TJA: İdamları durdurun

TJA, İran’da kadınların yanında yer aldıklarını açıklayarak “İdamların durdurulması, taleplerinin kabul edilmesi için bütün kamuoyunu ses çıkarmaya çağırıyoruz” dedi.

Haber Merkezi- İran’da Jina Mahsa Amini’nin katledilmesinin ardından başlayan ayaklanmalar devam ediyor. İran ve Rojhilat kentlerinde halk sokaklardan çekimiyor. Buna karşılık İran devleti eylemlere katliamlar, baskı, işkence, tutuklama ve idamlarla cevap veriyor. Özgür Kadın Hareketi (TJA), İran’da yaşanan idamlar ve kadınlara dönük baskı politikaları ile ilgili yazılı bir açıklama yaptı ve kadınların yanında yer aldıklarını bir kez daha ilan etti.

Kadınların kamusal alanlardan dışlanması için getirilen yasaklamalara dikkat çeken TJA, tüm uygulamalarda erkeklerden yana kararların verildiği bir ülkede aynı zamanda ulus- devlet politikaları nedeniyle Rojhilat’ta baskıların daha da arttığını vurguladı.

İsyanı tüm dünya duydu

“Dört parçaya bölünen biz Kürt halkı uzun zamandır kimliğimizi özgürleştirmek için mücadele ediyor, Kürt kadınlar olarak aynı zamanda cinsiyetçiliğe karşı direniyoruz. İran İslam Cumhuriyeti ise komşu ülkeleri gibi hem İran toplumunun hem Rojhilat toplumunun her türlü talebine uzun yıllardır sadece şiddet ile karşılık veriyor” denilen açıklamada Jîna Mahsa Amini’nin katledilmesinin ardından gelişen ‘jin, jiyan, azadî’ isyanının tüm dünyaya duyurulduğu ifade edildi.

 İsyanın bastırılması için idam cezalarının verildiğine işaret edilen açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“İran resmi sınırları içerisinde yaşayan Kürtler, Farslar, Azeriler, Lurlar, Beluçlar ve diğer ötekileştirilmiş kimlikler ve inançlar insan hakları, özgürlük ve demokrasi mücadelelerinde haklıdır ve faşist İran İslam Cumhuriyeti insanlığa karşı suç işlemektedir. Kuzey Kürdistanlı kadınlar olarak İran ve Rojhilat’taki direnişi halkların en meşru hak talebi olarak görüyor ve yanlarında olduğumuzu bir kez daha dile getiriyoruz. İdamların durdurulması ve taleplerinin kabul edilmesi için ses çıkarmaya çağırıyor, ‘jin jiyan azadî’ sloganını kadın özgürlüğümüzün nişanesi yapacağımızın sözünü bir kez daha yineliyoruz.”