MEDİNE MAMEDOĞLU

Colemêrg - Verilere göre Türkiye’de son 15 gün içerisinde 16 kadın katledildi. Nisan ayında ise 24 kadın katliamı yaşanırken, 16 kadın ise şüpheli şekilde yaşamını yitirdi. Bu katliamların her geçen gün daha da arttığı ülkede, çocuğa ve kadına yönelik işlenen cinsel suçlar da aynı oranda artış gösteriyor. Son olarak Hakkâri’de ulaştığımız bir istismar dosyası, 3 erkeğin cinsel saldırısına maruz kalan bir çocuğun, yaşanan cinsel saldırı ve sonrasında gelişen yargı süreciyle nasıl mağdur edildiğini bizlere gösteriyor.

Cinsel saldırıya maruz bırakıp uçurumdan attılar

Hakkâri’nin Şemdinli ilçesine bağlı Ortaklar Köyü’nde 27 Mayıs 2016 tarihinde yaşanan olayda akşam saatlerinde çöp atmak için dışarı çıkan çocuk, Veysi Yılmaz, Zahir Yılmaz ve Nihat Yılmaz adlı üç erkek tarafında zorla bir yere götürülerek cinsel saldırıya maruz bırakıldı. Saldırı esnasında kayıt alan faillerin çocuğu, “Eğer birine anlatırsan bu videoyu” yayarız şeklinde tehdit ettiği de soruşturma dosyasında yer alıyor. Edinilen bilgilere göre çocuğu cinsel saldırıya maruz bırakan üç erkek, daha sonra çocuğu köyde bulunan bir uçurumdan atıyor.

Olayın faili üç erkek sadece 6 ay cezaevinde kaldı

Olayın yaşanmasının ardından yakın arkadaşı tarafından bulunan çocuk hastaneye kaldırılırken, verdiği ifadesinin ardından Veysi Yılmaz, Nihat Yılmaz ve Zahir Yılmaz adlı erkekler hakkında tutuklama kararı verildi. Haklarında “çocuğun cinsel istismarı” ve “hürriyeti tehdit etme” suçlarından iddianame hazırlanan 3 erkek, 6 ayın ardından cezaevinden tahliye kararı ile çıktı. DNA testleri, HTS ve PTS kayıtlarına göre faillerin suçu sabitken, “somut delil yok” gerekçesiyle failler hakkında tahliye kararı verildi. Çocuğun ifadeleri ise dikkat alınmadı.

Tahliyenin ardından şüpheli ölüm!

Faillerin tahliye haberini alan çocuk, 3 ay sonra iddialara göre evde bulunan silahla yaşamına son veriyor. İlçe halkı tarafından “intihar” olduğu iddia edilen şüpheli ölüm hakkında başlatılan soruşturma Şemdinli Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ölüme dair herhangi bir şüphe bulunmadığı gerekçesiyle takipsizlikle sonuçlandı. Aile içinde kapatılmak istenen olayda, şüpheli şekilde yaşamını yitiren çocuğun ölümü kayıtlara “intihar” olarak geçti. Mağdur çocuğun şüpheli ölümünden kısa bir süre sonra ise çocuğun annesi de iddialara göre geçirdiği beyin kanaması sonrası hayatını kaybetti.   

Sanıklar tutuksuz yargılanıyor

Çocuğun yaşamını yitirmesinin ardından görülmeye devam edilen davada, sanıklara Yüksekova 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 42’şer yıl ceza verildi. Verilen cezada sanıklara tutuklama talep edilmezken, dosya avukatlar tarafından bir üst mahkemeye taşındı. Sene başında İstinaf Mahkemesi tarafından bozulan dosyada, mahkeme mağdur çocuğun mezarının açılması ve gerçek yaşının tespit edilmesini talep etti.

Bir sonraki duruşma 14 Haziran’da

Mahkemenin talebi üzerine yeniden açılan mezarda yapılan incelemelere göre çocuğun gerçek yaşının 16 olduğu tespit edildi. Gerçek yaşın tespit edilmesinin ardından yeniden görülmeye devam edilen davada sanıklar tutuksuz yargılanmaya devam ederken, dava duruşması 14 Haziran günü Yüksekova 1’nci Ağır Ceza Mahkemesinde görülecek.