Êzidî kadınlardan dünya kadınlarına bir direniş şarkısı

Umudun, yaşamın dumura uğratılmak istendiği bir mekanda umudu yeniden dirilten, yaşamın kendisi olmaya karar vermiş Êzidî kadınlar, tüm dünya kadınlarının 8 Mart’ını hazırlamış oldukları şarkıyla kutladı. Kadınlara erkek egemenliğine, gericiliğine karşı birleşme ve direniş çağrısı yaptı. 
Şengal – Şengal Kadınlarının Umut Sesi (Dengê Heviyê Jinên Şengalê), Êzidî kadınlardan oluşan bir müzik grubu. Sitiya Nexşan Kültür Sanat Merkezi bünyesinde çalışmalarını yürüten kadınlar, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle de bir şarkı hazırladı. Söz ve müziğinin gruba ait olduğu şarkıda, kadınların 8 Mart’ı direniş ve mücadele günü yapan serüvenine, doğa ve yaşam ile olağan bağına dikkat çekiliyor. Şarkıda aynı zamanda tüm dünya kadınlarını omuz omuza mücadeleye, erkek egemenliği ve zulme karşı birleşmeye çağrı da var. 
“Hem çalıyoruz hem söylüyoruz”
Şengalli Êzidî kadınlar, 8 Mart’a büyük bir heyecan ile hazırlanıyor. Dengê Heviyê Jinên Şengalê müzik grubunun 8 Mart’a özel hazırlamış olduğu şarkının hikayesini ve verdiği mesajları grup üyeleri Dilvîn Sado ve Dildar Hisên değerlendirdi. İlk kez böyle bir çalışma yaptıklarını söyleyen Dilvîn Sado, “Bu şarkıyı 8 Mart için hazırladık. Yaptığımız şarkıyla, geliştirdiğimiz kültürel etkinliklerle Şengal kültürüne sahip çıkmak istedik. 8 Mart provaları yapıyoruz. Hem enstrüman çalıyoruz, hem de şarkı söylüyoruz. Êzidî kadınlar olarak 8 Mart’ı büyük bir coşku ile kutlamak istiyoruz” dedi.
Tüm dünya kadınlarına bir armağan...
Grup üyesi Dildar Hisên de şarkıyı 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle yaptıklarını ve bu şarkıyı Êzidî kadınlar olarak tüm dünya kadınlarına armağan ettiklerini kaydetti. Dildar, geçmiş ile bugünün mukayesesin yaparken ‘ferman’a da değinmeden geçmiyor ve şu hatırlatmada bulunuyor: “Biz fermandan önce çok fazla 8 Mart’ın anlamını bilmezdik, kutlamazdık. Fermandan sonra yeniden Şengal’e dönüş ve örgütlenme bize 8 Mart’ın da ne anlama geldiğini öğretti. Geçen yıllara oranla bu yıl ki katılımın daha kitlesel olmasını bekliyoruz. Kadınlar güçlü bir katılım sergilemeli.” 
“Kültürel çalışmalar ufkumuzu açıyor”
8 Mart hazırlıklarına da değinen Dildar Hisen, “Provolar alıyoruz, müzik, folklor ve tiyatro gösterilerimiz olacak. Kültürel çalışmalar hepimizin ufkunu açıyor. Bu yüzden ben buradan Êzidî genç kadınlarına da çağrıda bulunmak istiyorum. Toplumun ‘ayıptır’ yaklaşımına karşı çıkarak kültür-sanat alanına eğilmeliler” diyor. 
“Cinsiyetçi roller kadınları sınırlıyor”
Dildar, aynı zamanda toplumsal cinsiyetçiliğin yaşama hükmeden geleneksel yaklaşımlarına karşı da genç kadınları mücadeleye davet ederek şunları belirtiyor: “Kadınlar ve erkekler eşittir, erkeğin yapıp da kadının yapamayacağı hiçbir şey yoktur. Bu yüzden Êzidî genç kadınlar bu baskılara, toplumun kadınlara biçtiği rollere karşı çıkarak ön planda olmayı seçmeliler. Ailelerin bu konudaki baskıları kadınları çok fazla sınırlıyor. Eğer aileler izin vermiş olsaydı, kadınlar kültür ve sanatı daha da geliştirirlerdi.”