Sudan’da cinsel suçlar artıyor: Çatışmalar acilen durdurulmalı

Sudan’da yaşanan çatışmalar nedeniyle artan tecavüz saldırılarına dikkat çeken kadın aktivistler, çatışmaların acilen durdurulması çağrısında bulunurken, tecavüze maruz bırakılanlara ise psikolojik ve sağlık desteğinin verilmesi gerektiğini söyledi.

SALMA AL-RASHİD

Sudan- Sudan Ordusu ile Hızlı Destek Kuvvetleri arasında 15 Nisan 2023'ten bu yana devam eden çatışmalar ikinci yılına giriyor. Çatışmalar Sudan'da birçok kadının sağlık, beslenme ve psikolojik sorunlar yaşamasına yol açtı.

Sudan Doktorlar Sendikası Ön Komitesi Üyesi Adiba İbrahim Al-Sayed, çatışmaların yansımalarına dikkat çekerek, 176 bin hamile kadın, 850 bin emziren kadın ve 45 bin çocuğun yetersiz beslenme nedeniyle yaşamını yitirdiği bilgisini paylaştı.

Hamile kadınlarda ölüm sayısı 680 bine ulaştı

Adiba İbrahim Al-Sayed, “Güney Kordofan eyaletinde uygulanan kuşatma nedeniyle hamile kadınlarda ölüm sayısı 680 bine ulaştı. 54 binden fazla kadın ise yetersiz beslenme durumuyla karşı karşıya” dedi.

Kadına yönelik tecavüz suçlarında yaşanan artışa dikkat çeken Adiba İbrahim Al-Sayed, “Çatışmaların başlangıcından bu yana yaklaşık olarak 679 vaka kaydedildi. Tecavüz sonucu cinsel yolla bulaşan hastalıklar ve gebelik durumuna karşı bir tedavi protokolü gerekiyor, ancak maalesef tedavi protokolü sürecini tamamlamakta zorluklarla karşı karşıyayız. Bu zorluklardan biri toplumsal duyarlılığın olmaması ve damgalanma korkusu” diye belirtti.

135 şüpheli ölüm yaşandı

İnsan Hakları Örgütü'nün istatistiklerine dikkat çeken Adiba İbrahim Al-Sayed, bu verilere göre tecavüze uğrayan 135 kadının intihara sürüklendiğini belirtti. Bazı kadınların ise aileleri tarafından katledildiğini söyledi. Adiba İbrahim Al-Sayed, “Hayatta kalanlar ise sağlık hizmeti aldıktan hemen sonra ortadan kaybolmayı tercih ediyor” ifadelerinde bulundu. 

Hastaneler işgal ediliyor, ölümler artıyor

Hastanelerin Hızlı Destek Güçleri tarafından işgal edildiğini sözlerine ekleyen Adiba İbrahim Al-Sayed, “İşgal edilen hastanelerin bombalanması sağlık personelinin göç etmesine ve güvenli koridorların bulunmamasının yanı sıra tecavüz vakaları için hastanelere kabul kayıtlarının kaybolmasına yol açtı. Ülkede sağlık sistemi tam bir çöküşle karşı karşıyadır. Sağlık sistemindeki istatistiklere göre; 316 binden fazla kişi koleradan, 576 binden fazla kişi ise dang humması, sıtma, tüberküloz ve yetersiz beslenme sonucu hayatını kaybetti” diye kaydetti.

‘Toplumsal farkındalık çalışması yürütülmeli’

Kadın Zulmüne Hayır Girişimi Üyesi Hind Al-Tijani, çatışmalardan en çok kadın ve çocukların etkilendiğini söyleyerek, çatışmaların bir an önce durdurulması çağrısında bulundu. “Sorunu değil, çözümü düşünmemiz gerekiyor” diyerek sözlerine devam eden Hind Al-Tijani, “Çatışmalarla birlikte ortaya çıkan sorunlardan biri tecavüz saldırılarıdır. Tecavüzden sağ kurtulanlar toplumsal damgalanma ile karşı karşıya kalıyorlar. İlk çözüm tecavüzler daha fazla artmadan çatışmaların durdurulmasıdır. Tecavüze maruz kalanların damgalanmaması için toplumsal farkındalık çalışmaları yürütülmelidir ve tecavüze maruz kalanlara yönelik toplumsal bir sorumluluk oluşturulmalıdır. Bir diğer önemli konu ise tecavüze maruz kalanların güvenli alanlara taşınması ve her türlü psikolojik ve sağlık desteğinin verilmesidir. Dolayısıyla sosyal çözümler bulmak için çalışmalıyız. ‘Benim Hayatım Bir Hak’ gibi kampanyalarla tarafların çatışmayı durdurması için baskı yapmalıyız” ifadelerinde bulundu.

‘Faillerin cezalandırılması için çalışılmalı’

İnsan hakları savunucusu Mai Mamoun ise, kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutlarken, Sudanlı kadınların ikinci yılına yaklaşan çatışmaların yansımaları nedeniyle şimdiye kadarki en zor koşullardan geçtiklerini söyledi. Mai Mamoun, “Sudanlı kadınlar, savaşın yaşandığı bölgelerde ve göç ettikleri barınma merkezlerinde zor yaşam koşullarıyla karşı karşıyalar. Çatışmalar sırasında tecavüz ve cinsel şiddet sivillere karşı bir silah olarak kullanılıyor. Faillerin cezalandırılması için profesyonel bir şekilde ihlallerin belgelenmesi gerekiyor” dedi.