İHLAS EL HAMRUNİ

Tunus – Tunus’ta özellikle son yıllarda kadınlara yönelik şiddetin artması kadın örgütlerini ve insan hakları savunucularını harekete geçirdi. Kadınların yüzde 50’sinin ev içi şiddete maruz bırakıldığını ortaya koyan istatistikler sonucu, toplumsal cinsiyetçi bakış açısına karşı farkındalık çalışmaları da arttı.

2022'de yayınlanan “Sidi Bouzid vilayetinde kadına yönelik şiddet” başlıklı sosyolojik bir çalışma, şiddet olgusunun en ciddi toplumsal sorunlardan biri olduğunu ve erkek egemenliğini somutlaştıran, kadınları dışlayan bakış açısını ortaya koymaktadır.

Bölgenin birçok yerinde 700 kadının katıldığı araştırma, “farklı eğitim seviyelerine rağmen kadınların benzer oranlarda çeşitli şiddet türlerine maruz kaldığını doğrulamaktadır. Buna göre; evli olduğu erkek tarafından şiddet gören kadınlar yüzde 49‘dan fazla olurken, bu oran evli olmayan kadınlarda da yüzde 34 olarak ortaya çıkıyor. 

Sidi Bouzid West Ortaokulu'nda medya öğretmeni olarak görev yapan Samah Abdellawi, öğrencilerini şiddete karşı duyarlı hale getirmek için, hoşgörüyü arttırmak amacıyla dersinin bir bölümünü toplumsal cinsiyet atölyesi şeklinde işliyor. 

Çocuklar için farkındalık atölyesi

Samah Abdellawi, Sidi Bouzid'deki istatistiklerin şiddete maruz kalan kadınların sayısının her geçen gün arttığını ortaya koyduğunu belirterek, “Çocukları da çok fazla etkileyen bir olgu haline geldi. Hem sınıfta hem de kulüpte öğrencilerle birlikte kadına yönelik şiddete karşı mücadele etmek ve ciddiyeti konusunda farkındalık yaratmak için bir proje oluşturmak üzere bu girişimi başlatmayı düşündüm” dedi.

Bu konuyla ilgili makaleler yazmaya ve afişler hazırlamaya başladıklarını anlatan Samah Abdellawi “Ayrıca kadına yönelik şiddet konusunda dijital medyayı ve bu hikayelerin burada anlatılmasına dönük çalışmalarımız oldu. Proje başta kağıt üzerinden başladı sonra dijital programa dönüştü ve halka ulaştı” şeklinde konuştu.

‘Şiddet çocuğun sosyal yaşamını ve psikolojisini olumsuz etkiliyor’

Çocuklarla çalışmayı gelecek nesilleri kazanmak, şiddetin zararlarını kavratmak için seçtiğini kaydeden Samah Abdellawi şunları söyledi:

 “10 ila 15 yaş grubunu seçtim çünkü kadına yönelik şiddet olgusunun olumsuz etkileri konusunda onları eğitmenin ve bilinçlendirmenin, küçük yaşlardan itibaren şiddet karşıtı fikirlerle yetiştirmenin daha kolay olduğunu biliyorum. Bunun kadınları etkileyen ciddi bir olgu olduğunun farkına varmalarını sağlamanın önemli olduğuna inanıyorum çünkü bu olgu çocuğun sosyal ve psikolojik eğitimini de olumsuz etkiliyor.”

‘Öğrenciler şiddet türlerini öğrendi’

Başlattığı girişimin detaylarını anlatan Samah Abdellawi şunları söyledi: “10 yaşında ve ilkokul beşinci sınıfta okuyan öğrenciler için, bir erkek öğrencinin ev işlerini kadınların alanı olarak gördüğü için annesine yardım etmeyi reddetmesine dönük olarak, basılı ve dijital ortamda hikayeler hazırladık. İkinci faaliyet ise bu girişimin odak noktası olan şiddetle ilgili bir afişin hazırlanmasıydı. Başlangıçta öğrenciler, şiddete maruz bırakılan kadınların resimlerini aradılar ve içeriklerini sınıfta tartışırken; öğretmenler, öğrencilerin şiddetle temsil edilen fiziksel şiddet dışında da kadına yönelik şiddet hakkında bilgi sahibi olduklarını fark etti. Çevrimiçi aramalarda ekonomik şiddet, fiziksel şiddet, cinsel şiddet ve siyasi şiddet gibi başka türlerin de yaygınlığını keşfetti öğrenciler. Bu yeni bilgilere dayanarak, her öğrenci kadına yönelik şiddetle mücadele faaliyetimize hizmet eden afiş ve logonun odak noktası olacak belirli bir şiddet türünü seçti ve bunun üzerine çalıştı.”

Dijital uygulama geliştirdiler

Samah Abdellawi 14-15 yaş grubuyla dijital bir uygulama geliştirdiklerini söyleyerek, “Gençlerin ve çocukların konunun ciddiyetini kavramaların, dengeli bir toplumda yaşamak için kadına yönelik davranışlarını değiştirmeleri ve daha farkında olmalarını amaçladık” dedi.

Samah Abdellawi, bu bireysel faaliyetlerin desteklenmesi, geliştirilmesi ve özellikle erkek çocuklarının eğitimleri üzerinde durularak şiddet yerine diyalog ve tartışmanın önemine inanan yeni bir neslin yetişmesine katkıda bulunacak kaynakların sağlanması çağrısında bulundu.