Lazkiyeli Delal Bedûr: Hakların güvence altında olduğu eşit bir Suriye istiyoruz

Delal Bedûr, Suriye de tüm halkların kendini ifade edebileceği bir sistemin oluşması gerektiğini belirterek, "Halkların haklarının güvence altına alınacağı eşit ve çok renkli bir Suriye'nin inşa edilmesini istiyoruz" dedi.

ZEYNEB ÎSA

Qamişlo – Kuzey ve Doğu Suriye’de gerçekleşen 19 Temmuz Devrimi, devrimci kadınların inanılmaz direnişiyle zirveye ulaştı. Devrimin sahibi olan kadınlar, bugünlere gelmek adına Şam hükümetinin tüm baskılarına karşı gizli olarak çalıştılar ve yıllarca özgürlük için mücadele ettiler. Bu kadınlardan biri de Qamişlo’da yaşayan Delal Bedûr’dur. Suriye’nin Lazkiye kentinden olan Delal Bedûr, özgürlük hareketiyle 15 yaşındayken tanıştı. O günden sonra Kürtçeyi öğrenmek ve konuşabilmek için mücadele verdi. Delal Kuzey ve Doğu Suriye şehirlerinin işgalden kurtarılması için gerçekleştirilen direnişlerde farklı zamanlarda çocuğunu ve eşini kaybetmiş bir kadın olarak, ajansımıza özgürlük hareketiyle nasıl tanıştığını anlattı.

'En çok dikkatimi çeken demokratik ulus sistemi oldu'

Delal Bedûr, özgürlük hareketiyle olan tanışıklığını anlatarak şöyle dedi: "Özgürlük hareketiyle tanıştığımda 15 yaşındaydım. Suriye kıyısındaki Lazkiye şehrinde bazı arkadaşlar aracılığıyla evimize geldiler ve bir toplantı düzenleyerek bizi özgürlük hareketiyle tanıştırdılar. Arkadaşlar toplantı yapmaya başladığında harekete büyük ilgi duydum ve bu beni derinden etkiledi. Sonra Önder Apo’nun yazdıkları üzerine yoğun bir şekilde araştırma yapıp okudum bu araştırmalar ve okumalar sayesinde Önder Apo’nun fikirlerine bağlandım. O andan itibaren özgürlük mücadelesi içinde faaliyet yürütmek istedim. Bir süre sonra evlendim, eşim Kürt, eşimle birlikte Qamişlo şehrine geldim ve orada çalışmalarda yer almaya başladım. Bugüne kadar da mücadelemi sürdürmeye devam ediyorum."

'Çalışmalarım sayesinde yaşamı çok sevdim'

Delal Bedûr, Rojava Devrimi’nden sonra çalışmalarını ve faaliyetlerini sürdürdüğü Şehit Aram Komünü'nünde ve Mala Gel (Halk Evi) görev aldığını belirterek şöyle devam etti:

"Rojava Devrimi kadınların öncülüğünde gerçekleşti ve ardından Özerk Yönetim kurumları oluşturuldu. Oğlum şehit düştüğünde ben de Şehit Aileleri Meclisi’nde görev aldım. Çalışmayı sevdiğim için her fırsatı değerlendirerek önümdeki her çalışmaya katıldım. Bu nedenle 3 yıl boyunca Halk Evi'nde çalıştım, ardından Şehit Aram Komünü'nün eş başkanı oldum. Şehit Aram Komünü'nde 2 yıl görev yaptıktan sonra Gaziler Evi’nde çalışmaya başladım. Arkadaşların yaralarını bir anne gibi sarmaya çalıştım, onlarla ilgilendim. Yaşamı her zaman sevdim, yaptığım işten her zaman gurur duydum, çünkü mücadelem tüm halkların özgürlüğü içindir ve şimdi Şehit Aram Komünü'nün bir üyesiyim."

'Kadınlar özgürlük mücadelesinin her alanında yer alıyor'

Delal Bedûr, kadınların özgürlük hareketindeki mücadele ve rolüne dikkat çekerek, şunları söyledi: "Kadınlar özgürlük mücadelesinin her alanında yer aldı ve toplumun öncüsü oldular, özellikle Kürt kadınları. İradeleri ve cesaretleri var, bu yüzden bende Arap kökenli bir kadın olarak Kürt kadınlarının iradesinden ilham aldım ve onların izinden ilerledim. Eşimin şehadeti sonrası daha güçlendim ve sonuna kadar mücadele etmeye karar verdim. Eşimin ve oğlumun mücadelesini devam ettirerek onların emeğini asla boşa çıkarmayacağım. Bunun için çocuklarımı Önder Apo'nun fikir ve felsefesi doğrultusunda yetiştirerek büyüttüm ve onları kendi babaları ve kardeşlerinin yoluyla tanıştırdım."

'Eşit ve çok renkli bir Suriye inşa edilecek'

Delal Bedûr, Suriye kıyı kentlerinde yaşanan katliamlara vurgu yaparak, sözlerini şöyle tamamladı: "Suriye'nin kıyı kentlerinde Süryani ve Alevi halklarına karşı yapılan katliamları kınıyorum. Suriye, tüm mezheplere aittir sadece İslam dinine değil. HTŞ, din adına katliamlar yaptı ve Süryani, Ermeni ve Alevi halklarımızı öldürüyor. Biz, tüm halkların temsil edileceği ve yeni Suriye’de tüm ulusların haklarının güvence altına alınacağı eşit ve çok renkli bir Suriye’nin inşa edilmesini istiyoruz."