İstanbul Sözleşmesi davasında Danıştay Savcısı 'fesih kararının iptali' talebini yineledi

İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararına karşı yürütmenin durdurulması ve kararın iptali talebiyle açılan davanın 2. duruşmasında savcı, fesih kararının hukuka uygun olmadığı yönünde mütalaa verdi.

Haber Merkezi - Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararına karşı açılan 200’ü aşkın davaya ilişkin ikinci grup başvuruların duruşması Danıştay’da başladı.

Danıştay 10’uncu Daire Heyeti’nin baktığı davalar, Danıştay Konferans Salonu’nda görülüyor. Duruşmaya HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan’ın yanı sıra HDP ve CHP’den de çok sayıda milletvekili ve kurum temsilcisi kadın katıldı.

Pervin Buldan savunma yaptı

HDP adına savunma yapan Pervin Buldan, konuşmasına sadece HDP’li kadınlar adına değil tüm kadınlar adına konuşacağını belirterek başladı. Kadına yönelik şiddetin erkek egemen sistemin sonuçlarından biri ve aynı zamanda bu sistemi devam ettirmenin araçlarından biri olduğunun altını çizen Pervin Buldan, Türkiye’yi sözleşmeyi imzalamaya götüren süreci ve Nahide Opuz kararını hatırlattı.

“AİHM, tarihinde ilk defa ev içi şiddette bir tarafın kadın olduğu için ayrımcılığa uğradığı gerekçesiyle bir devleti mahkum etmiştir. Bu, AİHM’in bu alanda verdiği ilk mahkumiyet kararıdır. Bu karar, Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerde kabul ettiği yükümlülükleri yerine getirmediği dolayısıyla Avrupa Konseyi ve Birleşmiş Milletler nazarında oldukça olumsuz bir tabloya işaret etmiştir. Bu tablo ayrıca, Türkiye’yi 2012’de yürürlüğe girecek olan 6284 Sayılı aile içi şiddeti önlemeye yönelik yasanın hazırlıklarına itmiştir.”

Kadınların başarısı ve yol haritası

İstanbul Sözleşmesi’nin kadınların uzun soluklu mücadelesinin sonucu kazanılmış ve erkek şiddetine karşı mücadelenin yollarını adım adım örmüş temel bir sözleşme olduğuna dikkati çeken Pervin Buldan, “İstanbul Sözleşmesi, kadınlara yönelik her türlü şiddetin önlenmesi, kadınların her türlü şiddetten korunması, şiddetin faillerinin kovuşturulması, yargılanması ve cezalandırılması için özenle hazırlanmış bir metindir. Yani bu sözleşme, erkek şiddetine son vermek için muazzam bir yol haritası sunmaktadır” dedi.

Pervin Buldan, konuşmasında kadın katliamlarından da örnekler vererek “Bugün iyileştirme yerine sözleşmenin feshini tartışıyoruz. Bu bir utançtır bu ülke için. Bu ülkenin tarihi ve ülkede yaşayan bütün kadınlar için. İstanbul Sözleşmesi’nin yürürlükten kaldırılma kısmı, adım adım ilerletilmiştir. Önce iktidara yakın medya aracılığıyla sözleşme ‘kabahat’ gibi gösterilerek, algı yaratılmaya çalışılmış ve kadın düşmanlarının hedefi haline getirilmiştir. Yine iktidar yetkilileri tarafından sözleşmenin yürürlükten kalkması için, öncesi ve sonrası hedef gösterici açıklamalar yapılmıştır” diye konuştu.

“Vicdanlı olmanızı talep ediyorum”

Pervin Buldan fesih kararının yok hükmünde olduğunu belirterek hukukunda bu noktada görevlerini yerine getirmesini istedi. Başta Kürt kadınları, olmak üzere  HDP’li kadınların ülkede mücadele ettikleri için yargılandıklarını dile getiren Pervin Buldan, “İstanbul Sözleşmesi’ni savunmaya, etkin bir şekilde uygulanıncaya kadar mücadele etmeye de devam edeceğiz. Ortak kadın mücadelemiz engellenemez, durdurulamaz. Bugün belki de tarihi bir karar vereceksiniz. Bu vereceğiniz kararla Türkiye’nin vicdanına öyle bir imza atın ki, ileride sizden vicdanlı yargıçlar olarak bahsedilsin. Türkiye'deki milyonlarca kadın adına sizden sadece vicdanlı olmanızı talep ediyorum” dedi.

Pervin Buldan’ın savunmasının ardından duruşma, söz alan kurum ve siyasi parti temsilcisi kadınların savunmalarıyla devam etti.

Savcıdan ikinci talep

Danıştay Savcısı, İstanbul Sözleşmesi'nin feshedilmesi kararının hukuka uygun olmadığı yönünde mütalaa verdi. Savcı, İstanbul Sözleşmesi'nin feshi kararının iptal edilmesini talep etti. Kararın yazılı olarak ileri bir tarihte bildirileceği açıklandı.