“Şehit Nagihan'ın resmini kalbime koydum”

Kadın Taburu Üyesi Nesrin Seyid, katledilen Nagihan Akarsel’in Süleymaniye’de tarihi bir iz bıraktığına dikkat çekerek kadınların mücadelesine sahip çıkacağını, yolundan gideceğini söyledi “Nagihan’ın resmini kalbime koydum” diye duygularını özetledi.

Süleymaniye- Süleymaniye’de 4 Ekim günü suikast sonucu evinin önünde katledilen Jineoloji Araştırma Merkezi üyesi Nagihan Akarsel’in cenazesinin Türkiye’ye getirilmesi için bürokratik işlemler devam ediyor. Ardından ise Türkiye’ye götürülmesi ve memleketi Konya’da defnedilmesi bekleniyor.

Jineoloji Araştırma Merkezi üyei Nagihan Akarsel’in katledilmesini kınayan Kadın Taburu Üyesi Nesrin Seyid, üzerinde Nagihan Akarsel’in resminin olduğu “jin, jiyan, azadi” posterini kaldırarak ve bir elinde de karanfil taşıyarak konuşuyor ajansımıza ve diyor ki "Şehit Nagihan'ın resmini kalbime koydum." Nagihan Akarsel’in elinde silah değil kalem olduğuna işaret eden Nesrin Seyid, özgürleşmeyi savunduğu için hedef alınarak katledildiğini söyledi.

“Pes etmeyeceğim”

4 Ekim 2014'te IŞİD’e karşı giriştiği çatışmada yaralanan ve 11 Ekim’de yaşamını yitiren ilk kadın peşmerge-savaşçı Rangin Yusuf’un da annesi olan Nesrin Seyid, Nagihan Akarsel için konuştu. Nesrin Seyid, Nagihan Akarsel’in kadınları, kadın bilimini ve Kürdistan'ı savunmadaki rolüne değindi. Nesrin Seyid, asla mücadeleden vazgeçmeyeceklerini ve her saldırıya karşı hazırlıklı olacaklarını vurgularken “8 yıl önce kızım şehit oldu. Onlar pes etmedi. Ben de pes etmeyeceğim” dedi. 

"Kürt olduğumuz için şehit olduk"

Nesrin Seyid, “Binlerce kadınımız şehit oldu, binlerce kardeşimiz suçsuz yere şehit oldu ve hala mezarlarının nerede olduğunu bilmiyoruz. Sırf Kürt olduğumuz için şehit oluyoruz. Düşmanlar bizi korkutmak için böldüler ama biz bizi parçalama, bölmek, yok etmek isteyenlere karşı mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz. Biz Kürt'üz ve kimsenin yurdunda gözümüz yok" diye ifade ederek şehit düşen kadınların anıları arkasında mücadelelerini sürdüreceklerini söyledi.