Mahmur için ortak açıklama: Sessiz kalmak suça ortak olmaktır!

TSK’nin Mahmur Kampı’na yönelik saldırısına tepki gösteren DTK, TJA ve DBP, “Mexmûr kampına yönelik saldırıyı kınıyoruz. Bu soykırımcı saldırılara ve politikalara karşı muhalifleri, insan hakları savunucularını, sol, sosyalist tüm kesimleri karşı çıkmaya çağırıyoruz. Uluslararası bir suç olan bu saldırıya karşı sessiz kalmak, aynı zamanda bu suça ortak olmaktır” dedi.

Haber Merkezi - Özgür Kadın Hareketi (TJA), Demokratik Toplum Kongresi (DTK) ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 3 yıldır ambargo altında olan Mahmur Kampı'na yönelik dün Silahlı İnsansız Hava Araçları ile saldırısına ilişkin ortak yazılı açıklamada bulundu. Mahmur kampına yerleşen Kürtlere karşı saldırıların arttığı belirtilen açıklamada, “90’lı yıllarda zulümden kaçan, mülteci konumuna düşen Mexmûr halkı şimdi de topraklarından yüzlerce kilometre uzakta zulme uğramaya devam etmektedir. 2014 yılında IŞİD saldırısına karşı direnen Mexmûr halkına karşı bugün yapılan saldırılar insanlık suçudur. Birleşmiş Milletlerin (BM) denetiminde ve uluslararası kurumların gözetiminde bulunan Mexmûr kampı bombalanırken, buna göz yumulması ve sessiz kalınması, bu suça ortak olduklarının göstergesidir. 3 yıldır Kürdistan Bölgesel Yönetimi tarafından ablukaya alınan ve ambargo uygulanan Mexmûr kampı, son iki yıldır da hava saldırılarının hedefi durumundadır” denildi.

“Soykırım politikasının devamıdır” 

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 1 Haziran’daki açıklamalarından sonra Mahmur kampının yeniden hedef alındığına dikkat çekilen açıklamada, “Hemen arkasından sivillere karşı yapılan bu saldırının, bizzat Erdoğan tarafından planlandığını göstermektedir. Tıpkı Roboskî’de olduğu gibi bugünde Mexmûr’a yapılan saldırılar Kürt halkına karşı yürütülen bir soykırım politikasının devamıdır. Irak topraklarında bulunan Mexmûr’a yapılan saldırıda başta Irak hükümeti olmak üzere Bölgesel Kürdistan yönetimi de sessiz kalarak ve görmezden gelerek onaylamıştır. Başta bu saldırı emrini veren ve uygulayanlar olmak üzere bu saldırıdan haberi olup onaylayan tüm devletlerin de bu suça ortak olduklarını ve yargılanmaları gerektiğini belirtiyoruz” ifadelerinde bulunuldu.  

Saldırıya karşı çıkma çağrısı

Bu saldırıların sivil halka yaşam hakkı tanımayan saldırılar olduğu kaydedilen açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi: “Bu saldırıların bir an önce sonlandırılmasını, demokratik siyaset ile sorunların çözümünün sağlanmasını, halklara karşı yapılan tüm saldırıların karşısında duracağımızı, demokratik siyaset mücadelemizi daha da yükselteceğimizi belirtiyoruz. Mexmûr kampına yönelik saldırıyı kınıyoruz. Bu soykırımcı saldırılara ve politikalara karşı muhalifleri, insan hakları savunucularını, sol, sosyalist tüm kesimleri karşı çıkmaya çağırıyoruz. Uluslararası bir suç olan bu saldırıya karşı sessiz kalmak aynı zamanda bu suça ortak olmaktır.”