RANIA ABDULLAH

Yemen - Yemen’de Zoom uygulaması üzerinden “Bugünün kadın gerçeği” sloganıyla feminist bir toplantı gerçekleştirildi. Toplantıda özgürlüklerin kısıtlanması, kamusal alan ve kadın liderlerin önündeki engellerin artması tartışıldı.

‘Öneriler sunulacak’

Kadınlara yönelik gerçekleştirilen eylemlere dikkati çeken Toplantı Koordinatörü Meha Ewed, kadınların özgür hareketini engelleyen kararlara karşı durmanın büyük bir sorumluluk taşıdığına işaret etti ve şu açıklamada bulundu: “Kadına yönelik şiddetle mücadele için 16 günlük kampanyanın sonunda düzenleyeceğimiz beşinci feminist toplantıda öneriler sunmak için çalışacağız.”

Özgürlüğün kısıtlanması

Savaştan ve kaostan en çok zarar görenlerin kadınlar olduğunu söyleyen Araştırmacı ve Yazar Meysa Şuca El-Dîn ise “Yıllardır Yemen hükümeti kadın haklarından çok dini grupları düşünüyor. Yemenli kadınlar kendi çabalarıyla bazı haklar elde etti. Yemen’de kadınların büyük bir çoğunluğu kendi ayakları üzerinde durarak ailelerini geçimine destekte bulunuyor. Bu yüzden de kadınların özgürlük alanının kısıtlanması hem kadınları hem de ailelerine büyük bir sıkıntı yaratacaktı. Kadının mahremi olmadan harekete etmesini kısıtlayan karar, ataerkil zihniyeti tetikliyor. Bu karar, kadınların kamusal alandaki varlığını yok etmekte beraber müzakerelerin dışında bırakmaktadır. Bu karar, dini grupların kadınların özgürlüğünü kısıtlamak için rekabet etmesine neden olacaktır” şeklinde konuştu.

‘Kadınlar yok sayılıyor’

İnsan Hakları Aktivisti ve El-Şeqaiq El-Erebî İnsan Hakları Forumu Başkanı Emal El-Başa, kadınların yanında bir erkek olmadan hareket etmesine izin verilmediğine ve bu şekilde özgürlüklerinin kısıtlandığına dikkati çekerek, “ Her alanda kadın kısıtlanmaya çalışılıyor. Bu karar kadınların varlığını yok sayıyor. Dolayısıyla bu, kadınları bastırma girişimidir. Bu insanlık dışı kararın kadınlar üzerinde büyük psikolojik sonuçları oluyor çünkü kadınlar erkeklerden daha aşağı görülüyor. Bu acı bir şey, kuzey ve güneydeki bu kadın mücadelesinden sonra kadınların talepleri yüzde 30 kota sahibi olmaktır. Bugün ise sıfıra döneceğiz. Kadın hareketinin özgürlüğünü talep ediyoruz” diye belirtti. 

‘Savunuculuk kampanyası yürütmeliyiz’

Kadınları yok sayan karara karşı bir çözüm önerisi getirilmesi gerektiğini söyleyen Barış Ortakları İttifakı Başkanı Fatima Meşhûr, “Bu karar karşı bir çözüm üretilmelidir. Ciddi tavırlar almalıyız, sessiz kalırsak bize karşı daha sert uygulamalar yapılacak. Bu karar sadece kadın hareketini değil, kadın hakları alanında çalışan örgütlerin çalışmalarını da engelliyor. İçerideki ve dışarıdaki tüm aktivistler ve tüm siyasi örgütler tarafından bir savunuculuk kampanyası yürütmeliyiz” dedi.

Dr. Zîna Xelîl, bu kararın ülkenin her köşesindeki tüm kadınlar için bir talihsizlik olduğunu ifade ederek, "Kadınlar büyük bir sorunla karşı karşıya, bu kararın barışı yok ettiği görüldü, bu karar kadınların yöneldiği barışa da aykırıdır" diye belirtti.