AST’den bir ilk: Kadın Oyunları Festivali

Ankara Sanat Tiyatrosu'nun (AST) sanat yönetmenliğinde ve Atölye Kültür Sanat organizasyonuyla Kadın Oyunları Festivali’nin Mart ayında başlayacağını belirten Kadın Oyunları Festivali’nin Sanat Danışmanı Gizem Aldemir, “Festivalin durduğu ve altını çizdiği yer adından da anlaşıldığı üzere ‘kadın’. Kadın oyunlarıyla İşaret edilmek istenen ise, Türkiye’de yaşanan kadın cinayetleri ve kadına şiddetin her türüne karşı dikkat çekmek ve bu konuda sahneden sanat aracılığıyla yapılabilecek her türlü katkıyı sağlayabilmek.” diyor. 

ZEYNEP AKGÜL 
Ankara- Türkiye'nin en köklü ve önde gelen tiyatrolarından Ankara Sanat Tiyatrosu'nun sanat yönetmenliğinde ve Atölye Kültür Sanat organizasyonu ile ilk ve tek kadın temalı tiyatro festivali başlıyor.  İlki gerçekleştirilecek kadın temalı tiyatro festivali hem sanata hem kadın mücadelesine omuz vermeyi amaçlıyor. Festival projesinin nasıl oluştuğunu ve içeriğinde neler olacağını Kadın Oyunları Festivali’nin Sanat Danışmanı Gizem Aldemir ile konuştuk.
• Kadın Oyunları Festivali Projesi nasıl oluştu? Bize biraz bu süreçten bahsedebilir misiniz?
Bildiğiniz gibi pandemi süreciyle birlikte tüm Türkiye’de kültür sanat etkinlikleri durdu. Tabii bunun bir parçası olarak tiyatrolar da ciddi bir duraklama ve seyreden süreçte gerileme dönemi yaşadı ve yaşamakta. Yasaklarla beraber durmak zorunda kalan sanat üretim süreci, bazı tiyatroları, etkinlik salonlarını koşullara rağmen üretme sürecine doğru sürükledi. Festivalin doğuşundan da bu noktadan itibaren bahsedebiliriz. Ankara Sanat Tiyatrosu da tüm bu süreçten fazlasıyla zarar görmüş ve hatta kamunun da bildiği üzere sahnesini kaybetme noktasına gelmiştir. Fakat her şeye rağmen üreten ve elli sekiz yıldır yüzünü toplumsal sorunlara doğru çeviren AST, iş birliği yaptığı diğer oluşumlarla bir araya gelerek koşullar dahilinde ve koşullara rağmen üretime devam edilmeli noktasından hareketle bir festival yapma kararı aldı. Ve tabii ki Türkiye’nin iyileşmeyen yarası ‘kadın’ temalı bir festival olması gerektiği konusunda fikir birliğine varıldı. 
• Festival ile neyi vurgulamak istiyorsunuz?
Sanatın insanlara ulaşma ve iyileştirme gücü konusunda çoğumuz hemfikirizdir. Tiyatro da bu güce sahip sanat dallarından biri. Ve gücünüzü ne için kullandığınız çok önemlidir. Festivalin durduğu ve altını çizdiği yer adından da anlaşıldığı üzere ‘kadın’. Kadın oyunlarıyla işaret edilmek istenen ise, Türkiye’de yaşanan kadın cinayetleri ve kadına şiddetin her türüne karşı dikkat çekmek ve bu konuda sahneden sanat aracılığıyla yapılabilecek her türlü katkıyı sağlayabilmek. 
Festivalin teması tek kişilik kadın oyunları
• Festivalin içeriğinde neler olacak?
Bu sene ilki gerçekleştirilen Kadın Oyunları Festivali’nin 2021 teması tek kişilik kadın oyunları. Yerli metin ve yabancı metinlerin uyarlamaları seçkide yer alacak. 
“Bu boş koltukları aramızdan koparılan kadınlara benzetiyorum”
• Pandemi kuralları gereği boş bırakılacak koltuklara katledilen kadınların fotoğrafları asılacak. Bu koltuklar da satışa açılacak ve destek olmak isteyenler boş koltukları satın alabilecek. Buradan elde edilen gelirin bir bölümü kadın mücadelesine destek veren bir kuruma bağışlanacak. Peki, bu fikir nasıl ortaya çıktı?
Az önce de bahsettiğim gibi sanat güçlüdür. Gücünü sadece kendinden değil, alıcısından yani seyircisinden de alır. Bu pandemi koşullarında gerçekleştirilecek bir festival ve dolayısıyla virüs nedeniyle bazı kuralları var. Örneğin boş koltuklar. Bu boş koltukları aramızdan koparılan kadınlara benzetiyorum. Katledilen, şiddet gören kadınların boşluklarını dolduramayız belki ama daha fazla boşluk olmaması için bir şeyler yapabiliriz. Bu konuyla ilgili mücadele eden derneklere elimizden geldiğince, tiyatronun aracılık edebileceği başka ne yapılabilir sorusu bu kararı aldırdı diyebilirim. 
• Festival hangi tarihlerde olacak? Festivalin programını bize anlatır mısınız? İçeriğinde neler olacak?
Festivalin birden fazla ayağı olacak. İlki 1- 5 Mart arası Bandırma Belediyesi ev sahipliğinde, ikincisi Ankara’da 4-9-10 ve 11 Mart tarihlerinde AST Bilkent Sahne’de, üçüncüsü Ayvalık Belediyesi’nin ev sahipliğinde 23-27Mart’ta ve festivalin tek dijital gösterim ayağı ise Çanakkale Belediyesi’nin sosyal medya hesaplarından 8-17 Mart tarihlerinde seyirciyle buluşturulacak. İçeriğinde tek kişilik kadın oyunları olacak. Ve her bir hikâye bir kadına ya da kadınlara dair bambaşka konuları ele alıyor. 
“Hedefimiz festivalin sürekliliği”
• Peki, festivalin bir sürekliliği olacak mı?  
Hedeflenen bu diyebilirim. Ve sürekli olması adına her türlü çalışma yapılıyor ve yapılacak. Tabii ki festivalin destekçileri olması, seyircisi dışında bu buluşmaya sponsorluk verecek kurum, kuruluşların olması sürekliliği noktasında daha kesin bir noktaya taşıyacaktır. 
• Oyunları seçerken nelere dikkat ettiniz? 
İyi metin - iyi performans her zaman seyircinin görmek istedikleri arasındadır. Anlatılan hikâyenin sanatlı bir noktadan ele alınıp, derdini seyircisiyle paylaşırken içeriği ve etkileyicilik düzeyi bu oyunların seçilme sebebi diyebilirim. 
• Zenginleştirilmiş bir festival deneyimi gibi görünüyor. Bu festivalin farkı ne?
Türkiye’nin ilk kadın oyunları festivaline öncülük etmesi farklarından biri denebilir. Dünyadaki ve Türkiye’deki eril tiyatro dışında kadın üzerinden oyunların yazılması ve oynanmasına da teşvik edeceğini ve bunun da önemli bir fark olduğunu düşünüyorum.
“Türkiye’de sanat yapmak naçizane tabirle deveye hendek atlatmaktan da zor”
• Son olarak tiyatro üretmek için çoğu zaman “yokluklara” direnmek gerekiyor. Genellikle “tek perdelik ve olabildiğince az oyuncuyla” tiyatro oyunları hazırlanıyor. Bu kadar sorunla nasıl baş ediyorsunuz?
 Tiyatro emekçileri üretmekten, sahne üstünde ya da sahne gerisinde olmaktan beslenir. Bahsettiğiniz sorunlarla baş etmek kolay değil. Çünkü koşullara göre şekillenmek bazen istediğinizi yapmaktan alıkoyup dar bir çerçevede hareket etmenizi getirir. Buna rağmen üretmenin, seyirciyle buluşmanın bize verdiği heyecan umudumuzu diri tutuyor diyebilirim. Çünkü Türkiye’de sanat yapmak naçizane tabirle deveye hendek atlatmaktan da zor.