Amed – Sokağa çıkma yasakları sürecinde ekmek almaya gittiği sırada polis Abdullah Ercan tarafından açılan ateşle katledilen Helin Şen’in davası görüldü. Diyarbakır 1’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davaya tutuksuz yargılanan  fail polis duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden katılırken, Helin Şen’in annesi Nazmiye, babası Ekrem Şen ile avukatları Abdullah Zeytun, Yakup Güven, Ömer Sansarkan duruşma salonunda yerlerini aldı.

Adli Tıp Kurumu’ndan Şubat ayında davanın ilk celsesinde istenen raporun halen gönderilmediği görüldü. Anne Nazmiye Şen ve baba Ekrem Şen mahkemede konuşarak, 8 yıldır adalet beklediklerini, failin tutuklanmasını, görevinden alınmasını istediklerini kaydetti.

Avukatlar sanık polis Abdullah Ercan’ın tutuklanmasını talep etti

Aile avukatları ise tanık ifadeleri, deliller, sanık ifadesinin emniyet tutunakları ile uyuşmadığı, soruşturma aşamasında delillerin kasıtıl olarak toplanması, soruşturmanın 4 yıl boyunca yapılmadığını hatırlattı. Avukatlar, failin tutuklanması için yeterli delillerin mevcut olduğunu söyleyerek, davada cezasızlık yaklaşımının hakim olduğunu söyleyen aile avukatı Abdullah Zeytun “hukuka uygun işlem yapılması gerektiğinin” altını çizdi. Avukat Abdullah Zeytun, “Helin dosyasında AİHM’in Türkiye’yi mahkûm ettiği ihlallerin tümü mevcuttur. Fail kamu görevlisi olması nedeniyle bir takım istisnai hususlara tabi tutuldu. Buna göre sanığın tutuklanması talebinde bulunuyoruz” dedi. Avukat Yakup Güven de failin kamu görevlisi olması gerçekliğinden yola çıkılarak cezasızlık politikasının yürürlükte olduğunu savundu.

Fail polisin avukatı ise Helin Şen’in karşı yönden açılan ateşle vurulduğunu, tutukluluk talebinin reddini, duruşmadan verasetini istedi.  

15 Aralık’a ertelendi

Heyet, İlk dava duruşmasından bu yana gelmeyen ATK’de bulunan dosyasının akıbetinin sorulması, Helin Şen’in katledildiği sokaktaki insanların tanık olarak dinlenmesi talebini tekrar red etti. Bir sonraki dava duruşmasını 15 Aralık 2022 tarihine ertelemenin yanı sıra fail Abdullah Ercan’ın tutukluluğunun “ölçülü olmayacağına” karar verdi.

Ne olmuştu?

Diyarbakır'ın merkez Sur ilçesinde, sokağa çıkma yasağının devam ettiği 12 Ekim 2015 tarihinde annesiyle birlikte fırına ekmek almaya giden 12 yasındaki Helin Hasret Şen, zırhlı araçtan sıkılan kurşunların hedefi olup hayatını kaybetti. Helin Hasret Şen’in bedeni, yaklaşık bir saat sonra bulunduğu yerden alınıp hastaneye kaldırılabildi. Olayla ilgili Diyarbakır Valiliği tarafından “örgüt üyeleri tarafından kolluk güçlerine saldırı olduğu, saldırı esnasında 12 yaşında bir çocuğun yaralandığı ve tüm müdahalelere rağmen yaşamını yitirdiği” açıklaması yapıldı.

Helin Hasret Şen’in ölümüyle ilgili Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma, olaydan 3 yılı aşkın süre sonra tamamlanıp, sanık polis hakkında 12 Aralık 2018’de “olası kastla öldürme” suçundan iddianame hazırlandı. Fakat “sevk maddelerindeki hata” olduğu gerekçesiyle iade edilen iddianame, 14 Ekim 2019 tarihinde bu kez “taksirle öldürme” suçundan hazırlandı. İddianamenin gönderildiği Diyarbakır 8. Asliye Ceza Mahkemesi, sanığın eyleminin “olası kastla öldürme suçu” oluşturduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verdi. Görevsizlik kararının ardından, sanık polis memuru Abdullah E. “taksirle öldürme suçu”ndan Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmaya başlandı. 

İlk duruşmasına katılmadığı davanın 3 Mart 2020’de görülen ikinci duruşmasına Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlanıp, savunma yapan sanık polis, Helin Hasret Şen’i kendisinin vurmadığını, olay günü çatışma olduğunu, “herhangi bir sivil bulunmayan betonarme yapılara üç el kontrollü şekilde” ateş ettiğini iddia etti. 24 Eylül 2020’de görülen son duruşmada ise sanık avukatı, kamu görevlisi olan müvekkili hakkında soruşturma izni verilmeden dava açıldığını belirterek, yargılamanın durdurulmasını talep etti. 

Yargılamayı durdurma kararı veren mahkeme, Diyarbakır Valiliği’nden soruşturma izni istedi. Katılan vekillerinin yargılamanın durdurulmasına ilişkin itirazda bulunduğu Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesi, kararda isabetsizlik bulunmadığını savundu. Diyarbakır Valiliği ise 6 Nisan 2021 tarihinde sanık polis hakkında soruşturma izni verdi. Bu kararla birlikte sanık polisin Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki yargılamasına 2021/444 esas sayısı ile kaldığı yerden devam edildi.