Kongra Star’dan 'kayyım' açıklaması: Mücadele dışında hiçbir pozisyon kabul edilmemeli
Kongra Star, Êlih, Xelfetî ve Mêrdîn belediyelerine atanan kayyımlara dair yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, “İnsanlık ve hukuk dışı saldırılara karşı direniş gösterilmeli, mücadele dışında hiçbir pozisyon kabul edilmemelidir” denildi.
Haber Merkezi - Kongra Star Koordinasyonu, Êlih, Xelfetî ve Mêrdîn belediyelerine atanan kayyımlara ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, 3 belediyenin AKP-MHP ittifakı tarafından yağma ve işgal mantığıyla gasp edildiği vurgulandı.
Halkın bir kez daha siyasi soykırımla karşı karşıya olduğu belirtilen açıklamada, “Bu saldırı eşbaşkanlık sistemine ve kadın iradesine yönelik bir saldırıdır. Kongra Star olarak bu uygulama ve politikaları kınıyor ve hiçbir şekilde kabul etmiyoruz” denildi.
‘AKP rejimi Kürtlere ve kadınlara düşman’
Açıklamanın devamında şu ifadeler yer aldı: “Jin, Jiyan, Azadî sloganıyla her zaman direneceğiz, savaşacağız ve kazanacağız. AKP-MHP rejimi Kürtlere ve kadınlara düşmandır. Yine Kürtlerin örgütlenmesinden ve gelişmesinden korktukları için aynı gün yasa ve yönetmeliklerini hazırlayarak, Kürtlerin kazanımlarına karşı işgal, gasp, plan ve projelerine başlıyorlar. Kongra Star olarak halkımızın, onurunu, özgürlüğünü ve iradesini koruyacağına inanıyoruz.
‘Halkın iradesi kazanacak’
Nerede Kürt kazanımları varsa onları yok etmek istiyorlar, iradesini kırmak istiyorlar. Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer hem Kürt olduğu, hem de ‘kent uzlaşısı’ ile seçimleri kazandığı için bugün tutuklanmıştır. Demokratik toplumun ve özgürlük savaşçılarının iradesi tanınmamış ve yok sayılmıştır. Bu insanlık ve hukuk dışı saldırılara karşı direniş gösterilmeli, mücadele dışında hiçbir pozisyon kabul edilmemelidir.
Türk devleti ve faşist katil Erdoğan hükümeti, iktidarını uzatmak ve ekonomik krizden çıkmak için ‘çözüm süreci’ denilen siyasi söylemleri gündeme getirerek, siyasi soykırım planlarını gizledi. Savaşın finansmanını tamamlayabilmek için kayyum atama planını gündeme aldılar. Ancak halkın direnişi ve demokratik toplum mücadelesi bu kirli planları ve işgal politikalarını ortadan kaldıracak ve halkın iradesi bir kez daha kazanacaktır.
‘Demokratik gücümüzü birleştirmeliyiz’
Türk toplumu ve halkı bu faşist rejimden kurtarılmalıdır. Barış ve demokrasi sürecinin inşası ancak Kürt sorununun çözülmesiyle mümkün olabilir. Çözüm süreci tüm demokratik halkların mücadelesiyle gücüne güç katacaktır. Özel savaş ve kara propaganda yoluyla Önderliği, özgürlük hareketini ve halkın gücünü ayrıştırıp çatışma yaratmak istiyorlar. Önderlik üzerindeki ağır tecritle Rojava devriminin kazanımlarını yok etmek, Kürt halkının ve demokratik güçlerin direnişini, mücadelesini ve iradesini yok etmek istiyorlar. Demokratik gücümüzü birleştirmemiz, ayağa kalkmamız ve mücadele etmemiz gerekiyor. Toplumun gücüyle bu iktidarı yıkmak, AKP-MHP iktidarına son vermek gerekiyor. Ağır tecride, işgale, kayyum sistemine karşı direniş güçlendirilmeli, halk iradesinin mevzileri genişletilmeli, halkın mücadele düzeyi yükseltilmeli, karşı çıkılmalıdır.”