Sudan'da darbeye karşı protesto: Toplumsal adalet istiyoruz
Sudan'daki darbenin birinci yıldönümü vesilesiyle alanlara çıkan göstericiler, ülkede sivil yönetimin geri dönmesi çağrısında bulunarak toplumsal adalet talebinde bulundu.

MAYSA AL QADİ
Hartum – Sudan ordusu Abdülfettah el-Burhan başkanlığında 25 Ekim 2021’de bir askeri darbeyle hükümetin kontrolünü ele geçirdi. Kontrolün ele geçirilmesi esnasında ilk başta en az beş üst düzey hükümet yetkilisi gözaltına alınırken, sivil başbakan Abdullah Hamduk darbeye destek vermeyi reddetti ve 25 Ekim'de halka direniş çağrısında bulundu. Abdullah Hamduk, 26 Ekim'de ev hapsine alındı.
Darbeyi reddetme çağrısı
Darbenin ardından ülke genelinde yaygın şekilde internet kesintileri yaşandı. Aynı günün ilerleyen saatlerinde, Egemenlik Konseyi feshedildi ve olağanüstü hal ilan edildi. Hamduk Kabinesi’nin çoğunluğu ile çok sayıda seçilmiş hükümete destek veren kişi tutuklandı. Sudan İş İnsanları Derneği ile Özgürlük ve Değişim Güçleri de dahil olmak üzere önde gelen sivil gruplar, sivil itaatsizlik ve darbe organizatörleriyle iş birliği yapmayı reddetme çağrısı yaptı. 25 ve 26 Ekim'de darbeye karşı kitlesel protestolar gerçekleşti. Ancak gerçekleştirilen bu protestolara ordunun sert tepkisine tüm dünya şahit oldu.
10 sivil yaşamını yitirdi
Protestoların ilk gününde en az 10 sivil öldü ve 140'tan fazla kişi yaralandı. Dışişleri Bakanlığı, Enformasyon Bakanlığı ve Başbakanlık darbenin bir suç olduğunu, Abdullah Hamduk'un başbakan olarak kaldığını belirterek yetki devrini tanımayı reddetti. 26 Ekim'de Afrika Birliği, Abdullah Hamduk hükûmeti iktidara dönünceye kadar Sudan'ın üyeliğini askıya aldı.
Kadınlar önde yer aldı
Sudanlılar, Sudan'daki darbenin birinci yıldönümü vesilesiyle ülkede sivil yönetimin geri dönmesi çağrısında bulunarak kitlesel protesto gösterileri yaptı. Gösterilerde her yaştan kadınlar ön saflarda yer alarak darbeyi kınadı. Gösterilerde yaşamını yitirenlerin fotoğrafları taşınarak sivil yönetime geri dönme talepleri yeniden haykırıldı.
Yaşlı kadınlardan destek
Eczacı ve İnsan Hakları Aktivisti Munira Abdel Rahim, gösterilere katılarak kadınların rolünün ön plana çıktığını, sokaklarda göstericilere su sağladıklarını, hatta sokağa çıkamayan yaşlıları bile evlerin kapılarında durarak teşvik ettiklerini vurguladı.
“Haklar güvence altına alınsın”
Hak Savunucusu Hajar Ahmed, “Devrime ve gösterilere katılım hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline geldi” diyerek Sudan Bölgesi’nde gösterilerde cinsiyet ayrımı yapılmadığına dikkat çekti. Hajar Ahmed, “Vatandaş olarak tüm haklarımızı güvence altına alan bir ülkede yaşamaktan başka bir şey istemiyoruz” dedi.
“Yönetemiyorsanız bırakın”
Gösteriye katılanlardan Nahid Abdullah, haklarını geri almak için gösterilere katıldıklarını belirterek, “Hiçbir partiye veya siyasi gruba mensup değilim. Ülkem Sudan için alanlardayım. Sudan güzel şeylerle dolu bir ülke ama bunlardan belli bir kesim yararlanıyor. Ekonomi, sağlık, eğitim ve öğretim gibi sektörler çöküyor. İnsanlar ekonomik açıdan kötü durumdalar. Eğer yönetemiyorsanız, ülkeyi gençliğe bırakın, çünkü bu gençler buna muktedirdir” diye konuştu.