Haber Merkezi- Yaklaşık 50 ülkeden kadın kurumlarının yanı sıra tanınmış siyasetçi, akademisyen, sanatçı, sendikacı, insan hakları aktivisti 650 kadın, Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi’nin tanınması için uluslararası kurumlara açık mektup bir gönderdi.

Mektup Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri António Guterres, UN Women İcra Direktörü Sima Sami Bahous, Avrupa Parlamentosu Başkanı Roberta Metsola, Avrupa Konseyi Başkanı António Luís Santos da Costa ve Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Aboul Gheit’e iletildi.

‘Kadınlar yeni bir yaşam yarattı’

Mektupta şu ifadeler yer aldı:

“Suriye’de Esad rejiminin 8 Aralık 2024’te devrilmesinden bu yana, Suriye’nin geleceği ve toplumun demokratik bir şekilde yeniden inşası için doğan yeni fırsatlar tartışılmaktadır. Toplumun bu süreci kendisinin inşa etmesi ve ilerletmesi zorunludur. Aynı şekilde, Suriye’deki kadınların bu inşa sürecine katılması ve siyaseti ile yaşamın tüm alanlarını kendi iradeleriyle şekillendirmesi de zorunludur. Baskıcı Baas rejimine karşı halk direnişi ile birlikte Suriye de 10 yıldan fazladır bir iç savaş yaşanmaktadır. Bu süreçte halklar, DAİŞ ve benzeri terör örgütlerin insanlığa karşı işledikleri savaş suçu uygulamalarına ve Türkiye devletinin uluslararası hukuku hiçe sayan işgal saldırılarına maruz kalmıştır. Kuzey ve Doğu Suriye’de Kürt halkı 2012 yılından bu yana kadın özgürlüğüne, ekolojiye ve doğrudan demokrasiye dayalı bir toplumsal öz yönetim modeli inşa etti. Kadınlar bu toplum modelinde çok önemli bir rol oynayarak, tüm toplumsal ve siyasal alanlarda yer aldılar. Kendilerini ve herkesin yaşamını savunmak için örgütlendiler. Kadın Savunma Birlikleri (YPJ), YPG ve SDF ile birlikte ‘IŞİD’e karşı savaştı ve birçok kenti DAİŞ çetelerinin işgalinden kurtardı. Kuzeydoğu Suriye’de çok etnikli ve çok inançlı ortak bir yaşam modeli olan Demokratik Konfederalizmi inşa ettiler. Bu model tüm Suriye’nin yeniden inşasında örnek olabilir.

‘Kadınlar saldırılara karşı örgütlendiler’

Suriye’deki kadınlar, kadınlara ve tüm topluma yönelik saldırılara karşı birleşip örgütlendiler. Barış sürecinin şekillenmesi, demokratik bir toplumun inşası, hakikat ve adalet için mücadele etmeye kararlılar. Bu nedenle, 22 Aralık 2024’te Suriye Kadın Meclisi, Suriye’nin yeniden inşasına dair bir deklarasyon sundu. Farklı etnik, dini ve kültürel geçmişlere sahip kadınların bir araya geldiği bu birliktelik, kadınların ve toplumun tüm kesimlerinin siyasi süreçlere aktif katılımını talep etmektedir.

 ‘Özerk Yönetim tanınsın’

Bizler, Suriye Kadın Meclisi tarafından belirlenen bu 13 talebi destekliyoruz. Kadınların katılımına dayalı yeni bir demokratik Suriye’nin inşası için bu hedefleri önemli görmekteyiz. Ayrıca, Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi’nin (DAANES) mevcut sürece dahil edilmesi ve tanınması demokratik bir Suriye’nin geleceği için vazgeçilmezdir. Uluslararası toplumu ve tüm siyasi aktörleri, Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi’ni (DAANES) resmen tanımaya, bu bölgedeki sivil toplum örgütlerini doğrudan desteklemeye ve uzun vadeli işbirlikleri kurmaya çağırıyoruz. İdeolojileri ve pratikleri kadının aşağılanmasına ve şiddetle baskı altına alınmasına dayanan cihadist gruplar yerine, Suriye gelininde var olan Demokratik kadın örgütlerini ve sivil toplumu desteklemeye çağırıyoruz.

Ayrıca, Türkiye’ye yapılan silah sevkiyatının ve siyasi desteğin derhal durdurulmasını talep ediyoruz. Suriyeli demokratik güçlerle diplomatik ilişkilerin güçlendirilmesi aynı zamanda Türkiye’nin işgal saldırılarının sonlandırılmasına katkı sağlayacağı gibi demokratik Suriye inşasını mümkün kılacaktır. Şimdi, DAANES gibi Orta Doğu’daki demokratik güçleri desteklemenin ve Suriye’de özgürlük, barış ve demokrasi için mücadele eden kadınların yanında olmanın tam zamanı.”