Hesekê- Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik tecrit her geçen gün daha da derinleştiriliyor. Abdullah Öcalan’ın avukatları ve ailesiyle görüşmesi çeşitli gerekçelerle 22 aydır engelleniyor. Kuzey ve Doğu Suriye Halk İnisiyatifi, 22 Ocak’ta Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin son bulması ve fiziki özgürlüğü için bir imza kampanyası başlattı. Kampanya, Abdullah Öcalan’ın uluslararası bir komplo ile Türkiye’ye teslim edilişin 24'üncü yılını dolduracağı 15 Şubat’ta sona erecek.

Kuzey ve Doğu Suriye’nin Hesekê kentindeki Til Temir ilçesinde kampanya için 30 komite oluşturuldu. Bu kapsamda Çiyayê Kizwana’da dahil olmak üzere ilçenin 134 köyüne imza metinleri dağıtıldı. İmza toplanmaya devam ediliyor ama işgal saldırıları devam ettiği için her yerleşime ulaşmak zor.

‘Öcalan özgürleşirse büyük değişimler olur’

İmza kampanyasına destek veren Kürt annelerinden Gulistan Xelîl, “Önderliğimizin serbest bırakılmasını istiyoruz. Onu aramızda gördüğümüzde büyük değişimlerin olacağına inanıyoruz. Kuşkusuz yaşadığımız göçmenlik de sona erecektir” diyor.

‘İmza kampanyasının olumlu sonuçlanacağını diliyoruz’

Arap halkından olan Tûfaha El-Nasir de Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü istediklerini belirterek şöyle konuşuyor: “Toplanan imzalar sonuç verir ve Önder Apo özgürleşirse tüm halklar için çok iyi olur. Arap halkı olarak Öcalan’ın özgürlüğü bizim için büyük bir hediye olacaktır. Önder Apo’nun cezaevinden çıkması kalıcı barışı beraberinde getirecektir. Halk rahatlayacak. Barışın anahtarı önderliğin elindedir. Önder Öcalan ile görüşme yapıldığında değişim oldu. İyi gelişmeler yaşandı. Ancak; tecrit ile bu anlamda gerileme oldu. Öcalan’ın özgürlüğü dünyayı güvene doğru götürecektir.”

‘Halklar Öcalan’ın özgürlüğünü istiyor’

Til Temir Halk Belediyesi Eşbaşkanı ve Til Temir Halk inisiyatifi İzleme Komitesi Üyesi Ronaz Yûnis, “Bugün Kürt, Arap ve Süryani halkları başta olmak üzere tüm halklar Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için gönülden imza veriyor. Tüm halklar Önder Öcalan’ın özgürlüğünü istiyor. Özellikle Arap ve Süryaniler olmak üzere tüm halklar, Önder Öcalan’ın tüm krizleri çözeceğine ve barışın anahtarının onun elinde olduğuna inanıyor. Bu ruhla hareket edip imza veriyorlar. Öcalan’ın sadece bir halk için değil tüm halklar için mücadele ettiği biliniyor. Paradigması tüm dünya içindir. Ortadoğu sorunlarının çözümü kuşkusuz Önder Öcalan’ın elindedir. Bu yüzden tecridi derinleştiriyor ve tüm haklardan mahrum bırakılıyor” diye konuştu.

‘Özgürlüğü kalıcı çözüm getirecektir’

CPT’nin sorumluluğunu yerine getirmediğini dile getiren Ronaz Yûnis, “CPT’nin tutumu kuşkulu. Kendi sorumluluğuna göre hareket etmiyor. Tutukluların haklarını savunmuyor. CPT tutumunu belirlemediği zaman tecridin ağırlaştırılmasına ve komploya ortak olduğu anlamına gelir. Ancak devletler, dünyanın içinde bulunduğu kriz ve sorunlara çözüm bulunsun istemiyorlar. Savaşın durmasını istemiyorlar. Öcalan’ın fiziki özgürlüğü kalıcı barışı sağlayacaktır” ifadelerini kullanıyor.

‘Jin, jiyan, azadî felsefiyle İmralı sistemini parçalayacağız’

Ronaz Yûnis son olarak şunları söylüyor: “Bugün tüm halklar ayakta. Halkın yüreğindeki ateş Türk işgal ve faşizmini kıracaktır. Önder Apo’nun yaşı ilerliyor. Bu yüzden daha duyarlı yaklaşmak gerekiyor. Ancak Türk devleti, faşist bir devlettir ve Önderliğimizi tüm haklarından mahrum bırakıyor. Sağlık durumundan endişe ediyoruz. Dünya kadınları el ele verip İmralı sistemini kırmalı. Jin, jiyan, azadî felsefesinin kurucusunu özgürleştirmeliyiz.”