NADA: Tunus Demokratik Kadınlar Derneği’nin faaliyetlerinin askıya alınmasından endişeliyiz
Tunus Demokratik Kadınlar Derneği’nin faaliyetlerinin durdurulmasına ilişkin açıklama yapan NADA, kararın özgürlük ve kadın haklarına saldırı olduğunu belirtti.
Haber Merkezi- 24 Ekim’de Tunus makamları, 88 sayılı kararnameye dayanarak, Tunus Demokratik Kadınlar Derneği’nin faaliyetlerini bir ay süreyle askıya aldı. Bu karar, Tunus’ta olağanüstü önlemlerin ilan edilmesi, ardından yeni bir anayasa için yapılan referandum ve muhalifler ile aktivistlere yönelik bir dizi gözaltının yaşandığı siyasi krizin gölgesinde alındı.
Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölgesel Demokratik Kadın Koalisyonu (NADA), bugün yaptığı açıklamada, Tunus Demokratik Kadınlar Derneği’nin faaliyetlerinin askıya alınmasından duyduğu endişeyi dile getirdi. Açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Bugün Tunus’ta sivil ve siyasi alan ciddi bir darbe almakta; seçilmiş kurumların işlemez hale gelmesi, birçok anayasal kurumun durdurulması, derneklerin kapatılması, muhaliflerin tutuklanması ve özgür sözün bastırılması bu durumu yansıtmaktadır. Bu durum, 54 sayılı kararnameye dayanılarak yürütme ve yasama yetkilerinin tek elde toplanması ve adil yargılama mekanizmalarının, diyalog, demokrasi ve katılımcılık ilkelerinden uzak bir şekilde işlememesiyle daha da derinleşiyor.
1989 yılında kurulan Tunus Demokratik Kadınlar Derneği, Tunuslu kadınların sesi olmayı, hak ve özgürlük mücadelesini bütüncül bir şekilde taşımayı ve tam eşitlik ile her türlü ayrımcılığa karşı çalışmayı kendine misyon edinmiştir.”
Açıklamada derneğin, 36 yıl boyunca öneri geliştiren ve savunuculuk yapan bir güç olduğu; kadın hakları ve insan hakları alanındaki faaliyetleri, yayınları ve araştırmalarıyla Tunus’taki kadın hafızasının bölge ve dünya çapında bir referans noktası haline geldiği vurgulandı.
‘Muhalif sesler hedef alınıyor’
Dernek, ulusal, bölgesel ve küresel ağlarla iş birliğini sürdürerek demokratik ve ilerici bir kadın projesini savunmayı, özgürlük için eşitliği ve demokrasi için kadınları esas almayı ilke edinmeye devam etti. Açıklamada, “Tunus’ta bugün yürütülen mücadele tamamen siyasi bir mücadeledir; muhalif sesler ve çoğulcu düşünce hedef alınmakta, tek bir düşüncenin dayatılması ve kadın aktivistlerin dışlanması amaçlanmaktadır” denildi.
‘Kadın hakları ve özgürlüklere ciddi darbe’
NADA, açıklamasında bu köklü dernekle “koşulsuz” dayanışma içinde olduğunu ve derneğin, aydınlık, ilerici, onur, adalet ve eşitlik temelli bir toplum inşasında bugüne kadar katkı sunmaya devam ettiğini belirtti. Açıklamada ayrıca, “Derneğin faaliyetlerinin askıya alınması ve bunun sonucu olarak kadınlara yönelik şiddete maruz kalanların destek merkezlerinin kapatılması, kadın hakları ve sivil toplum özgürlüğüne ciddi bir darbedir; bu durum, Tunus’un kadınlarının bölgedeki öncülük rolüne ve özgürlük, onur ve eşitlik mücadelesine aykırıdır” ifadeleri yer aldı.
Son olarak açıklamada, dernekler ve demokratik sivil toplum örgütleri arasında dayanışmanın güçlendirilmesi, özgürlükleri ve sivil toplumu kısıtlayan tüm kararların karşısında durulması ve Tunus devriminin yolunun ve taleplerinin yeniden inşa edilmesi çağrısı yapıldı.