Sudan’da tecavüz ve şiddete karşı harekete geçme çağrısı

Hızlı Destek Güçleri ile Sudan Ordusu arasında yaşanan çatışmalar nedeniyle Sudan’da kadınlara ve kız çocuklarına yönelik tecavüz saldırılarının artığına dikkat çeken Salimi Ishaq, tüm taraflara harekete geçme çağrısında bulundu.

SALMA AL-RASHİD

Sudan- Sudan Ordusu ile Hızlı Destek Güçleri arasında 2003 yılının Nisan ayından bu yana devam eden çatışmalar nedeniyle kadınlara yönelik sayısız hak ihlalleri yaşanıyor. 19 Haziran Uluslararası Çatışmada Cinsel Şiddetin Ortadan Kaldırılması Günü kapsamında ajansımıza değerlendirmelerde bulunan Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Birimi Direktörü Salimi Ishaq, Sudan'da savaşın başladığı günden bu yana 191 cinsel şiddet vakasının kaydedildiğini fakat bu rakamların gerçeği yansıtmadığını belirtti.

Salimi Ishaq, tecavüz vakalarıyla ilgili raporların sağlık hizmetleri aracılığıyla kaydedildiğini ancak bu raporların El Cezire, El Geneina, Nyala ve Darfur gibi bölgelerdeki vakaları kapsamadığına dikkat çekti. Hızlı Destek Güçleri ile Sudan ordusu arasındaki savaşın tırmanmasından duyduğu endişeyi dile getiren Salimi Ishaq, savaşın Sudan'da 4 milyondan fazla kadın ve kız çocuğunun cinsiyete dayalı şiddet riskine maruz kalmasına yol açtığını ifade etti. Klinik tedavi sürecinde ciddi ilaç sıkıntısı yaşandığını aktaran Salimi Ishaq, cinsel şiddet vakalarında tıbbi hizmetin hayat kurtarıcı olduğunu belirterek, tıbbi hizmette yaşanan aksaklıkların cinsel şiddet vakalarıyla yüzleşme ve müdahale etme çabalarında zorluklar yaşandığına vurgu yaptı.

'Acılar katlanarak büyüyor'

Salimi Ishaq, sözlerine şöyle devam etti: “İlaçlar cinsel saldırının etkilerini ortadan kaldırmak, hamilelik olasılığını azaltmak ve mağdurları cinsel yolla bulaşan hastalıklardan korumak için gerekli. Uluslararası toplumun korkunç suçlara ve sistematik insan hakları ihlallerine karşı sessizliğini ve kayıtsız kalmasını kınıyorum. Yaşanan sessizlik faillerin cezadan kaçmasına yardımcı oluyor ve sivillerin acılarını daha da artırıyor. İhlaller Sudan'daki çatışma politikalarının ayrılmaz bir parçası haline geldi. Sivilleri aşağılamak ve onları zorla yerinden etmek için cinsel şiddet bir silah olarak kullanılıyor. Yaşanan bu durum kadınların ve kız çocuklarının acılarını daha da artırıyor.”

Kurumlara çağrı

Salimi Ishaq, Sudan’da cinsiyete dayalı şiddet risklerini azaltmayı amaçlayan bir ulusal politika taslağı olmasına rağmen siyasi aktörlerin cinsel şiddetten sağ kurtulanlarla ilgili gerekli desteği sağlamadığını, konunu uluslararası alana taşınmadığını kaydetti. Kadına Yönelik Şiddet Birimi’nin kadınların ve kız çocuklarının korunmasını artırmak için 2020 yılında Güvenlik Konseyi tarafından onaylandığını belirten Salimi Ishaq, Sivillerin Korunmasına İlişkin Ulusal Planın nispeten güvenli bölgelerde etkinleştirilmesi yönünde çağrıda bulundu. 

Uluslararası topluma kadınları ve kız çocuklarını korumaya odaklanmaları çağrısında da bulunan Salimi Ishaq, sözlerini şöyle tamamladı: “Hükümet cinsel şiddete karşı harekete geçmelidir. Cinsel şiddet ve çatışmalara bağlı şiddet vakalarına karşı kampanyaların rolü önemlidir. ‘Tecavüz ve Cinsel Şiddete Karşı Birlikte’ kampanyası toplumda bir farkındalık yarattı. Ayrıca medyanın da cinsel şiddete karşı rolünü oynaması için çağrıda bulunuyoruz.”