Sudanlı kadınlar ‘yok sayılıyor’

Sudan'da Beşir iktidarını deviren 25 Ekim 2021 darbesiyle birlikte kadınların durumu daha da kötüleşti. Zaman çarkı kadınlar için adeta geriye gidiyor.

MAYSA AL QADİ

Hartum- Sudan'da 25 Ekim 2021'de Ordu Şefi Abdel Fattah al-Burhan, 2019'da sona eren Ömer El Beşir'in 30 yıllık otokratik yönetiminin ardından başbakanı ve sivil üyelerini görevden aldı. Geçen yıldan beri Sudanlılar, güvenlik güçlerinin tüm baskılarına rağmen darbeyi protesto etmek için neredeyse her hafta sokaklara dökülmeye devam ediyor. Bu eylemlere saldırılar da 120'ye yakın kişinin yaşamını yitirdiği ifade ediliyor. 25 Ekim darbesiyle birlikte Sudan’daki kadınların durumu ise daha da kötüye gidiyor.

Hak Savunucusu Nahla Nour El-Din, devrimden sonra ve geçiş hükümeti döneminde kadınların durumunda gözle görülür bir iyileşme olduğunu ve özgürlükleri kısıtlayan kanunlarda önemli değişiklikler yaşandığını belirtti. Ancak 25 Ekim darbesiyle birlikte birçok şeyin kadınlar için olumsuz anlamda değiştiğini ifade eden Nahla Nour El-Din, Sudanlı kadınların durumunun kötüye gittiğini dile getirdi. Nahla Nour El-Din, El Beşir rejimi döneminde, kadın özgürlüğünü sınırlayan ve kadınları cezaya tabi tutan asayiş yasalarına dönüldüğünü belirterek geçiş hükümetinde savunmasız olarak görülen kadınların taciz edildiğini ve şiddete maruz kaldığını söyledi.

Sağlığa erişim sınırlı

Sağlık hizmetleri düzeyinde, 25 Ekim darbesinden önce, hükümetin kadınların temel sağlık ihtiyaçlarını garanti altına almaya yönelik politikaları olduğunu ve bu anlamda bir iyileşme olduğunu vurgulayan Nahla Nour El-Din, “Darbeden sonra kadınların yeterli sağlık hizmeti alamadığını ve veya zor ulaştıklarını gördük. Bunu Hartum'da ve diğer şehirlerde olduğu gibi özellikle aşiret çatışmaları ve iç savaşların yaşandığı bölgelerde gözlemleyemiyoruz” dedi. Geçiş hükümetinin darbeden önce kadınların temsil ve siyasi katılım hakları ile ilgili seslerini duyurmak ve sorunlarını ifade etmek için çaba sarf ettiğini söyleyen Nahla Nour El-Din, ancak darbeden sonra durumun değiştiğini belirtti.

'Kadın hakları garanti altında değil'

İnsan hakları aktivisti Mahasin Ahmed, darbeden önce veya sonra olsun, genel olarak kadınların durumunun özellikle de başkent dışındaki şehirlerdeki kadınların durumunun kötü olduğunu ifade etti. “Devrim döneminde Sudan'ın diğer şehirlerinde pek çok kavram değişti ve bunlarda kadınlar önemli bir rol oynadı” diyen Mahasin Ahmed, “Sudan'daki politikalar kadınların haklarını garanti etmemektedir. Bu nedenle siyasi temsil ve katılım yüzdeleri düşüktür. Başkent dışındaki diğer Sudan şehirlerinde, kadınların hiçbir şeye hakkı olmadığı için kadınlar marjinalleştiriliyor” şeklinde konuştu.

'Devrim öncesi döneme döndük'

Basın çalışanı Tahani Abdel Karim, devrim öncesi, Beşir rejimi dönemi ve devrim sonrası kadınların durumunu karşılaştırarak, “Devrimden sonra durum daha iyiydi. Ancak devrimden sonra durum değişti. Yani 25 Ekim darbesiyle birlikte devrim öncesi döneme döndük. Çünkü çok sayıda El Beşir döneminde olan kamu düzeni yasası da dahil olmak üzere bazı uygulamalar tekrar geri döndü” dedi. Tahani Abdel Karim, kadınların gözaltına alıdığı ve şiddet gördüğünden de bahsetti.