Haber Merkezi- 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle Êlih, Şirnex’in Cizîr ve Mêrdîn’in Qoser ilçesinde miting, Mersin’in Akdeniz, Elezîz’in Dep, Riha’nın Wêranşar ilçeleri ile Îdir, Qers, Erzırom, Erdexan ve Agirî’de ise şölen ve kadın buluşmaları gerçekleştirildi. Şölen, miting ve buluşmalar öncesi yöresel kıyafetleriyle yürüyüşler yapan binlerce kadın, evrenselleşen “Jin Jiyan Azadî” sloganını attı. Tüm etkinliklerde yapılan konuşmalarda Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerinde süren mutlak tecride ve tecridin sona erdirilmesi için devam eden eylemlere dikkat çekildi.

Elîh

Elîh’te de Tevgera Jinên Azad (TJA) tarafından düzenlenen miting öncesi kadınlar Kadın Parkı’nda bir araya geldi. Yöresel kıyafetler giyen kadınlar, mitingin yapılacağı alana kortejler halinde üç ayrı noktadan giriş yaptı.  Aralarında Adalet Nöbeti tutan Barış Annelerinin de yer aldığı kadınlar, “İmralı tecridine son”, “Hevserokatî xeta me ya mor e”, “Kadın katliamı politiktir”, “Güneşimizi karartamazsınız”, “İstanbul Sözleşmesi yaşatır”, “Bijî berxwedana jinan” yazılı döviz ve lolipoplar ile katledilen Nagihan Akarsel, İpek Er,  Rojvelat Kızmaz, Dilan Korkmaz, Gülistan Doku ve Jina Mahsa Amini’nin fotoğraflarını taşıdı. Miting alanında sık sık “Jin, jiyan, azadî”, “Şehit namirin”, “Bê Serok jiyan nabe”,  “Bijî Serok Apo” sloganlarını atan kadınlar alkış ve zılgıtlarıyla ses çıkardı.

Adalet Nöbeti’ndeki taleplerin kabul edilmesi çağrısı

Tertip Komitesi adına konuşan DEM Parti Êlih İl Örgütü Eşbaşkanı Songül Korkmaz, kadın kazanımlarına dönük saldırılara değinerek,  “Jin Jiyan Azadî” felsefesi etrafında kenetlenen kadınların kazanacağını vurguladı. Barış Anneleri Meclisi Üyesi Meyaser Akdağ ise, miting alanından Kürt halkının birliğini sağlaması çağrısında bulunarak, “Barış Anneleri, adalet talebi ile nöbet tutuyor. Bu talebin acil bir şekilde kabul görmesi gerekiyor. Biz Kürtler birliğimizi sağlasak tüm mücadele alanlarında başarı ile çıkacağız. Birlik, bizim en büyük gücümüz. Kürt halkının mücadelesi karşısında kimse duramaz.  Kadınların öncüsünde gelişen mücadeleye bin selam olsun” dedi.

‘8 Mart ruhuyla direnişimizi yükseltelim’

TJA aktivisti Ruken Zeryam Işık Yıldız da Kürt kadınlarının öncülüğünde gelişen direnişin dünyanın her yerinde yaşam bulduğunu vurguladı. Kadınların mücadelesinin önüne kimsenin geçemeyeceğini belirten Zeryam Işık Yıldız, şöyle konuştu:

“Kadın mücadelesinde yaşamını yitirenleri saygıyla anıyor, anıları önünde saygıyla eğiliyoruz. Cezaevlerinde direnen kadın yoldaşlarımıza buradan zılgıt ve alkışlarımızı gönderiyoruz. Onların cezaevlerinde verdiği mücadele yolumuza ışık oluyor. Sistemin kadınları hedef alan kirli politikalarına kaşın mücadelemizi yükseltelim. 8 Mart ruhu ile direnişimizi yükseltelim.  Kadınlar sistemin özel savaşının hedefinde. Bu özel savaş uygulamalarına karşın örgütlenelim. Birlikte mücadele edelim. Kaybedecek tek bir canımız yok. Bunun için mücadelemizi yükseltelim.”

‘Başka Rojvelatlar ölmesin diye kadınlar güçlü olmalı’

Mitingde kentte geçtiğimiz haftalarda yaşamına son veren Rojvelat Kızmaz’ın kardeşi Adar Kızmaz da konuştu. Adar Kızmaz, şunları ifade etti: “Rojvelat kaybolmadan bir hafta önce halay çeken, eğlenen bir insandı. İntihar ettiğine inanmıyoruz. Kaybolduktan sonra başvurularımız oldu ama sonuçsuz kaldı. Biz kendi imkânlarımız ile bulduk.  Zamanında arama çalışmaları olmadı. Hasankeyf’i su altında bırakanlar Rojvelat’ın yaşamını kaybetmesine de sebep oldu. Başka Rojvelatlar ölmesin diye kadınlar birlikte ve güçlü olmalı” dedi.

‘Kadınlar her yerde barış siyasetini yaratma mücadelesi veriyor’

DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu ise konuşmasına isimlerini tek tek saydığı tutuklu kadın siyasetçilere selam göndererek başladı. Halide Türkoğlu, “Özgürlük isteyen kadınlar başaracak, biz kadınlar özgür bir yaşamı kuracağız” diye konuştu. 8 Mart’ın bir direniş günü olduğunu söyleyen Halide Türkoğlu, “Kadınlar bu sisteme karşı yüzlerce yıldır mücadele ediyor. Êlih’ten İstanbul’a, Wan’a ve dünyanın birçok yerinde kadınlar olarak alanlardayız. Taleplerimiz var bunlar için direniyoruz. Bu taleplerimiz için bir yaşam örüyoruz. Coğrafyamız, bir savaş coğrafyasıdır. Ulus devletlerin yarattığı savaşlardan dolayı en çok kadınlar katlediliyor. Kadınlar şahsında toplum soykırıma tabii tutuluyor. Bu savaşı başlatanlar, kadınlar ve halklar değildir, bu savaşları devletler ve sermaye başlatıyor” diye konuştu.

Kadınların her yerde barış siyasetini yaratma mücadelesi verdiğinin altını çizen Halide Türkoğlu, “İsrail’in Filistin halkına karşı başlattığı savaşı kabul etmediğimiz gibi bizlere ve Kürt halkına karşı Türkiye’nin başlattığı savaşı da kabul etmiyoruz. Barış için kadınlar olarak mücadele ediyoruz, savaş politikalarına geçit vermeyeceğiz. Çünkü bunlar bizim hayatımızı etkiliyor. İktidarlar, savaş üzerinden iktidarlarını yürütüyorlar. Kadına düşman, Kürde düşman doğaya düşman, tarihe, kültüre düşman bir iktidar var. Bu iktidarlar, bu düşmanlıklar üzerinden varlığını sürdürüyor. Biz kadınlar savaş politikalarını teşhir ediyoruz. Onlar kayyımlar atadılar, irademizi gasp ettiler, Kürtlerin ve kadınların iradesini gasp ettiler” diye belirtti.

‘Tecride karşı mücadele edenleri sahipleniyoruz’

Abdullah Öcalan üzerindeki tecride dikkat çeken Halide Türkoğlu, “Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması için arkadaşlarımız mücadele ediyorlar. Bu direnişleri selamlıyoruz, sahipleniyoruz. Daha çok mücadele, daha çok ses çıkarmamız gerekiyor. Onlar nasıl kentlerimizi, evlerimizi, işyerlerimizi ablukaya almaya çalışıyorsa, biz doğruyu hakikati savunmaktan vazgeçmeyeceğiz” dedi. Kadınlar olarak direnişi her alanda örgütlenmek zorunda olduklarını ifade eden Halide Türkoğlu, şunları söyledi:

“Son 8 yılda özel savaş politikalarıyla kadınların hayatları çalınıyor. Gülistan Doku şahsında faili meçhul kadınlar var, kaybettirilen kadınlar var. Uzman çavuşların ‘Çöktürme Planı’yla kadınlara karşı politikaları hayata geçirdiklerini görüyoruz. Cezasızlık politikalarıyla bunlar korunuyor. Gülistan Doku’nun da Rojwelat’ın da hesabını hep birlikte soracağız. Bunun için birlikte örgütlenmemiz gerekiyor.

Seçimlere giriyoruz, siyasetçiler bizlere vaatlerde bulunuyor, 8 Mart’ı kutluyorlar ama ertesi gün de kadınların emeğine, bedenine saldırıyorlar. Kadın düşmanlığı üzerinden seçim ittifakları kuruyorlar. Bu seçimlere giderken haklarımızı kazanmaya çalışacağız. Çok mücadele ettik, yeni yaşamı kurmak kolay değildi. Biz verilen her mücadeleyi ve ödenen her bedeli hatırlamak zorundayız. Erkek egemen sistem ve siyasi partiler sahaya çıktıkları zaman sanki hiç suç işlememişler, kadınlara karşı suç işlememişler gibi dolaşıyorlar. Biz kadınlar tarihimizi çok iyi biliyoruz. Yeni yaşam modelimizi her yerde ısrarla anlatıyoruz. Bize diyorlar ki eş başkanlık nedir? Eşit temsiliyet ne demektir? Bizler eş başkanlık sistemimizle kadın ve erkek şahsında daha demokratik, eşitlikçi bir sistem yaratmaya çalışıyoruz.

Biz kayyımları 31 Mart’ta göndereceğiz. Onları Ankara’ya göndermeyeceğiz çünkü Ankara’da Gültan Kışanak adayımız. Biz kayyımları tarihin çöp sepetine göndereceğiz. 8 Mart’ı coşkuyla, zılgıtlarımızla, halaylarımızla ‘Jin, jiyan, azadî’ diyerek, sesimizi yükseltiyoruz. Kürt kadın hareketi, kadını özgür yaşam ile buluşturdu. Kürt kadınları onurlu bir yaşam için mücadele veriyor. 8 Mart’ta dünyanın her yerinde Kürt kadınları, eşit ve onurlu yaşamın nasıl olması gerektiğini gösteriyor. Biz kazanacağız, kadınlar kazanacak, toplum kazanacak, Ortadoğu halkları kazanacak.”

Miting, yapılan konuşmaların ardandan sahne olan sanatçı Ruken Yılmaz’ın seslendiği şarkılar eşliğinde halaylar çekilmesiyle son buldu.

Mêrdîn/Qoser

Mêrdîn'in Qoser (Kızıltepe) ilçesi Otogar Meydanında Tevgera Jinên Azad (TJA) ve DEM Parti Kadın Meclisi öncülüğünde miting yapıldı. Bariyerlerle kapatılan meydana yöresel kıyafetleri ile giriş yapan kadınlar, zılgıtlar ve zafer işaretleri ile halaya durdu. Sahneden seslendirilen şarkılar eşliğinde halay çeken kadınlar, sarı, kırmızı ve yeşil renklerdeki şallar ve mor renkli bandajlar taktı. Dêrik ilçesinden yöresel kıyafetleri ile alana giren kadınlar alkışlarla karşılandı. Kadınlar kazanımları ve taleplerinin yer aldığı "Her yerdeyiz, erkek egemenliğini yeneceğiz", "Jina azadbûyî nîşane ya ciwaka demokratîk û azade”, "Öz savunma haktır" ve "DEM dema vejîna jinên ciwan e" pankartlarını açtı.

Alanda sık sık "Bê Serok Jiyan nabe", “Bijî Serok Apo” ve "Jin Jiyan Azadî" sloganları yükselirken, kadınlar durmaksızın zılgıtla çekti. Program özgürlük ve demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına yapılan saygı duruşu ile başladı. Saygı duruşu sırasında "Şehîd namirin" sloganı atıldı. Sahneye ilk Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğü için Mêrdîn'de iki aydır Adalet Nöbeti'nde olan Barış Anneleri ile tutuklu yakınları çıktı. Taleplerinin yazdığı önlükler ile sahneye çıkan anneler, alkışlarla karşılandı. Konuşma yapan Barış Annesi Perihan Altuğ, cezaevlerinde devam eden açlık grevi eylemlerine dikkati çekerek, şunları ifade etti:

"Barışın anahtarı (Öcalan) bugün büyük bir tecrit altında. Bizler özgürlüğü getireceğiz, adaleti getireceğiz, bu zulmü yıkacağız. Bizler adaletin peşindeyiz, çocuklarımızın, halkımızın yanındayız. Bizler mücadelemizi büyüteceğiz. Günümüze, haklarımıza sahip çıkacağız. Kürt'üz, halkız ve varız. Dilimizin mücadelesini verecek, Newroz'a haklarımıza, halkımıza sahip çıkarak gideceğiz. Önümüzde seçimler var. Bu seçimlerde oyumuza da sahip çıkacağız ve kazanacağı.”

‘Kürt kadınları tecridi kabul etmiyor’

Ardından konuşan DEM Parti Mêrdîn Milletvekili Beritan Güneş Altın da dünyanın her yerinde bugün kadınların eylemlerde olduğunu hatırlattı. Nagihan Akarsel, Arin Mirxan, Jina Mahsa Amini ve tüm kadınların şahsında “Jin jiyan azadî” felsefesini hatırlatmak istediklerini ifade eden Beritan Güneş, şöyle konuştu:

“Buradan bu felsefeyi yaratan Sayın Abdullah Öcalan’a selam gönderiyoruz. Kürt kadınları tecridi kabul etmiyor, Kürt kadınları dilleri üzerindeki, yaşamları üzerindeki tecridi kabul etmiyor. 100 yıllık Kürt sorununu, kadınların katledilmesi sorununu ve tecrit sorununu çözmeyenler hiçbir sorunu çözemezler. Çözümün adresi bellidir. 100 gündür özgürlük tutsakları çözüm için açlık grevindeler. Sorunu çözmek isteyenler, cezaevlerinin sesine kulak vermeli. Kürt kadınlarının sesine kulak versinler, o zaman görecekler Kürt sorunu nasıl çözülüyor. İmralı’nın kapılarını açın, masayı kurun, ondan sonra Kürt halkı ve diğer halklar için onurlu bir barışı getirin.”

‘Kürt kadınları tüm hesapları bozdu’

Daha sonra konuşan Mêrdîn Milletvekili Saliha Aydeniz de şunları kaydetti: “Kürt halkı direnişi ve mücadelesiyle tüm politikalarınızı boşa çıkardı. Kürt kadınları tüm hesapları bozdu. Bütün bu krizlere karşı, bütün özel savaş politikalarına karşı, ekonomik krize karşı çözüm Sayın Öcalan’ın felsefesidir. Tecrit çare değildir. Savaş çözüm değildir. Çare İmralı’nın kapılarının açılmasındadır. Bu nedenle diyoruz ki, bizler Öcalan’ın yanındayız, yüzyılda olsa bizler direneceğiz, direneceğiz, direneceğiz.”

Cizîr

TJA tarafından Şirnex’ın Cizîr (Cizre) ilçesinde miting düzenlendi. Mitinge yüzlerce kadın katıldı. “Jin jiyan azadî ile özgürlüğe doğru” pankartının açıldığı mitingde, “Jin jiyan azadî”, “Güneşin çocukları”, “Durumuz kudretlidir”, “Bilgeyle yaşam özgürleşir” ve “Bijî berxwedana zindanan” dövizleri taşındı. Kadınlar sık sık “Jin jiyan azadî” ve “Bijî berxwedana zindana” sloganları attı. Mitingde DEM Parti Şirnex Milletvekili ve Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan ile partinin belediye eşbaşkan adayları da katıldı.

Mitingde açılış konuşmasını yapan DEM Parti Şirnex İl Eşbaşkanı Nurcan Altürk, “Bugün başkaldırımızı, mücadelemizi ve dayanışmamızı birlikte kutlayacağız. Direnerek kazanacağız. Beritanlar, Zilanlar ve Berivanlar kadın emeğini tarihe yazdı. Bizler de kadınlar özgürleşene kadar mücadelemize devam edeceğiz” dedi. TJA adına konuşan Silopiya Belediyesi Eşbaşkanı Adalet Fidan da, “TJA olarak dünyanın dört bir yanında mücadele eden kadınların günü kutluyoruz. Bugüne kadar özgürlük için mücadele eden ve özgürlük için hayatını kaybeden kadınları anıyoruz. Anıları yolumuzu aydınlatacak” diye konuştu.

Abdullah Öcalan’a uygulanan tecridin kaldırılması talebiyle cezaevlerinde devam eden açlık grevlerine işaret eden Adalet Fidan, “103 gündür arkadaşlarımız açlık grevinde. Zindanlarda ağır bir tecrit uygulanıyor. Bu tecridin kırılması için arkadaşlarımız bedenlerini açlık grevine yatırdılar. Biz kadınlar olarak bu tecridi kırabiliriz. Direnişimizle tecridi kırıp arkadaşlarımızı özgürleştireceğiz” diye belirtti.

‘Doğamızı toplumumuzu çürütüyorlar’

Daha sonra konuşan DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, “31 Mart’ın müjdesini beraberinde getirdiniz. Şimdiden hayırlı olsun. Bugün 8 Mart’ı coşku ve halaylarımızla kutluyoruz. Fakat bu tarihi gün, Kürt halkına büyük bedellere mal oldu. Bizler, kadınız, Kürdüz ve anadilimiz Kürtçe olduğu için üç defa eziliyoruz. Bizler kadın kimliğimiz, dilimiz ve cinsiyetimiz için mücadele ediyoruz” dedi. Yaklaşan yerel seçimlere değinen Ayşegül Doğan, “Yerel seçimlerin neden Kürtler için bu kadar önemli olduğunu soruyorlar. Hep birlikte cevap verelim. Doğamızı, toplumumuzu çürütüyorlar. Kayyım sadece devletin bir memuru değil, aynı zamanda toplumumuzu çürütmeye çalışan biridir. Dilinize, kimliğinize sahip çıkın. Cizîr, 31 Mart’ta en yüksek oyu almak için hazır” dedi.

Bu seçimlerin sadece yerel seçim olmadığına vurgu yapan Ayşegül Doğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Türkiye kamuoyunun gözü bizdedir. Önemli üç konu var. Birincisi, kayyımları her yerde göndereceğiz. İkincisi, bu halkın iradesini hırsızlıkla, hukuksuzlukla almak isteyenlere izin vermeyeceğiz. Üçüncüsü ise, 31 Mart gecesi Türkiye Cumhurbaşkanı’na cevap vereceğiz. Onun sözlerini iade edeceğiz. Şirnex’i alacağız. Bu saatten sonra her şeyi kenara koyup mücadelemize daha çok sahip çıkacağız. Sokaklarda, meydanlarda ev ev gezip irademize sahip çıkacağız. Partimize sahip çıkacağız.  Kadınların öncülüğünde çözüm yolunun kapısını açacağız. Eşit, huzur ve barışı inşa etmenin yolunu açacağız. Artık yeter. Yer gök bu acıları kabul etmiyor. Çözümün yolunu açacağız, birliğimizi kuracağız. Mücadelemiz eşitlik, barış ve özgürlük mücadelesidir.”

Konuşmaların ardından Koma Aryen müzik grubu ve Rojda sahne aldı. Kadınlar sahne alan sanatçıların seslendirdiği şarkılarla halaylar çekip sık sık, “Jin jiyan azadî” sloganını attı.

Riha/Wêranşar

Riha'nın Wêranşar (Viranşehir) ilçesinde kadın şöleni düzenlendi. DEM Parti seçim bürosu bahçesinde yapılan şölene yüzlerce kadın yöresel kıyafetleriyle katıldı. Şölende, tutuklu Kürt siyasetçi kadınların fotoğrafları taşındı. Program demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenlerin anısına yapılan saygı duruşuyla başladı. DEM Parti Riha İl Eşbaşkanı Sema Aişeoğlu, etkinliğe katılan kadınları selamladı.

DEM Parti Wêranşar Belediye Eşbaşkan adayı Bedriye Yorgun, bir dönem kentte belediye başkanlığı yapan Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutuklu olan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Leyla Güven'in kadınlara gönderdiği mesajı okudu. Şölen sanatçı Evin Sindir'in seslendirdiği Kürtçe şarkılar eşliğinde çekilen halaylarla devam etti.

Elezîz/Dep

DEM Parti Kadın Meclisi ve TJA öncülüğünde Elezîz’in Dep (Karakoçan) ilçesinde şölen düzenlendi. Mor ve beyaz şal takan kadınlar, Kapalı Pazar yerinden şölenin yapılacağı salona doğu yürüyüşe geçti. PKK’nin öncü kadrolarından Mazlum Doğan’ın ablası Serap Doğan da yürüyüşe katılan kadınlar arasında yer aldı. Yürüyüş boyunca kadınlar alkış ve zılgıtlar eşliğinde,“Kadınlar birlikte güçlü”, “Kadınız, güçlüyüz”, “Kadınlar savaş istemiyor”, “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz”, “Erkek vuruyor devlet koruyor”, “Kadınlar yürüyor, mücadele büyüyor” sloganlarını attı. Yürüyüşte ayrıca,  “Jin, jiyanê nekuje/ Kadın yaşamdır öldürme”, “ Tecridi kadınlar yıkacak”  dövizleri taşındı.

Şölenin yapılacağı salona “Jin, jiyan, azadî ile özgürlüğe doğru” pankartı asıldı. Şölende konuşan Xarpet İl Eşbaşkanı Songül Cengiz, kadınların birlikte güçlü olduğu mesajını vererek, “Birlikte kazanacağız” dedi. Daha sonra konuşan Dep Belediyesi Eşbaşkan Adayı Songül Düzgün, erkek egemen sistemin kadınlara karanlığı dayattığını belirterek, şunları ifade etti:

“Biz kadınlar bu karanlığı aydınlatıp, tertemiz bir sayfa açacağız. Bizler Beritan’ların, Sara’larin, Arin Mirkan’ların ardıllarıyız. Binlerce kadından aldığımız güçle daha da güçleneceğiz. Emekleri boşa gitmeyecek. Biz 31 Mart’a kadınlar olarak halaya duracağız. Kadınlara söz verdik, Karakoçan belediyesi kadın belediyesi olacak. Belediyeyi Mor rengine boyayacağız. Güzel kadınların, çirkin erkekleri yendiği Rojava devriminin ardıllarıyla bu devrimi kazanacağız.”

DEM Parti Dêrsim Milletvekili Ayten Kordu da “Bizi buralara getiren özgürlük hareketinin sesini yükselten tüm kadın arkadaşlarımıza selam olsun” dedi. AKP-MHP iktidarının en çok kadın kazanımlarından korktuğunu vurgulayan Ayten Kordu, şöyle konuştu:

“Bugün Dep kadınlarının da duruşu budur. Biz bu sisteme boyun eğmeyeceğiz. Bir günde 8 kadının katledildiği bir ülkede yaşıyoruz. Bir günde 8 kadın ölmesine rağmen mahkemelerde erkekleri koruyorlar, çünkü bunlar eril. Biz kadın mücadelemizi yürüterek başta savaşa, tacize, tecavüze kadın kırımına karşı mücadelemizi büyüteceğiz. ‘Jin, jiyan, azadî’ diyoruz, bu bizim yaşam felsefemiz. Bu iktidara, eril zihniyete, baskılara, tutuklamalara karşı kadın özgürlük mücadelemizi 8 Mart’ta, ‘Jin Jiyan Azadî’ diyerek büyüteceğiz. 8 Mart hepimize kutlu olsun. Bugün bizim direniş günümüzdür.”

Yapılan konuşmaların ardından şölen yerel sanatçı Mesude Esen ve sanatçı Mizgin Duran’ın seslendirdiği şarkılar eşliğinde kadınların halaylarıyla devam etti. Şölende sık sık “Jin, jiyan, azadî” sloganı atıldı.

îdir

Îdir’de kadınlar, Söğütlü Mahallesi’nde bulunan DEM Parti seçim bürosunda toplandı. Sarı, kırmızı ve yeşil renkli yöresel kıyafetler giyen kadınlar, uzun bir süre erbane eşliğinde halay çekti. Kadınlar, daha sonra Cumhuriyet Caddesi üzerinde bulunan Zagros seçim bürosuna kadar yürüyüş düzenledi. Yürüyüş boyunca "Jin, jiyan, azadî" sloganı atıldı.

DEM Parti Îdir İl Eşbaşkanı Bahar Erteci, Kürt kadınlarının direnişine değindi. Îdir Belediye Eşbaşkan Adayı Nejla Kum, cezaevindeki tutuklu kadınlara selam gönderdi. Yerine kayyım atanan Îdir Belediyesi Eşbaşkanı Eylem Çelik de kayyıma tepki gösterdi.  DEM Parti Wan Milletvekili Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, özgürlük mücadelesinde yaşamını yitiren kadınları anarak, “Yakılan bu meşale bugün kartopu olup buraya yetişti. Onların bayrakları hiçbir zaman yerde kalmayacak. Ta ki bu topraklarda özgürlük, adalet ve eşitlik yeşerene kadar” diye konuştu. Abdullah Öcalan’a yönelik tecride değinen Gülcan Kaçmaz, Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğünün sağlanması için başlatılan eylemleri hatırlattı. Gülcan Kaçmaz, "İmralı kapıları açılması gerekiyor. Bu tecrit son bulmalıdır" dedi.

Konuşmaların ardından sanatçı Şîlan Dora sahne aldı.

Qers

Qers'te bulunan Antaryum Düğün Salonu’nda kadın buluşması gerçekleştirildi. DEM Parti İstanbul Milletvekili Çiçek Otlu'nun da aralarında olduğu yüzlerce kadın buluşmaya katıldı. Yöresel kıyafetlerle buluşmaya katılan kadınlar, sarı, kırmızı ve yeşil renkli flamalar taşıdı. DEM Parti Qers Belediye Eşbaşkanı Arzu Savaş Derman yaptığı konuşmada, "AKP ve MHP faşist erkek egemen iktidarı, her geçen irademizi ve yaşamımızı yok sayıyor. Ancak bizler mücadelemizden geri adım atmadık" dedi.

Milletvekili Çiçek Otlu ise, Abdullah Öcalan’nın fiziki özgürlüğü için başlatılan "Büyük Özgürlük Yürüyüşü"nü hatırlatarak, "İmralı tecridi kırılana dek ve cezaevindeki arkadaşlarımız özgür oluncaya kadar mücadele edeceğiz” diye konuştu. Buluşma, sanatçı Hivda Göker’in söylediği Kürtçe şarkılarla devam etti.

Erzırom

Erzirom’da da kadın şöleni düzenlendi. DEM Parti Belediye Eşbaşkan adaylarının yanı sıra çok sayıda kadın buluşmaya katıldı. Buluşmada sık sık "Jin, jiyan, azadî" sloganları atıldı. Kadınlara karanfil dağıtıldı.

Agırî

Agirî’de kadınlar Cumhuriyet Caddesi'nde bulunan parti binası önünde yapılan buluşmada bir araya geldi. DEM Parti Agirî Milletvekili Nejla Demir de buluşmaya katıldı. Kadınlar, "Ey yaşam ya seni özgür yaşayacağım ya da yaşamamış sayacağım” pankartı açarak, sık sık “Jin, jiyan, azadî” sloganını attı. DEM Parti Agirî Belediye Eşbaşkan Adayı Hazal Aras, yaptığı konuşmada şunları ifade etti:

"Tarihten bugüne direniş bazen fabrikalarda, bazen zindanlarda, bazen de tarlalarda var olagelmiştir. Direniş bazen sessiz bir çığlık olmuş, bazen yürek yakan bir haykırışa dönüşmüştür. Kadınlar bazen kendi kaderlerinin seyircisi olmuş, bazen de kahramanı olmuştur. Ama her halleriyle destan yazmıştır. Kadınlar savaşa karşı her zaman barış demiştir. Biz acı ve kederle yoğrulan bu yaşamı yeni bir yaşam modeli ile örmeliyiz. Agirî kadınları olarak yeni bir tarih yazacağız.”

Etkinlik Koma Sorjiyan'in müzik dinletisiyle son buldu.

Erdexan

Erdexan’ın Golan (Göle) ilçesinde de kadınlar DEM Parti’nin seçim bürosunda düzenlenen 8 Mart etkinliğine katıldı. Yerine kayyım atanan Erdîş Belediye Eşbaşkanı Yıldız Çetin, "Kadınlar bu sisteme karşı mücadele etmekten asla geri durmayacak ve başaracaktır” dedi. Etkinlik çekilen halaylarla devam etti.

Mersin/Akdeniz

Mersin'in Akdeniz ilçesine bağlı Şevket Sümer Mahallesi'nde şölen düzenlendi. Kadınlar, şölen öncesi DEM Parti Akdeniz İlçe Örgütü'nde bir araya gelerek, şölenin yapılacağı alana doğru yürüdü. Erbaneler eşliğinde yapılan yürüyüşte sık sık “Jin, jiyan, azadî", “Bijî berxwedana jinan” ve “Bijî 8’ê Adarê” sloganları attı.

Yürüyüş sonrası Güneş Mahallesi’ne gelen kadınlar, buradaki DEM Parti’nin kadın seçim bürosu açılışına katıldı. Kadınlar, daha sonra yine yürüyüşle şölen alanına geldi. Şölende, “Savaşa değil kadına bütçe”, “Eşbaşkanlık mor çizgimizdir”, “Yaşamı kuranlar yönetecek” ve “Kadınlar mor çizgimizdir” pankartları açıldı.

DEM Parti Mersin İl Eşbaşkanı Bedriye Kuş, cezaevlerindeki kadın siyasetçilerin 8 Mart'ını kutlayarak, kadınlara yönelik saldırılara 31 Mart seçimlerinde cevap vereceklerini vurguladı. Bedriye Kuş, "DEM, kadınların, yaşamın ve özgürlüğün DEM'idir" dedi. Şölen de konuşan kadınlardan Nuriye Arslan da, “Dün Tarsus’ta yine bir kadın bir polis tarafından katledildi. Eğer bir olursak bu zihniyet hiçbirimizi yok edemez" diye kaydetti.

Daha sonra HDP Eş Genel Başkanı Sultan Özcan, "Akdeniz’i kadın yurdu bir kent yapmaya hazır mıyız? Akdeniz'i, bütün alanları kadınların etkin olduğu bir belediye yapmaya, bizim olanı geri almaya hazır mıyız?” diye sordu. Miting alanındaki kadınlar hep bir ağızdan “Evet” diye haykırdı. Barış Anneleri Meclisi üyesi Emine Eren yaptığı konuşmada 95 gündür Adalet Nöbeti sürdürdüklerini ve taleplerinin Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması olduğunu vurguladı. Milletvekili Perihan Koca, Tarsus’da katledilen Merve Bayer’i anarak sözlerine başladı. Perihan Koca, “İsyanımızla, öfkemizle bu erkek sistemini yıkacağız” dedi.

DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit ise, Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için cezaevinde açlık grevi eyleminin sürdüğüne vurgu yaptı. Gülistan Kılıç Koçyiğit, "Biz alanları doldurdukça erkek egemen sistemin temelleri sarsılıyor. Geliyoruz, gümbür gümbür geliyoruz. Bu ülkede her şeye, herkese para var. Bir tek kadına yok. Kadın yoksulluğu her geçen gün artarken, iktidar saraydan ve şatafattan hiç tasarruf yapmıyor” diye konuştu.  

Şölen konuşmaların ardından çekilen halaylarla devam etti.