Kobanê Davası: İktidar geleceğini bağladı, mahkeme taraflılığını ilan etti
HDP Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu Eş sözcüsü Nuray Özdoğan, Kobanê Davası’nda mahkeme heyetinin ara kararlarla, savcının ise mütalaasıyla seçimlere taraf olduğunu gösterdiğini belirterek iktidarın da geleceğini ‘kumpas davalarına’ bağladığını söyledi.
Haber Merkezi-Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu, savcının esas hakkındaki mütalaasını sunduğu Kobanê Davası’na ilişkin HDP genel merkezinde basın açıklaması yaptı.
HDP Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu Eşsözcüsü Nuray Özdoğan, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) HDP eski Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ kararlarını hatırlatarak başladığı konuşmasında hükümetin AİHM kararına karşı itirazının yine AİHM büyük daire tarafından reddedildiğine dikkati çekti.
‘İktidar seçim çalışmasını mahkeme salonuna taşıdı’
Hukuka uygun işleyen bir yargı sürecinde AİHM’nin kesinleşen 2 kararına göre tüm yargılananların serbest bırakılması davanın düşürülmesi gerektiğini vurgulayan Nuray Özdoğan, şunları ifade etti:
“Mahkeme bu konudaki talebimizi eski ezber gerekçeleri ile reddetmiştir. Gelinen duruşma periyodunda ise iktidarın seçim çalışmalarını mahkeme salonlarına taşıdığının somut göstergesi olan olaylar gerçekleşmiştir. Yakın zamanda partimize yönelik siyasi linçin devamı niteliğindeki kapatma davasının görüldüğü Anayasa Mahkemesi üyelerinin Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından aranarak baskı altına alınmaya çalışıldığı ortaya çıkmış, 5 Nisan’da da Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘Bay bay Kemal'in HDP'den alacağı destek sonrası yapacağı iş bu ülkeyi terör örgütünün ajandaları içine sokmaktır. Demirtaş hüküm giymesi gerekenden henüz hükmünü almadı. 4 yıl 8 ay gibi bir süreci yaşıyor. Asıl hüküm giydiğinde o zaman bunları konuşamayacaklar’ sözlerini sarf etmiştir. Deprem felaketi günü dahi duruşma yapmaya çalışan mahkeme heyeti kendince kaybettiği zamanı telafi etmek ve siyasetin takvimine yetişebilmek adına bu periyottaki duruşmada en faşizan dönemlerde dahi görülemeyecek şekilde hukuku şeklen de ruhen de ayaklar altında alan bir pratik sergilemiştir.”
‘Yargısal süreç askıya alındı’
Mahkemenin kurduğu ara kararlar, savcının ise sunduğu mütalaa ile 2023 seçimlerine taraf olduğunu açıkça gösterdiğini dile getiren Nuray Özdoğan, bu durumu kabul etmediklerini vurguladı. Nuray Özdoğan, “Yargılama süresince defalarca ceza usul ve kanun hükümlerini çiğneyen mahkeme gelinen aşamada yargısal makam niteliğini tümden kaybetmiştir. Türkiye’nin demokrasi tarihi ve hukuk düzeni adına üzücüdür. Mahkeme heyeti bu periyotta yargısal tüm süreçleri askıya almıştır. Tek motivasyonu cezaya giden süreci kısaltmak olmuştur. Dosyaya yargılananlarla ilgili gelen takipsizlik kararları gibi lehe kararları dahi delil olarak değerlendirmeyeceğini açıkça ifade etmiştir. Bir kısmı depremzede olan yakınlarını kaybeden yargılananların 06 Şubat 2023 tarihinde deprem felaketinin yaşandığı tarihte duruşmaya ısrarla çağrılmalarına dair eleştiriye ve depremin insani ve kentsel yıkıma dair sözlerine ‘bizi ne ilgilendirir’ diyecek kadar insani tutumdan da uzaklaşmış oldukları gözlemlenmiştir. Hukuk, temel haklar insana dairdir. İnsan içindir. Bunlar çiğnendiğinde düşülecek nokta utanç verici olur” şeklinde konuştu.
‘Siyasi manipülasyon içeriği yüksek bir mütalaa’
Sorgusu tamamlanmayan tutuklu siyasetçilerin sorgu verme, iddianameye karşı beyanda bulunma haklarının ortadan kaldırıldığını belirten Nuray Özdoğan, mahkemenin gelinen son aşamada sorgu ve savunma almadığına da işaret etti. Nuray Özdoğan, savcılık mütalaası ile ilgili de şu değerlendirmeyi yaptı:
“Müvekkillerimize siyasi faaliyetleri nedeni ile müebbet hapis cezaları istenmiş, tutuksuz yargılananların tutuklanması talep edilmiş, savunma ve sorgu hakları için aylardır gösterdiğimiz çaba, mesleğimizi ifa etme çabamız örgütsel tavır olarak değerlendirilmiş, hukuk dernekleri, barolar ve avukatların adil, tarafsız yargılamaya dair uyarıları kriminalize edilmiş siyasi manipülasyon içeriği yüksek bir mütalaa okunmuştur. Seçim sürecinin en büyük manipülasyon aracı olması beklenen mütalaa savunmanlara ve yargılananlara iletilmeden önce basına özel özetinin ve bilgi notunun hazırlandığını da kamuoyu ile paylaşmak isteriz. Savcılık makamı kamu adına, bu ülkenin halkları adına değil mevcut iktidar adına hareket ettiğini her işlem ve eylemi ile açık etmekten çekinmemiştir.”
‘Geleceklerini kumpas davalarına bağladılar’
Nuray Özdoğan, son olarak şöyle konutu:
“14 Mayıs 2023 tarihinden sonra Yargısal makamları içine düşürdükleri bu utanç tablosundan çıkaracağımıza da söz veriyoruz. AKP-MHP iktidarı geleceğini partimize vekillerimize üyelerimize yönelik yürüttüğü kumpas davalarına bağlamıştır. Goebbelsvari propaganda yöntemlerine karnımız toktur. Haklarımız yurttaşlarımız yalanlara kimleri aracı ederlerse etsinler altındaki gerçek imzayı görmektedir. Seçimle sandıkla bu imzayı sonsuza kadar sileceklerdir. Halkımız, halklarımız bu seçimde demokrasinin geleceğini şekillendirecek, ülkenin tüm kurumlarını emir erleri haline getirenlere cevabı sandıklarda verecektir.”