Riham Hico: 8 Mart’ta Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünü isteyeceğiz
TAJÊ Üyesi Riham Hico, 8 Mart vesilesiyle Êzidî kadınların mücadele ve direnişinin önemine değinerek, 8 Mart'ta Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğü ve Şengal'in özerkliği için seslerini yükselteceklerini söyledi.
ZEHRA ŞENGALÎ
Şengal- Êzidî Kadın Özgürlük Hareketi (TAJÊ) Sözcüsü Riham Hico, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle ajansımıza değerlendirmelerde bulundu. 8 Mart’ın anlam ve önemine dikkat çeken Riham Hico, "Êzidî kadınlar olarak 8 Mart'ı 10 yıldır, yani fermandan sonra kutlamaya başladık. Fermandan önce böyle bir gün olduğunu sadece duymuştuk. Bizler fermandan önce kutlamak istiyorduk ancak KDP buna izin vermiyordu. KDP, fermandan önce de Êzidî kadınlara düşmandı. Fermandan önce bir ara Guhbel köyündeki kadınlar bir araya gelerek 8 Mart’ı kutlamak istemişti. O dönemi anlatan annelerimiz var. Kadınlar bir araya gelince KDP güçleri gelip kadınların bu günü kutlamasına izin vermiyor” dedi.
‘Êzidî kadınlar artık gücünün farkında’
Ferman sonrası Êzidî kadınların 10 yıllık mücadele deneyimine değinen Riham Hico, “Ferman nedeniyle Êzidî toplumu açlık, susuzluk, katliam, kaçırılma gibi durumlar nedeniyle çok büyük acılar çekti. Şu ana kadar fermanla kaçırılan yüzlerce kadının akıbeti henüz bilinmiyor. Êzidî kadınlar soykırıma tabi tutuldu. Bunun önünü açanda KDP’ydi. Ferman ardından 8 Mart'ın biz Êzidî kadınlar için önemi ve anlamı gelişti. Kadının toplumdaki rolüne ilişkin bilgiler edindik. Önder Apo'nun düşüncelerini ve felsefesini öğrendikten sonra örgütlenip kendimizi eğittik. Önder Apo’nun yaşam felsefesini hayatın her alanında benimsedik. Kadınların rengi bu ayda ve özellikle 8 Mart'ta ortaya çıkıyor. Êzidî kadınlar artık gücünün farkında ve 8 Mart’ı bir bayram havasında karşılıyor. Êzidî kadınlar 20 Şubat'tan itibaren 8 Mart kutlamalarına hazırlanıyor. 8 Mart’ın kutlanması Êzidî kadınlarımızın tarihinde önemli bir adımdır” şeklinde konuştu.
‘Erk zihniyete karşı haklarımızı savunmalıyız’
Toplumsal geleneklerin ve cinsiyetçi zihniyetin bir sonucu olarak kadınların yaşadığı ihlallere dikkat çeken Riham Hico, “Örneğin genç yaşta evliliklere karşı mücadelemizi sürdürüyoruz. Erkekler genel olarak kadın-erkek eşitliğine karşıdırlar. Bizler bu erk zihniyete karşı haklarımızı savunmalı, örgütlenmemizi güçlendirmeli, bilinçlenmeli ve irademizi ortaya koymalıyız. Yıl içerisinde çalışmalarımızı bu prensipler üzerine kurduk. Özellikle her kadının sorunuyla ilgilenmek en önemli görevlerimizden biriydi. Êzidî kadınların davasının kabul edilmesi için diplomasi alanında pek çok çalışma yapıldı” diye belirtti.
‘Mücadele etmek tüm kadınların görevidir’
8 Mart’ta başlatacakları kampanya hakkında bilgi veren Riham Hico, "Uzun süredir bir kampanya üzerinde çalışıyoruz. ‘Kadın kırımına karşı öz savunmanın sesi ol’ sloganıyla başlatacağımız kampanyanın duyurusunu 8 Mart’ta kamuoyuna duyuracağız. Êzidî kadınların katledilmesine karşı mücadele etmek tüm kadınların görevidir. Dünya kadınları, Ortadoğu kadınları, Kürdistanlı kadınlar ve tüm Irak kadınları sorumlu davrandı. Bu kampanya geçen yıl gerçekleştirdiğimiz faaliyetlerden biriydi. Bu kampanyanın etkin bir şekilde kamuoyuyla paylaşılması adına çalışmalar ve faaliyetler yürüteceğiz" diye kaydetti.
‘Özerklik için çalışmalarımız devam edecek’
Mücadelelerini “Jin, Jiyan, Azadî” sloganıyla yürüttüklerini dile getiren Riham Hico, şöyle konuştu: "Geçtiğimiz yıl ‘Jin, Jiyan, Azadî ile 74’üncü fermanın intikamını alacağız’ sloganıyla 8 Mart’ı karşıladık. Şimdi de aynı sloganla mücadelemize devam ediyoruz. Geçtiğimiz yıldan bu yana Şengal’de kadınlar olarak birçok faaliyet yürüttük. Şengal’in özerkliğinin tanınması, 74’üncü fermanın soykırım olarak tanınması için TAJÊ olarak diploması çalışmalarında bulunduk. Êzidî kadınlar ilk kez Almanya'da uluslararası kuruluşlarla bir araya gelerek özel çalışmalar yürüttük. Ayrıca Lübnan'a da gittik. Şengal’in özerkliği için çalışmalarımız devam edecek. Fermandan aldığımız birçok ders var. Öz savunma konusunda artık kimseye güvenemeyiz. Bugüne kadar başkalarına bıraktık ve bunun sonucunda korumasız kaldık. Yıl içerisinde Şengal’in özerkliği için birçok büyükelçiliğe, uluslararası ve bölgesel kuruma mektup gönderdik. Iraklı kadınlarla özellikle kadına yönelik soykırıma yönelik görüşmeler ve toplantılar yapıldı. Fermanın yıl dönümünde Silêmanî’de toplumun her kesiminden kadınların katılımıyla bir çalıştay düzenledik. O çalıştayda Êzidî kadınların yaşadığı soykırımı tartıştık. Kadınlar olarak sorunlarımızı hep birlikte tartıştık. Ayrıca Şengal'in kurtuluşunun yıl dönümünde Şengal'de bir çalıştay gerçekleştirdik.”
‘Özgürlüğümüz Önder Apo'nun fiziki özgürlüğüne bağlıdır’
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğü için verdikleri mücadeleye değinen Riham Hico, "Şu anda devam eden esas çalışmalarımızdan ve mücadelemizden biri Önder Apo'nun fiziki özgürlüğünün sağlanmasıdır. Çünkü biz diyoruz ki; bizim özerkliğimiz, özgürlüğümüz Önder Apo'nun fiziki özgürlüğüne bağlıdır. Bu hedefe ulaşmak için yıl içerisinde Önder Apo'nun fiziki özgürlüğü için önemli bir mücadele verdik. Hem toplum olarak hem de kadınlar olarak bunun için mücadele ettik. Bizi fermandan kurtaran Önder Apo'dur, bunun için biz kadınlar ve Êzidî toplumu olarak Önder Apo'nun fiziki özgürlüğü için mücadele etmeliyiz. Her yıl bu mücadeleyi daha da güçlendirmek istiyoruz. Arap kadınlarla birlikte Önder Apo’nun durumuna yönelik bir çalıştay gerçekleştirdik. Çalıştayda Önder Apo'nun fikirlerini ve demokratik ulus paradigmasının hayata geçirilmesinin yolunu tartıştık. 15 Şubat’ta yine bir çalıştay gerçekleştirdik. Annelerimiz ve hareketimizin her üyesi, Önder Apo'yla olan bağlarını dile getiren mektuplar yazdı. Önder Apo'nun fikir ve felsefesini her yere yaymayı görevimiz biliyoruz” ifadelerinde bulundu.
‘Kadınlar birlikte mücadele etmeli’
Kadınların ortak mücadelesine dikkat çeken Riham Hico, "Şengal'de bugün kadınlar katledilirse yarın sıra Irak kadınlarına ve tüm dünya kadınlarına gelecektir. Çünkü kadınları katleden, bu emri veren erkek egemen sistemdir. Kadınların devlete, ataerkil sisteme, cinsiyetçi, milliyetçi, ırkçı zihniyete karşı birlikte mücadele etmesi gerekiyor. Her kadın, egemen erkek sistemine karşı çıkmalı ve kadının özgürlük mücadelesine katılmalıdır. Êzidî kadınların da kendi hakikatlerine, inançlarına, kültürlerine sahip çıkmaları gerekiyor. Bugün toplum olarak kültürümüzün, geleneklerimizin yok edilmesi tehlikesiyle mücadele ediyoruz. Üzerimize planlar yapılıyor, toplum olarak, din olarak, inanç olarak bizi yok etmeye çalışıyorlar. Êzidî kadınlar, tarihte nasıl kendi kültürlerini koruma rolünü oynadıysa, bugün de aynı rolle öncü düzeyde çalışmalarını yapmalı ve soykırımın önüne geçmelidir" dedi.
Geliyê Kersê çağrı
8 Mart dolayısıyla Êzidî kadınlara çağrıda bulunan Riham Hico, sözlerini şöyle tamamladı: “Tüm Êzidî kadınlarını 6 Mart'ta bahar renkleri ve kıyafetleriyle 8 Mart yürüyüşüne katılmaya çağırıyoruz. 8 Mart’ta Önder Apo’nun bahçesi olan Geliyê Kersê’de yapılacak etkinlikte buluşalım. Binlerce yıldır duyulmayan sesimizi orada yükselteceğiz ve taleplerimizi haykıracağız. Adaletsizlik ve eşitsizliklere karşı sesimizi yükselteceğiz. Bir kez daha 8 Mart'ı ‘Jin, Jiyan, Azadî’ felsefesinin mimarı Önder Apo’ya, şehitlerimize, kadın savaşçılarımıza, kendi özgürlükleri ve özgürlüğümüz için mücadele yürüten YJA-Star ve tüm gerillalara, YJŞ-YBŞ'ye ve kalbi özgürlük için atan her kadına, şehit annelerine kutluyorum. 8 Mart'ın Önder Apo'nun fiziki özgürlüğüne, Şengal’in özerkliğine, tüm Êzidî kadınlarının özgürlüğüne vesile olmasını diliyorum.”