TJA, 25 Kasım startını Nagihan Akarsel'in köyünden verdi
TJA, Süleymaniye’de katledilen Jineoloji Araştırma Merkezi üyesi Gazeteci Nagihan Akarsel’in mezarı başında anma gerçekleştirerek, 25 Kasım startını verdi.

Konya - Tevgera Jinên Azad (TJA), “Faşizme ve Kadın Kırımına Karşı Şimdi Kadın Özgürlük Zamanı” sloganıyla gerçekleştireceği 25 Kasım Uluslararası Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü etkinliklerinin startını, Federe Kürdistan'ın Süleymaniye kentinde suikastla katledilen Jineoloji Araştırma Merkezi üyesi Gazeteci Nagihan Akarsel'in doğduğu köy olan Konya’nın Cihanbeyli ilçesine bağlı Gölyazı'daki mezarı başında düzenlediği anma etkinliği ile verdi.
Mezarlık ziyaretine TJA aktivistleri, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi, HDP'li milletvekilleri, HDP PM üyeleri, Jineoloji Atölyeleri’nden kadınlar, HDP Ankara il ve ilçe örgütleri, Nagihan Akarsel'in yakınları ve çok sayıda kadın katıldı.
Mezarlık polis ablukasına alındı
Köyün girişinde anmaya katılmak isteyenlere Genel Bilgi Toplama (GBT) uygulaması yapılarak aralarında milletvekillerinin olduğu çok sayıda kişiyi köy girişinde jandarmalar tarafından dakikalarca bekletildiği ifade edilen JİNNEWS'in haberine göre; Burada yapılan işlemlerin ardından kadınlar mezarlığa geçti. Mezarlığı da çok sayıda polis ablukaya aldı. Polislerin sürekli çekim yapmasına itiraz eden milletvekillerine rağmen, polisler görüntü almaya devam etti.
Ablukaya karşı kadınlar, Nagihan Akarsel'in en sevdiği çiçekler olan papatya ve kırmızı karanfiller ile mor bir şalı Nagihan Akarsel'in mezarına bıraktı.
Burada konuşan TJA aktivisti ve Jineoloji Atölyeleri katılımcısı Derya Arslan, Nagihan Akarsel'in hakikat mücadelesi verdiğini belirterek, bu hakikatin ardılları olarak mücadelesini sürdüreceklerini söyledi.
'Özgür yaşama sıkılan kurşun'
Ardından HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran konuştu. Nagihan Akarsel'in ömrünü özgürlük ve kadın mücadelesine adadığını ifade eden Ayşe Acar Başaran, “Kadınların yok sayıldığı bu dünyada kadın perspektifiyle, yeni bir yaşamı inşa etmeye adamış bir insandı. Süleymaniye’de 11 kurşunla katledildi, Nagihan arkadaşımıza sıkılan kurşun sadece onun bedenine sıkılan kurşun değildi, onu çok iyi biliyoruz. Kürt kadınlarının erkek egemen sisteme karşı verilen mücadelesine sıkılan kurşundur. Erkek egemen, milliyetçi, savaş iktidarlarının, kadınların özgür yaşam iddiasına sıktıkları kurşunlardır” dedi.
‘Kadın özgürlük mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz’
Nagihan Akarsel'i defnetmek isterken de etraflarının jandarmalarla sarıldığını hatırlatan Ayşe Acar Başaran, “Günlerce cenazeyi getiremeyişimiz de aynı zihniyetin bir devamıdır. Şimdi burada onu anarken bile etrafımızda onlarca kamera ile hala kadınların mücadelesinden, duruşundan, iradesinden ne kadar korktuklarını gösteriyorlar. Nagihan arkadaşımızın mezarı başında sözümüzü bir kez daha hatırlatıyoruz; Kürdistan başta olmak üzere bütün dünyada özgür, eşit bir yaşamı inşa edene kadar mücadele edeceğiz. Bugüne kadar defalarca katledildik, hapsedildik, şiddete maruz kaldık ama özgürlük mücadelemizden vazgeçmedik, bugün de bu özgürlük mücadelemizin sözünü bir kez daha yeniliyoruz.”
Daha sonra Nagihan Akarsel'in annesini ziyaret eden kadınlar köyden ayrıldı.