insanın doğayla kadim bağını hatırlatan bir kutlama olarak öne çıktı. Festival boyunca köylüler, yerel ürünlerini sergileyerek doğaya teşekkür ritüelleri düzenledi; bu, doğanın sunduğu nimetlere duyulan saygının ve yaşam döngüsüne minnettarlığın sembolü oldu.

Kadınların festivaldeki görünürlüğü

Festivale adım attığınız andan itibaren, köyün dört bir yanında kadın ve erkeklerin varlığı festivalin coşkusunu hissettiriyordu. Kadınlar, renkli yöresel kıyafetleriyle misafirleri sıcak bir şekilde karşıladı. Festivalde, geleneksel yemekler, şarkılar ve gösteriler aracılığıyla kültürel bir deneyim sunuldu. Kadınlar, davul çalmak, şarkılar söylemek ve tören gösterilerinde aktif rol alarak festivalin coşkusunu iki katına çıkardı.

Bir genç kadın, festivale katılanların farklı şehirlerden ve hatta ülkelerden geldiğini belirterek, “Festivalin en büyük renk ve cazibesi kadınlara ait; onların renkli kıyafetleri, geleneksel yemekleri ve yöresel ürünleri, herkesin kalbini kazanıyor” dedi.

‘Buke Barane’ ve doğayla bağ

Festival bu yıl kuraklığın gölgesinde düzenlenmesine rağmen canlılığını korudu. Kadim bir gelenek olan “Buke Barane” gösterisi, insanların doğayla olan derin bağını simgeliyor. Tören sırasında çocuklar, en değerli oyuncaklarını toprağa adeta bir armağan olarak sundu; yetişkinler ise nar ürünlerini bereket umuduyla feda etti.

Kadınlar festivalin merkezinde

Festival aynı zamanda yerel ekonomiyi güçlendiren bir etkinlik olarak dikkat çekti. Sabahın erken saatlerinden itibaren farklı şehirlerden gelen ziyaretçilerle birlikte, kadınlar stantlarda aktif rol alarak yiyecek ve ürün hazırladı. Özellikle genç ve yaşlı kadınlar, ürünleri hazırlayıp servis ederek hem kültürü yaşatıyor hem de ekonomiye katkı sağlıyordu.

Bir genç kadın, festivalin her yıl düzenlenmesini ve daha da gelişmesini umduğunu belirterek, “Böyle festivaller sayesinde Uramanat kültürü ve sanatı her zaman canlı kalacak” dedi.

Görece özgürlük ve geleneksel sınırlamalar

Festivalde kadınların renkli kıyafetlerle katılımı ve etkin rolleri, kültürel bir özgürlüğün simgesi olarak öne çıktı. Ancak bazı alanlarda, özellikle resmi gösterilerde kadınların ve çocukların zorunlu kıyafetler giymesi, geleneksel sınırlamaların hala etkili olduğunu gösterdi. Bu durum, festivalin kadim geleneklerle modern yaklaşım arasında bir denge arayışını yansıttı.

Festival, genel olarak, Uramanat kadınlarının kültürel kimliklerini renk ve coşkuyla koruma çabasını gözler önüne serdi; doğayla, gelenekle ve modern yaşamla kurdukları bağı canlı tutan bir kültürel gösteri olarak öne çıktı.