NAZİHA BOSAİDİ

Tunus- Ramazan ayı boyunca Tunus'ta “geleneksel evlilik” konusunu ele alan “Baraa” dizisi kadın hakları ve kazanımlarının ihlal edilmesinin yanı sıra Tunus'ta gizli evlilik gibi eski moda meseleler konusunda da tartışmalara yol açtı.

“Dizide kadın hakları ihlal ediliyor”

Tunus Ulusal Kadın Birliği Başkanı Radia Cerbi, gerçekliğimizi değiştirmek ve adaletsizliği azaltmak için sinemaya ve sanata ihtiyacımızın olduğunu ifade ederek, “Kimsenin bizi geçmişe götürmesine izin vermeyeceğiz çünkü yıllarca mücadele ederek bu aşamaları kat ettik. Tunus dramasının tasvir ettiği şey, kadın haklarının ihlalidir, aşağılanma ve şiddeti olabilecek en kötü şekilde tasvir eder. Tunuslu kadınlar, dizide gösterilen tüm aşamalardan geçmiş ve en yüksek karar alma pozisyonlarına ulaşmak ve birçok başarıya imza atmak için çok mücadele etmişlerdir” dedi.

“Çok eşlilik yasaları ihlal ediyor”

Sivil toplum aktivisti Ihab Trabelsi, Tunus dramasının ön plana çıkardığı çok eşlilik konusunda, kadınların bir erkekle ikinci evliliğe rıza göstermesi, Kişisel Durum Yasası'nın 18. Maddesini ihlal ettiğini belirterek, “Ben size Arwa- El Qeyrewani hikayesini hatırlatmak istiyorum, Ebu Cafer el-Mansur ona hayrandı ve onunla evlenmek istiyordu. Emevilerin zulmünden kaçtığında babası ona bir ev verir ve başkasıyla evlenmemesi şartını koşar. O günden beri, bir erkeğin ikinci bir eşle evlenmesini yasaklayan bir Kahire evlilik sözleşmemiz var" diye konuştu.

"Drama gerçekleri söylüyor"

Öte yandan oyuncu Amal Alwan  "Drama gerçeğin aydınlatılmasıdır ve Tunus dizilerinde bize söylenmek istenen şeylere çok da yabancı değiliz.  Örneğin gizli evlilik ve kadına şiddet ülkede olağan bir durum ve bunlar 2011'den sonra yükseldi. Toplumumuzda serbest birlikte yaşama veya gizli evlilik yoluyla ilişki kuran insanlar var. Drama doğruyu söylüyor, belki de Baraa dizisi, bize sunduğu her şey hakkında olumsuz geri dönüşümlerimizi bekliyor” şeklinde konuştu.

“Medya ve tiyatro gözden geçirilmeli”

Tunus dramasında son yıllarda sergilediklerine bakıldığında geçmiş yıllara geri dönüldüğünü hatırlatan Şair ve yazar Malika El Amrani de toplumu şiddetten kurtarmak, suçları azaltmak için ve çok geç olmadan medya ve tiyatro çalışma stratejilerinin gözden geçirilmesi gerektiğini vurguladı.

“Toplumun her kesiminden eleştiri aldı”

Tunus draması, özellikle "Baraa" ve "Harga" dizileriyle ilgili olarak Yazar ve eleştirmen Hiam Ferçiçi,  şunları söyledi: "Yönetmenlere ve izleyicilere sorulan sorular, tiyatronun yasal ve toplumsal değerler içinde işleyip işlemediğidir? Dramayı dönüştüren bazı hayali karakterler kadın imajını zedeler mi, yoksa tiyatronun ciddiyetinin farkındalığını mı yaratır? Gördüğümüz şey, ‘Baraa’ sıradan izleyicilerden tut seçkinlere kadar toplumun her kesiminden eleştiri aldı.”

“Kadınlar zayıf olarak resmedilmiş”

Gazeteci ve sendikacı Sabera Traboulsi, "Bu yıl gizli evliliği konu alan diziyi izlemedim ama bazı bölümlerin görüntülerine baktım. Dizide Tunuslu kadın imajı aşağılanmış ve kadınlar zayıf olarak resmedilmiş" şeklinde konuştu.

“Zayıf grupları etkileyebilir”

Sabera Traboulsi, en tehlikeli olanın, gizli bir evliliğin tartışma konusu bile yapılmadan dini bir örtü altında sunulması olduğuna ve bu konunun izleyicilere meşru olduğuna dair gizli mesajlar göndererek zayıf grupları etkileyebileceğine dikkat çekti.