ASMAA FATHI

Kahire- Birçok ülkede kadınlar, hayatlarıyla ilgili karar veremiyor, eğitim, çalışma yaşamı, siyaset gibi yaşamın birçok alanından da dışlanıyorlar. Çocuk yaşta evlendirilen kadınlar eğitimden mahrum bırakılırken bunun sıkıntısını yaşamları boyunca hissediyorlar. 

Bunlardan biri olan ve ismini paylaşmak istemeyen 4 çocuk annesi Kahireli bir kadın, 14 yıl önce kendi rızası dışında evlendirildiğini belirterek, “Beni evlendirdiklerinde fikrim bile sorulmadı ve sonrasında eğitime devam edebileceğimi söylediler. Evlendirildikten sonra eğitim görmeme izin verilmedi ve ailem beni kandırdı. Eğitim hayatımı mahvettiler. Benim durumumda olan birçok kız var ve hiçbiri kendi hayatıyla ilgili karar veremiyor” dedi.

‘Tüm hayallerimi yok ettiler’

Evlendirildiğinde evliliğin ne olduğunu bilmediğini söyleyen kadın, yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: “Bana çok güzel bir tablo çizdiler. Yeni ailemin çok iyi bir aile olduğunu, eğitim hayatıma devam edeceğimin güvencesini verdiler.  Çizdikleri tablo karşısında mutluydum. Babam evliliğim hakkında kararı kendisinin vereceğini belirtti ve ona göre benim için uygun kişiyi seçmişti. Evlendikten sonra yaşananlar ise bundan tamamen farklıydı. Eğitim hayatıma devam edemedim ve çok aşağılandım. Geleceğe dair tüm özlemlerimi ve hayallerimi yok ettiler. Mühendislik okuyup dekorasyon alanında uzmanlaşmayı hayal ediyordum. Farklı bir gelecek bekliyordum ve ne zaman basit düşüncelerim aklıma gelse hüsrana uğruyorum. Umarım benim yaşadığımı kızım yaşamaz ve hayatıyla ilgili seçimlerini yapabilir.”

‘Zihniyeti değiştirmek gerekiyor’

Mısır Kadın Sorunları Vakfı Adalete Erişim Programı Direktörü Jawaher Al-Taher, Sudan, Suudi Arabistan, Yemen, Cezayir, Tunus’unda bulunduğu bazı ülkelerde vasi olmadan evlilik sözleşmesinin yasaklandığını dile getirdi. Jawaher Al-Taher, “Söz konusu ülkelerde ‘bir kadının vasisi olmadan evlenmesi caiz değildir’ deniliyor. Bu konu üzerinde bilinçlendirici çalışmalar yapılmalı. Genç kızlar rızaları olmadan evlendiriliyorlar ve bu zihniyeti değiştirmek gerekiyor. Ataerkil toplumlarda erkekler kendilerini karar verici olarak görüyorlar. Kadınların ne düşündüğü, ne istediği onlar için önemli olmuyor. Bu durum birçok krize ve toplumsal karmaşaya yol açıyor” şeklinde konuştu.

‘Değişim için çalışıyoruz’

Vasi fikrinin toplumsal kültürden gelen bir fikir olduğunu kaydeden Jawaher Al-Taher, “Mısır’da açılan bir davada, vasi olmadan yapılan bir evlilik sözleşmesine itiraz yapılıyor. Bunu yapan bir kızın babası. Mahkeme kadının vasi olamadan evlenme hakkına sahip olduğuna hükmetmiş. Bu dava emsal bir dava niteliğindedir. Toplumun evlilik sözleşmesinde vasi bulunması gerektiğine inandığı göz önüne alındığında, aynı türden davalar için geçerli olan bir karardır. Uzun yıllardır hakim kültür, gelenek ve göreneklerin değişmesi için çalışıyoruz. Çalışmalarımızın bir gecede meyve vermeyeceğinin bilincindeyiz, ancak çalışmalar devam ettikçe ve toplumsal bilinç düzeyi yükseldikçe mutlaka bir değişimi de beraberinde getirecektir” diye kaydetti.