Meriç Eyüboğlu: İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz
Cumhurbaşkanı imzasıyla feshedilen İstanbul Sözleşmesi ile ilgili feminist avukat Meriç Eyüboğlu, “Bu karar, Anayasa'ya aykırı! Bizi yok sayanları biz de yok sayıyoruz. İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz.” diye konuştu.
İstanbul- Türkiye’nin 11 Mayıs 2011 tarihinde dahil olduğu İstanbul Sözleşmesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla feshedildi. Genel açılımı, “Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi” olarak bilinen uluslararası sözleşme, kadınların güvenliği ve toplumsal yaşamdaki yeri açısından son derece hayati bir sözleşme olarak kabul görüyordu. Fakat Türkiye, sözleşmeyi imzalayan ve onaylayan ilk ülke olmasına rağmen Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararnamesi neticesinde sözleşmenin dışına çıktığını ilan etmiş oldu.
Türkiye’nin sözleşmeyi feshetmek istediği, uzun zamandan bu yana ülke gündeminde kendine yer buluyordu. Kadınlar, tek bir kişinin inisiyatifinde alınan bu kararın; erkek şiddetini daha da büyütecek ve kendi yaşamlarını tehdit edecek bir sürecin başlangıcı olacağını düşünüyor. Fesih haberinin Resmi Gazete’de yayımlanmasının ardından Türkiye’nin pek çok şehrinde kadınlar, tepkilerini yüksek bir sesle dile getiriyor ve eylem çağrısı yapıyor. Uzun zamandan bu yana her fırsatta İstanbul Sözleşmesi’nin önemini vurgulayan, bu konuda çalışmalar yürüten ve sözleşme iptalinin yaratacağı hukuksal problemlere işaret eden Feminist Avukat Meriç Eyüboğlu, alınan bu kararı ajansımıza değerlendirdi.
“Dün bir söylenti kapladı dört bir yanı. Buna göre, Tayyip Erdoğan İstanbul Sözleşmesi’nden çıkmaya karar vermişti ve gece yarısı kararname yayınlayacaktı. Ben asparagas olduğunu düşündüm, tüm arkadaşlarıma da bu yönde telkinlerde bulundum. Her sabah başka bir karanlığa uyandığımız bu tek adam rejiminde hala şaşırabilmek, bizim safdilliğimiz belli ki. Çok kızgınım, çok kızgınız... Aylarca İstanbul Sözleşmesi’ni, erkek şiddetiyle mücadelede gereğini, önemini anlattık. Siyasi iktidarı, sözleşmeyi uygulamaya çağırdık. Sadece İstanbul Sözleşmesi’ne aktif olarak sahip çıkan, destek olan milyonlar değil, yapılan anketlere göre siyasi iktidara oy veren ve İstanbul sözleşmesinden çıkmayalım diyen milyonların sesi, sözü de yok sayıldı.”
Bu işin peşini bırakmayacağız!
AKP’nin bir kez daha kadınları ve toplumun büyük kesimini yok saydığını vurgulayan Meriç Eyüboğlu, kararın Anayasa’ya tümüyle aykırı olduğunun altını çizdi:
“65 günde 67 kadın cinayetinden söz ederken nefes alamadığımız bu korkunç erkek şiddetine karşı önemli bir hukuki dayanak iptal edilerek, sözleşmenin kapsama alanındaki kadınların, çocukların, LGBTİ+ların, mülteci ve göçmen kadınların yaşamlarının bir değerinin olmadığı bir kez daha tarihe not düşüldü. Zira hukukun işlemediği, canlı yayınlarda dövülüp, sokak ortalarında tekmelenip, varillere konulup yakılırken elimizde ‘sosyal medya adaleti’ dışında bir şeyin olmadığı bu zamanlarda, çok önemli bir hukuki dayanak ortadan kaldırılarak tüm faillere de mesaj verildi: Cezasızlık hali daha da güçlenerek devam edecek. Yani biz ölmeye devam edeceğiz, daha çok öleceğiz, tecavüze uğrayacağız... Hayatımızın bu iktidar için önemli olmadığı bir kez daha görüldü. Cumhurbaşkanı Kararnamesi’yle uluslararası bir sözleşmeden çıkılması meselesi de ayrı bir skandal. Elbette burası Türkiye, ‘ben yaptım oldu’ ile yönetiliyor; ama ben yine de söyleyeyim; bu karar, Anayasa'ya aykırı! Bizi yok sayanları biz de yok sayıyoruz. İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz. Bugün 17.00’de Kadıköy’de, "İstanbul Sözleşmesi’ni Uygula” kampanya grubunun çağrısıyla buluşuyoruz. Bu işin peşini bırakmayacağız!”