Yakınları idam edilen aileler: Bu insanlık dışı uygulamaya son verilmeli

10 Ekim Uluslararası Ölüm Cezasına Karşı Mücadele Günü nedeniyle dünyanın birçok ülkesinde çeşitli etkinlikler düzenlenirken, idam cezasının halen uygulandığı İran’da ise 41 yılda binlerce insan düşünceleri nedeniyle asıldı. Yakınları idam edilen aileler, cenazelerin dahi kendilerine verilmediğine dikkat çekerek, bu insanlık dışı uygulamaya son verilmesini istedi.

 

ŞEHLA MEHMÛDÎ/SARA URMIYE

Haber Merkezi – “Uluslararası Ölüm Cezasına Karşı Mücadele Günü” nedeniyle insan hakları örgütleri 2003 yılından bu yana her yıl 10 Ekim’de çeşitli etkinlikler düzenliyor. Bu kapsamda 2003 yılında tüm ülkelerde idam cezaları kaldırılırken, İran’da ise bu uygulama devam ediyor. İran’da 41 yılda binlerce tutuklu idam edildi. 10 Ekim Uluslararası Ölüm Cezasına Karşı Mücadele Günü kapsamında yakınları idam edilen ailelerle görüştük.

“Bijen’i de diğerleri gibi astılar”

İlk olarak İran tarafından 1988 yılında idam edilen Bijen Bazirgan'ın kız kardeşleri Laden ve Lale Bazirgan ile konuştuk. İnsan Hakları Savunucu ve avukat Laden Bizirgan, “Ağabeyim İran Cumhuriyet Sendikası taraftarıydı. Temmuz 1982’de yakalandı. 10 yıl ceza verdiler. Her ne kadar mahkeme tutuklama kararı vermişse de Bijen’i de diğerleri gibi astılar. 6 yıl 3 ay cezaevinde kaldı. 1988 yılında siyasileri katlettiklerinde onu da astılar. Yakalandığında 4 ay boyunca kendisinden haber alamamıştık. Arkadaşlarını görmek için evden çıkmıştı, ancak bir daha geri dönmedi. Annem ağabeyimin yolunu çok gözledi ama göremedi. 46 yaşındaydı kalp krizi geçirdi ve yaşamını yitirdi” dedi.

“İnsanlar siyasi nedenlerden dolayı asılıyor”

O dönem 9 yaşında olan Laden Bazirgan, “1980’li yıllarda insanların çıplak asılacağı korkusu yayılmıştı her yerde. İnsanlar terörist, kaçakçı ve katil olarak gösteriliyordu, siyasi nedenlerden kaynaklı asılıyordu. Dayımın oğlu Ferburs Danşwer 1980 yılında bir gösteride yakalandı. Sonrasından kimse ondan haber alamadı. Bir süre sonra idam edildiklerine dair gazetelerde haberleri çıktı” diye belirtti. Laden Bazirgan, İran’da idam cezası uygulamasının kaldırılması için birlik sağlanması gerektiğini kaydetti.

“Sessiz kalınmamalı”

İdam cezasını bir şiddet yasası olarak nitelendiren aktivist Lale Bazirgan, idam cezasının durdurulması gerektiğini söyledi. İdam cezalarının insanlık dışı bir uygulama olduğunu dile getiren Lale Bazirgan, “İdam cezası ailelerin dağılmasına neden oluyor. Bu insanlık dışı uygulama sonlandırılmalıdır. Mahkemede başkan Hamid Nuri işkenceci olarak biliniyor. Sessiz kalmamalıyız, medyayı ve sosyal ağları kullanmalı ve insanların katil bir başkanı seçmelerinin önüne geçmeliyiz” diye konuştu.

Hem eşi hem de oğlu idam edildi

Baba-oğul olan İqbal Muradi ve Zanyar Muradi de farklı tarihlerde idam edilenler arasında bulunuyor. Muradi ailesi İran rejiminin baskıları nedeniyle Federe Kürdistan’a göç ederken, Zanyar Muradi İran’da kalmayı tercih ediyor. Zanyar Muradi, Kerec kentinin Recai cezaevinde 8 yıl kalıyor ve 8 Eylül 2018 yılında idam ediliyor. İran rejimi tarafından hem eşi hem de oğlu idam edilen Amine Mehmud, “Zanyar’ın hiçbir suçu yoktu. Tek suçları siyasi olmalarıydı” dedi.

“Cenazelerimiz verilmedi”

Oğlu Zanyar’ın ve oğlunun arkadaşı olan Loqman’ın idam edilmeden önce açlık grevine girdiğini ifade eden Amine Mehmud, “Zanyar ve Loqman’ı suçsuz yere idam ettiler. Şimdiye kadar cenazeleri bizlere verilmiş değil. Bir yılın ardından Loqman’ın babasıyla ve oğlum ile birlikte parlamentoya giderek cenazelerimizi almak istedik. Ancak olumlu yanıt alamadık. İlgileneceklerini belirttiler ama iki yıldır herhangi bir şey yok” ifadelerini kullandı.

“İran rejimine boyun eğmeyin”

İran rejiminin gösterilerden korktuğu için kendilerine cenazelerin verilmediğini söyleyen Amine Mehmud, “İslam Cumhuriyet sistemi cenazelerden korkuyor. Haklarını arayan Arap, Kürt, Fars, Türk ve Beluci halklarını tutukluyor. Bir süre cezaevinde tuttuktan sonra ya idam ediyorlar ya da sonuna kadar cezaevinde tutuyorlar. Bunu da kimse onlara karşı olmasın diye yapıyorlar. Bir anne olarak, İran rejiminin kurbanlarının tüm ailelerinden isteğim İran rejimine boyun eğmesinler” diye seslendi.