Katledilen Garibe Gezer’in işkence ve tecavüz dosyasına takipsizlik kararı

Kandıra’da 9 Aralık günü hücresinde katledilen Garibe Gezer’in maruz kaldığı tecavüz ve sistematik işkence dosyasına takipsizlik kararı verildi. Tanıklar dinlenmeden kararın verildiğine dikkat çeken avukatlar, itirazda bulunacaklarını söyleyerek, kamuoyuna da duyarlılık çağrısında bulundu.

İstanbul - Kandıra 1 No’lu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde gardiyanlar tarafından tecavüz ve cinsel işkenceye maruz bırakıldıktan sonra 9 Aralık günü hücresinde katledilen tutsak Garibe Gezer’in avukatları dosyada yaşanan gelişmelere dair basın toplantısı düzenledi. İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şube binasında yapılan açıklamaya, Garibe Gezer’in avukatları Jiyan Tosun, Veysi Eski, Beritan Kalbişen ve İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin katıldı.

“Garibe cinsel saldırıya karşı mücadele veriyordu”

Toplantıda ilk olarak İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin söz aldı. Garibe Gezer ile yaptıkları ilk görüşmede kendisine işkence edildiğini, süngerli odaya konulduğunu ve kötü muameleye maruz kaldığını aktardığını belirten Eren Keskin, “Bazı kadınlar hayatta olmasa da ders vermeye devam ediyor. Garibe’nin dosyası eğitim dosyası gibi. 90’larda 12 Eylül’de çok kullanılan yöntemlerdi bunlar. Ama 2005’e kadar yasada bir karşılığı yoktu. Kadınların mücadeleleri sayesinde bunlara karşı yeterli olmasa da maddeler oluştu. İstemediği bir şekilde herhangi bir cisim sokmak cinsel saldırı suçudur. Garibe bunun mücadelesini veriyordu ama dosyada takipsizlik kararı çıktı. Cinsel saldırıya dair verilen takipsizlik kararı vicdandan yoksun bir karar” dedi.

“İtiraz başvurumuzu yapacağız”

Savcıdan süngerli odaya gidip incelemesini istediklerini, ancak savcının bunu yapmak yerine kovuşturma dosyasına takipsizlik kararı verdiğini dile getiren Garibe Gezer’in avukatı Jiyan Tosun da “Bu karar kabul edilemez. Bu hafta içerisinde itiraz başvurumuzu yapacağız” diye konuştu.

“Bir şeyler kaçırılıyor”

Kandıra Cezaevi’ne gittiğini ve takipsizlik kararından sonra dosyadaki delillere ulaşabildiklerinin altını çizen Beritan Kalbişen de, “En önemli deliller olan kamera kayıtları kamera görüntülerini, ses kayıtlarını ve belgelerin verilmesini istedik. Bunların hepsini verdiklerini söylediler daha sonra kontrol ettiğimde verdiklerinin içinde sadece bilirkişi ve ses kayıtları olduğunu gördüm. Onlara kamera kayıtlarının olmadığını söyledim. Bu sırada sürekli savcı ile temas halindeydiler. Savcının odasına girmeme izin verilmedi yani bir şeylerin kaçırılmaya çalışıldığı belliydi” diye söyledi.

“CD’nin kırılması manidar”

Görevlilerin görüntülerin içinde olduğu CD’nin kırıldığı ve tutanak tutmayı unuttukları bilgisini verdiğini söyleyen Beritan Kalbişen, “Bu önemli dosyanın CD’sinin kırılması manidar. Görüntülerin örneğini istedim ‘örnek yok’ dediler. Delillere ulaşmaya çalışırken yıldırmaya çalıştılar. Daha sonra müfettişe gönderdikleri örneği verdiler. Verdikleri görüntüler 2 dakikalık görüntüler” bilgilerini paylaştı.

“En yakın tanığın ifadesi alınmadan karar veriliyor”

Garibe Gezer’in 9 Aralık’ta hayatını kaybettikten sonra taciz ve cinsel saldırı dosyasına bakan savcının hızlanmaya başladığını söyleyen Veysi Eski de şu bilgileri verdi: “Savcı tanık olan Deniz Tepeli’nin ifadesini alıyor. Deniz Tepeli ölüm ve cinsel saldırı suçuna dair ifade vermek istiyor. Savcı Deniz Tepeli’ye kötü davranıyor. Deniz’in soru sormasına dahi izin vermiyor. Deniz bu şartlarda ifade veremeyeceğini söylüyor. İki satır ifade veriyor. Daha sonra savcı Deniz’in ifadesine başvurmadan hızlı bir şekilde kovuşturmaya yer olmadığını söylüyor. Garibe’ye en yakın tanığın ifadesi alınmadan bu kovuşturmaya yer olmadığına karar veriliyor. Deniz Tepeli ifade vermek için 5 gün açlık grevi yapıyor. Bizler itiraz edeceğiz ama Kandıra hapishanesinde aynı Garibe’nin durumunda olan mahpuslar var. Seher Orçu, Hüsna Kılıç tek başına hücrede kalıyor.”

“Soruşturma dosyasında Deniz’i dinleteceğiz”

İdare ile görüşüp hassas davranmaları gerektiği konusunda uyardıklarını söyleyen Veysi Eski, “15 Temmuz’dan sonra ağırlaştırılmış müebbet dahi olsa mahpusların bir arada tutulmasında engel yok. Deniz ve Resmiye tanık olmasına rağmen idare geri adım atmıyor, onları tek başına tutmaya devam ediyor. Kamuoyunun bu konuda duyarlı olması gerekiyor. Yaşanan olaylarda gördük tecrit öldürüyor. Bu müvekkillerimize aynı şey olabilir. Deniz’in psikolojisi çok kötü. Ölümü ilk fark eden kişi Deniz. Deniz, Garibe’nin sesini duydum diyor. Soruşturma dosyasında Deniz’i dinleteceğiz. Ölüme giden süreçte yaşanan ihmalleri Deniz’in ve Resmiye’nin ifadesi çıkartacak” diye konuştu