SUZAN ABU SAİD

Beyrut- Fransız edebiyatı alanında uzman olan Dr. Aida El-Gohary, özellikle cinsiyet ve feminizm kavramı üzerinde araştırmalar yapıyor. Bu alandaki araştırmalarını sürdüren ve bu anlamda uzmanlaşan Aida El-Gohary, Binbir Gece Masalları hikayelerinin imalarının derinliğini araştırdı. Şehrazat biyografisinden kadınların gerçekliğini yansıtan teoriler ve dersler çıkaran Aida El-Gohary, tarih boyunca toplum, din ve siyasi otorite tarafından dayatılan klişe kadın imajını ortaya koyuyor.

Kitapları hakkında bilgi verdi

“Tesettür Sembolizmi: Kavramlar ve Çağrışımlar” başlıklı ilk kitabı hakkında konuşan Aida El-Gohary, bu konudaki literatürü ve görüşleri incelediğini, feminist öncü Nazira Zain Al-Din'in “Uncovering and the Hijab” adlı kitabında yazdıklarını tartıştığını ve peçe kavramı üzerinde çalıştığını belirtti. İkinci kitabının “Hâkim ve Peçe” olduğunu ve burada Yargıç Saeed Zain Al-Din'in biyografisini ele aldığını dile getiren Aida El-Gohary, diğer bir kitabının “Sol, Özü ve Rolü” olduğunu burada da sosyal, toplumsal cinsiyet meselesi, ayrıca cinsiyet ve kadın konuları başta olmak üzere birçok konuyu incelediğini ifade etti.

Sürekli gündemde olacak

Başörtüsü üzerine yazdığı kitabında peçe meselesinin birkaç tarihsel döneme yayıldığını dile getiren Aida El-Gohary, “Bu durumda artık bir kadın elbisesi değildir. Onun varlığını ve mevcudiyetini bir kadının vücudu üzerinde zorla öngören bir otoritedir. Yani önceki dönemde olan ve şu anda İran'da olan her şey, çeşitli olaylara ek olarak yıllar önce, kadınlar için bu gerçeğe karşı bir devrimi temsil ediyor. Otorite, kadınları tesettür kullanmaya zorluyor” dedi. Tesettür meselesinin bireysel özgürlük olduğunu ifade eden Aida El-Gıhary, bu konunun sürekli gündemde kalacağını söyledi. Aida El-Gıhary, peçe meselesinin kadınların rollerini kısıtlamak için bir araç olarak kullanıldığını belirtti.

Amaç otoriteyi savunmaktır

Henüz 22 yaşındayken kitabı yazan Nazire Zain Al-Din'in saldırıya uğradığını, taciz edildiğini, ölümle tehdit edildiğini söyleyen Aida El-Gıhary, cami minberlerinde ve din adamları tarafından hakarete uğradığını ve kitabının yakıldığını söyledi. Bununla amacın dini savunmak olmadığını dile getiren Aida El-Gıhary, amacın ataerkil otoriteyi savunmak olduğunu belirtti.

Birlikte kitap yazdılar

Nawal El-Saadawi ile ilişkilenmesine ilişkin konuşan Aida El-Gıhary, “2010'da ilk kez Mısır'ı ziyaret ettim. Nawal El-Saadawi'yi görmek için geldim. Kadınlar ve erkeklerle ilgili çeşitli konularda tartıştık ve bana konuşmamızın önemli olduğunu söyledi. Al-Masry Al-Youm gazetesinde belgelenmesi gerekiyordu. Gazetede yayınlamak yerine bir kitapta belgelemeyi önerdim. Birlikte kitap yazdık” dedi.

Şehrazat dersleri

Son kitabı "Şehrazad'ın Dersleri" hakkında değerlendirme yapan Aida El-Gıhary, “Binbir Gece Masalları dünyasına girmem kolay olmadı. Çünkü çok geniş bir dünya. Kültürlerin tarihi, Mısır, Babil, Bizans, Firavun ve diğerleri, Binbir Gece Masalları'nın dünyalarına yavaş yavaş girmeye başladım. Binbir Gece Masalları dünyasının en önde gelen bilim insanı olan Şehrazat karakterini inceledim. Şehrin gidişatını ve Şehrazat’ın yolunu tek başına o değiştirmeyi başardı. Eğitimli bir kadın olduğu, geleneksel kadın modeline benzemediği, olağanüstü psikolojik ve zihinsel niteliklere sahip olduğu için kendi cinsindeki kadınları bilgisi sayesinde kurtarmıştır” şeklinde konuştu.

Yeni projeler

On yıl boyunca Binbir Gece Masalları metni üzerinde çalıştığını sözlerine ekleyen Aida El-Gıhary, bir sonraki projesiyle ilgili  “Üstün bir kişilik ve yetenekli bir kadın olan 'Zümrüd' karakteri hakkında bir kitap yazmak için çalışıyorum ve yakında yayınlanacak” dedi.