TJA'lıların tutuklanmasına tepki: Yerlerini örgütlenerek dolduracağız

Sistematik hale gelen operasyonlarla kadınların gözaltına alınıp tutuklanmasına tepki gösteren kadınlar, “Onların yerlerini boş bırakmadan mücadeleye devam edeceğiz. Erkek egemen saldırıları kabul etmiyoruz” dedi.

MEDİNE MAMEDOĞLU

Amed - Ankara merkezli soruşturma kapsamında 29 Kasım sabahı gözaltına alınan Tevgêra Jinên Azad (TJA) aktivisti 22 kadından 8’i savcılık ifadelerinin ardından tutuklandı. 14 kadının ev hapsi şartıyla serbest bırakıldığı soruşturmada kadınların KJA döneminden bu yana yaptığı kadın çalışmaları ve 2011 yılından sonraki konferanslar tutuklamaya gerekçe olarak gösterildi.  Seçim öncesi kadınların hedef alınarak tutuklanmasına tepkiler dinmezken, kadınlar yaşanan tutuklamalara, “Ne amaçladıklarını iyi biliyoruz” yorumunda bulundu.

‘Kadınlara dönük özel bir politika var’

Kadınlara karşı yürütülen düşman politikalarını gözaltında uygulanan işkencelerle bir kez daha gördüklerini belirten Jineoloji Dergisi editörlerinden Avukat Ruşen Seydaoğlu,gözaltına alınan kadınların saatlerce otobüste bekletilmesi ve temel ihtiyaçlarının karşılanmamasının kadınlara dönük özel politikalar olduğuna yer verdi. Bu uygulamaların uzun süredir Kürt kadınlarına çevrildiğini söyleyen Ruşen Seydaoğlu, tutuklanan kadınların geçmişte de defalarca yargılandıklarını ancak mücadeleden geri adım atmadıklarına dikkat çekti.

‘Örgütlenme alanlarını yok etmeye çalışıyorlar’

Kadınlar olarak bu devamlılık ve esastan güç aldıklarını ifade eden Ruşen Seydaoğlu, “Hiç bitmeyen ve devam eden bir kadın mücadelesi söz konusu. Yargı tacizi ile kadınların yaptıkları her faaliyeti bir suç gibi göstermeye çalışıyorlar. Bununla beraber örgütlenme alanlarını da daraltıp yok etmeye çalıştıklarını biliyoruz. Bu politikalara kadınların her daim güçlü bir cevabı oluyor. Biz sizin aldığınız her bir kadını tekrar geri alma mücadelesi ve o kadınların yerine onlarca kadını doldurma iddiası taşıyoruz” sözlerini kullandı.

‘Mücadeleye devam edeceğiz’

Tutuklanan kadınların yerlerini boş bırakmadan yola devam edeceklerini ve hukuk mücadelelerini de sürdüreceklerini kaydeden Ruşen Seydaoğlu, son olarak şunları söyledi: “Mücadelenin her alanında var olan kadınlar, onlar tutuklansa bile kendi yerlerini kadınlarla doldurmaya devam edecekler. Hiç kimse romantik bir hayalle başlamadı bu mücadeleye. Erkek egemen sistemin binlerce yıldır devam eden saldırılarından çıkarttığımız dersle bu mücadeleye giriştik. Haliyle bu saldırıların olacağını elbet biliyoruz ama kabul etmiyoruz. Mevcut saldırıların erkek egemen aklın saldırıları olduğunu çok iyi biliyoruz.”

'TJA’ya dönük saldırılar sistematik hale geldi'

Yaşananlara tepki gösteren kadınlardan Rosa Kadın Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Ruken Ergüneş ise sistemin kendi iktidar alanını korumak için durmaksızın kadınlara saldırdığına yer verdi. Bu saldırıları yaşamın her alanında olduğu gibi yargı alanında da gördüklerini dile getiren Ruken Ergüneş, “Bugün artık sayamadığımız TJA’ya dönük sistematik hale gelen bir saldırı var. Kadınlara yönelik saldırıları ve tutuklamaları gizli tanık ve örgüt üyeliği iddialarıyla örtmek istiyorlar. Özellikle 25 Kasım’da Kürdistan’daki kentlerde eylem ve etkinlik yasaklarıyla kadınları susturmak istediler, Batı’da alanlara çıkan kadınlar ciddi bir şiddet ve gözaltı furyasına maruz bırakıldı. 25 Kasım’dan sonraki söylemlerle Kürt kadınlarının yine hedef alınacağını biliyorduk” şeklinde konuştu.

'Kadınlar üzerinden toplumsal bir suskunluk yaratılmak isteniyor'

İçlerinde ağır hasta olan ve kısa zaman içerisinde geçirdiği kaza nedeniyle tedavi olan kadınların saatlerce işkenceye maruz bırakıldığını aktaran Ruken Ergüneş, “Devlet kendini deşifre eden kadınları hedef alıyor. Kadınlar üzerinden toplumda bir suskunluk yaratmaya çalışıyor. Seçim öncesi muhalif kesimlere dönük mesajını kadınlar üzerinden vermeye çalışıyor. Kadınlar bu alanda bunlara karşı mücadele etmekten geri adım atmıyor. Alanlar yasaklansa dahi alanlardan geri çekilmiyor. Biz yapılan bütün bu hak ihlallerini ifade etmeye ve tutuklanan arkadaşlarımızla birlikte mücadelemizi dayanışmayla devam ettireceğiz” sözleriyle konuşmasına son verdi.