Rosa Kadın Derneği’ne günde iki şiddet başvurusu yapılıyor!

Kadınlara hukuki ve psikolojik destek veren Rosa Kadın Derneği’nin çalışmaları devam ediyor. Derneğin Yönetim Kurulu Üyesi Raife Camcı günde ortalama iki şiddet başvurusu aldıklarına işaret ederek, şiddeti durdurmak için çalışma yürüttüklerini söyledi.

MEDİNE MAMEDOĞLU

Amed- Türkiye’de kadına yönelik şiddet her geçen gün artarak devam ediyor. Ülkede özellikle şüpheli kadın ölümleri dikkati çekerken yargılamalar, cezasızlık politikası ve kadına karşı yükselen eril dil şiddetin artmasında başlıca nedenler olarak gösteriliyor. Koruma ve yasal tedbirlere ulaşmada da güçlük çeken kadınlar şiddetin neredeyse ‘kurumsallaştığı’ Türkiye’de mücadeleden vazgeçmiyor. Kurulduğu günden bu yana kadınların yanında olan Rosa Kadın Derneği, her alanda çalışmalarına aktif bir şekilde devam ediyor. Çalışmalarını hukuki, psikolojik hem de ekonomik anlamda devam ettiren Rosa Kadın Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Raife Camcı ile ülkede var olan durumu konuştuk.

‘Türkiye’de kadına şiddette büyük bir artış var’

AKP-MHP döneminde kadın katliamı ve şiddette ciddi bir artışın yaşandığına dikkat çeken Raife Camcı konuşmasına şu sözlerle başladı: “21’inci yüzyıla girdiğimiz bu süreçte kadın haklarının artması gerekirken tam tersi bir durumla karşı karşıyayız. Özellikle kadınların kazandıkları haklarına dair saldırılar gittikçe artmakta. Kadın cinayetleri, kadına yönelik şiddet vakalarında ciddi bir artış gözlemliyoruz. Bu sadece Türkiye’de değil dünya genelinde şiddet ve cinayetlerde ciddi bir artış olduğunu söyleyebiliriz. Yapılan araştırmalara baktığımızda dünyada yüzde 20 bandında olan veriler 21 yıllık AKP-MHP sürecinde ayyuka çıkmış durumda. Bu süreçte yüzde bin 400’lük bir artış olduğunu biliyoruz.”

‘Günde ortalama 2 şiddet başvurusu alıyoruz’

Artan şiddete karşı alanlarda olup kadınlarla destek içerisinde olduklarını aktaran Raife Camcı, Rosa Kadın Derneği olarak günde ortalama 2 şiddet başvurusu aldıklarını söyledi. Aldıkları başvuruların fiziki, psikolojik ve ekonomik şiddet olduğunu belirten Raife Camcı bu noktada kadınlara destek sunduklarını ifade etti. Şiddetin son bulması için de çalışma yürüttüklerine yer veren Raife Camcı, “Kadınların kendine güvenmesi için değişim ve dönüşüm yaratabilmek için her zaman alandayız. Bu şiddet sadece Diyarbakır’da değil Türkiye’nin dört bir yanında artıyor. Diyarbakır özeline inecek olursak son bir haftada 3 kadın cinayeti yaşandı. Bunu söylerken de çok üzülüyoruz ve canımız acıyor. Biz her ne kadar şiddetin artmaması için mücadele yürütsek de maalesef toplumda ciddi bir muhafazakârlaşma ile karşı karşıyayız. Bir taraftan kadın mücadelesi bir taraftan da artan bir muhafazakârlaşma durumu söz konusu. Bu çelişkiler sonucunda çok fazla kadın cinayeti yaşanmaya başladı” dedi.

‘Kayyımlar şiddetin artmasının nedenlerinden biri’

Kadınların katledilmesindeki artışın bir nedeninin kayyımlar olduğunu aktaran Raife Camcı, bölgede kapatılan kadın kurumları ve sığınma evlerinin artan kadın katliamı oranında etkili olduğunu vurguladı. Var olan şiddetin bir alarm verdiğini ancak herhangi bir önlemin alınmadığını söyleyen Raife Camcı, “Biz kayyımların somut yarattığı tahribatları sahada gözlemliyoruz. Bu kayyımlardan önce Diyarbakır’da ‘alo şiddet ağı’ vardı. Yine sığınma evleri ve belediye bünyesinde kadın müdürlükleri vardı. Kayyım geldikten sonra hem kadın kurumlarını hem de sığınma evlerini kapattı. Kadınlar yaşadıkları şiddetlerle bir nevi baş başa bırakıldı. Çünkü kayyım geldikten sonra alanda herhangi bir çalışma yürütülmedi. Kadınların başvurabileceği şiddete karşı çözüm gördüğü bir yer kalmadı. Var olan şiddet artık bir alarm veriyor” şeklinde konuştu.

‘Mücadele devam edecek’

Son olarak alınabilecek önlemlere dikkat çeken Raife Camcı şunlara yer verdi; “Bu artışın nedenleri ne diye sorduğumuzda söyleyeceğimiz ilk şey mevcut yasaların uygulanmaması olur. 6284 ve İstanbul Sözleşmesi kadınları, kadın haklarını koruyan yasalar ama bugün sahada hiçbiri uygulanmıyor. Kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin son bulmasını istiyorsak, bütün yasaların uygulanması gerekiyor. Var olan cezasızlık politikası da artan kadın cinayetlerinde önemli bir neden. Biz kadın örgütleri hem 6284 hem de TCK’daki yasaların uygulanması için mücadelemize devam edeceğiz. Kazanımlarımızın peşini bırakmayacağız.”