HINDIYA AL-ASHEPY

Libya- ‘Arap Baharı’ olarak tanımlanan Ortadoğu’da yeni bir süreci ifade eden halk ayaklanmaları 17 Şubat 2011’de Libya’ya sıçraması sonrası 42 yıl Libya’yı yöneten Muammer Kaddafi’nin iktidarını sonlandırdı. Sonrasında halklara pek de bahar getirmese de kimi alanlarda kısmi ilerlemeler oldu.

Libya’da artan baskı ile bu kazanılan haklarda alınmaya çalışılıyor. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesi ile konuştuğumuz Libyalı gazeteciler, ayaklanmalardan sonra yaşanan gelişmeleri anlattı. 

‘Bu başarılara rağmen istediğimiz sonuca ulaşmış değiliz’

Gazeteci Ahlam El-Cabali, Libya'daki kadınların karşılaştığı zorluklara ve güçlüklere rağmen hala direndiklerini belirterek, Libya'daki kadınlar artık parlamentoda, siyasette ve bakanlık makamları gibi liderlik pozisyonlarında yer aldıklarını söyledi. Ahlam El-Cabali, "Tüm bu başarılara rağmen hâlâ istediğimiz sonuca ulaşamadığımızı söyleyebilirim. Örneğin kadınların en üst düzey pozisyonlarındaki varlığı hâlâ sınırlı. Kadınların liderlik ve yönetme konusundaki büyük yetenekleri sayesinde daha fazla ilerleme kaydedeceklerini düşünüyorum” diye belirtti.

‘Kadınlar kilit rol oynuyor’

Libyalı kadınların kamusal alanda varlığının hala zayıf olduğunu ve toplum içindeki rollerini vurgulamak için daha fazla çaba gerektiğini kaydeden Gazeteci Hanin Najm ise, "Libya toplumunda kadınların statüsünde büyük değişimler yaşandı ve önümüzdeki yılların Libyalı kadınların devleti inşa etme ve devlet içinde istikrarı sağlamaları açısından kilit rol oynayacağını umuyorum. Libyalı kadınlar tüm engellere ve zorluklara rağmen toplum içindeki rollerini daha fazla kanıtlayacaklar” şeklinde konuştu.