Haber Merkezi – İran’ın başkenti Tahran’da ahlak polisleri tarafından gözaltına alınarak katledilen Mahsa (Jina) Amini için Türkiye’nin başkenti İstanbul, Ankara ve Adana kentlerinde bir araya gelen kadınlar, İran’ı temsil eden binaların önünde toplandı.

İSTANBUL

İstanbul Cağaloğlu’nda bulunan İran Başkonsolosluğu önünde Kadınlar Birlikte Güçlü (KGB) çağrısı ile bir araya gelen kadınlara çok sayıda siyasetçi, kadın örgütü temsilcisi, İranlı kadın “Jin, jiyan, azadi” mesajları ile destek verdi. Kadınlar Mahsa (Jina) Amini’nin resimlerini ve bir de makaslarını kendileri ile eyleme getirdi. Çok sayıda kadın saçlarını burada kesti. Kadınlar, “Mahsa İçin Özgürlüğümüz İçin Türkiye ve İran’da İsyandayız” pankartı açarken Türkçe, Farsça, Kürtçe, İngilizce dillerinde sloganlar atıldı, “Mahsa Amini isyanımızdır”, Katili Molla rejimi”, “Jin, jiyan, azadi, “İranlı kadınların özgürlük mücadelesi, bizim mücadelemizdir”, “Yaşasın uluslararası dayanışmamız!”, “We are all Mahsa Amini (Hepimiz Mahsa Amini’yiz) gibi sloganlar atılırken öfkeler dövizlere de yansıdı.

“Kadınların mücadelesi sürecek”

İranlı bir kadın burada yaptığı konuşmada Mahsa Amini’nin katledilmesi ardından gösterilen dayanışma ve sahiplenme eylemlerinin önemine dikkat çekti. Kadınların katledildikten sonra “Kalp krizi geçirdi” denilerek yaşanan cinayetlerin üzerinin örtüldüğüne dikkat çeken İranlı kadın, kadınların mücadelelerinin süreceğini aktardı. Eylemde çok sayıda kadın da duygularını ifade ederken kestikleri saçlarını sıkılı yumrukları ile sloganlarını attı. 

“Biz kadınların isyanı büyüyor”

KBG adına açıklama yapan Rüya Kurtuluş, günlerdir İran ve Rojhelat kentlerinde süren isyana dikkat çekerken, “Biz kadınların içi yanıyor, öfkesi ve isyanı büyüyor. Bir kadın daha ona dayatılan sınırları reddettiği için devlet şiddeti ile öldürüldü. Mahsa,’Ahlak polisi’ diye bilinen İrşad devriyeleri tarafından başörtüsünü düzgün takmadığı gerekçesi ile işkenceyle tutuklandı. Polis tarafından katledildi Mahsa Amini. Mahsa’nın katledilmesi, İran’da 43 yıldır süren dinci ve kadın düşmanı politikaların sonucudur. İran uzağımızda değil, yanı başımızda. Tarikatlar talep ediyor, İstanbul sözleşmesi feshediliyor. Bir grup erkek kendini mağdur baba ilan ediyor nafaka hakkımız gasp edilmeye çalışılıyor. Aktroller hedef gösteriyor konserler yasaklanıyor. Sanatçılar, gazeteciler tutuklanıyor” dedi.

“Mahsa’nın katili erkek egemen zihniyettir”

Rüya Kurtuluş, İran’da zorunlu başörtüsüne karşı mücadele başta olmak üzere kadın düşmanı rejime karşı direnişin önemine dikkat çekerken şunları söyledi: “Zorunlu başörtüsüne karşı mücadele, kadınların bir bütün olarak patriyarkal ve kadın düşmanı rejime karşı mücadelesinin sembolü olmuş durumda. Geçtiğimiz yıllarda dünyaya yayılan ‘beyaz çarşambalar’ bugün bireysel eylemler olmaktan çıkıp kolektifleşiyor. Bugün İran sokaklarından aşina olduğumuz bir ses yükseliyor: ‘Jin, Jiyan, Azadi’. Bizler de Türkiye’den İranlı kadınların sesini yükseltiyoruz. Mahsa Amini’nin katili İran Molla rejimidir. Mahsa'nın katili erkek egemen sistemdir.”

İstanbul’da gerçekleşen eylem kadınların zılgıtları, alkışları ve sloganları ile sonlandırıldı.

ANKARA

Türkiye’nin başkenti Ankara’da, Ankara Kadın Platformu tarafından yapılan eylem için adres Yüksel Caddesi oldu. Karala Dergisi’nden Zeynep Ülger, burada konuşurken açıklamaya müdahale etmek isteyen polislere, sloganlarla yanıt verildi. Zeynep Ülger yaptığı açıklamada, “Günlerdir İran sokakları yanıyor. Günlerdir dünyanın her yerinde biz kadınların içi yanıyor, öfkesi, isyanı büyüyor. Bir kadın daha ona dayatılan sınırları reddettiği için devlet şiddeti ile öldürüldü. Mahsa, başörtüsü zorunluluğuna uymadığı için ‘ahlaksız’ ilan edilerek, İran’ın gerici faşist rejim güçleri tarafından katledildi. İslam Devrim Muhafizları’ndan Moslem Moin, Mahsa Amini’nin komaya girme nedenini önceden olan sağlık sorunu olarak açıkladı. Rejimin yalanlarına karşı kadınlar, Mahsa’nın cenazesinde başörtülerini çıkardılar. Mahsa bizim de isyanımızdır” ifadelerinde bulundu.

“Birbirimize kenetleniyoruz”

Mahsa Amini’nin katledilmesinin İran’da 43 yıldır süren rejimin kadın düşmanı politikalarının bir sonucu olduğunu söyleyen Zeynep Ülger, “Dünyanın dört bir yanında kadınları aileden, namustan, ahlaktan ibaret gören erkek egemen akıl ortaklaşıyor. Ailenin ve ahlak normlarının içine hapsedilen kadınların özerkliklerine yönelik bu saldırılara karşı biz de kadınlar olarak aynı duygudaşlıkla birbirimize kenetleniyoruz. Bugün Mahsa’nın dinci gerici rejim tarafından katledilmesine ses vermek AKP-MHP iktidarının kadınlara ve LGBTİ+’lara açtığı savaşa karşı direnmektir.”

“Kadın dayanışması sınır tanımaz”

Türkiye’de katledilen kadınları da hatırlatan Zeynep Ülger, kadın cinayeti faillerine ödül gibi cezaların verildiğinin altını çizerken, “İran’da öldürülen Mahsa’yı bizler Gülistan’dan Deniz Poyraz’dan, Nadira’dan, Yeldana’dan, İpek Er’den, Garibe Gezer’den, Taybet Ana’dan, Aleyna Çakır’dan biliriz. Kadınlar, Türkiye’de de erkek-devlet tarafından katledilmekte, katilleri korunmakta, hatta sırtları sıvazlanmaktadır” vurgusu yaptı. Açıklamanın sonunda ise kadın dayanışmasının sınırsızlığına dikkat çeken Zeynep Ülger, “Bugün İran sokaklarında aşina olduğumuz bir ses yükseliyor. Jin, jiyan, azadi. Kadın dayanışması sınır tanımaz. İranlı kadınların söylediği gibi; ‘bizi zorla kendi cennetinize götüremezsiniz’” dedi. 

ADANA

İran rejimi tarafından Mahsa Amini’nin işkence ile katledilmesi Adana Kadın Platformu tarafından Heykelli Park'ta yapılan basın açıklaması ile kınandı. Açıklamaya Halkların Demokratik Partisi (HDP) Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları'nın yanı sıra çok sayıda kadın katıldı.

“Bu ateş her yeri yakacak”

Açıklamada ilk olarak konuşan İranlı Masha Nasimdoust şunları belirtti: "Mahsa ölmedi, Mahsa öldürüldü. Bugün buradaysam, İran İslam Cumhuriyeti ajanlarının izin verdiği acı, şiddet ve işkence yüzündendir. İran İslam Cumhuriyeti sizden nefret ettiğimizi bilin, zorunlu başörtüsü istemiyoruz, zorunlu İslam ve cennet istemiyoruz. Katilsiniz, Navid Afkari'yi, Neda Ağa Sultan'ı, Mahsa Amini'yi ve daha birçok kız kardeşimizi kirli ellerinizle öldürdünüz. Bir Mahsa öldürdünüz, diğer Mahsalar ile ne yapacaksınız? Şunu bilin ki biz dünyanın her yerindeki kadınlar biriz ve sizden korkmuyoruz. Bu ateş her yeri yakacak."

Masha Nasimdoust, konuşmasının devamında saçlarını keserek, İran rejiminin uygulamalarını protesto etti.

“İran’da kadınlar sessiz kalmıyor”

Adana Kadın Platformu adına da konuşan Avukat Sevil Aracı Bek, “1979’dan bu yana kadınları kuşatan dinci-faşist rejim güçlerine karşı İran’da kadınlar sessiz kalmıyor, uyguladıkları şeriat kurallarıyla kadınlara nefes aldırtmamayı hedef haline getiren rejim, Mahsa’nın katledilmesinden sonra sokaklara dökülen binlerce kadını bastırmaya, yıldırmaya, sindirmeye çalışıyor, gözaltına alıyor, dövüyor, öldürüyor. İran’da kadınlar yaşamları pahasına geri adım atmadan dinci-faşist molla rejimine karşı mücadelelerini yükseltmeye devam ediyor” dedi.

Tülay Hatimoğulları ise, “Allah adına işledikleri bu cinayetler asla ve asla gerçek İslami değerlerle bağlaşamaz” ifadesi kullandı.

Eylem “Jin jiyan azadî”, “Yaşasın kadın dayanışması” sloganlarıyla sona erdi.