Koğuş baskını Meclis gündeminde

Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevi’nde bulunan gazeteci Derya Ren’in bulunduğu odanın gardiyanlar tarafından basılması ve malzemelerine el konulmasını Meclis gündemine taşıdı.

Ankara - Halkların Demokratik Partisi (HDP) Şırnak Milletvekili Nuran İmir, Diyarbakır’da 25 Ekim’de gözaltına alınan gazeteci Derya Ren’in bulunduğu Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevin’de kaldığı odada yapılan baskını Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) gündemine taşıdı.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın yanıtlaması istemiyle verilen soru önergesinde cezaevinde 20’ye yakın gardiyanın odaları basarak, tutukluların eşyalarını dağıttıkları, Derya Ren’in mektup yazdığı deftere el konulduğu, diğer tutukluların da aynı baskılara maruz kaldığına dikkat çekildi. 

‘Derhal son verin’

Soru önergesinde şu ifadelere yer verildi:

“Bütün bu haklar, uluslararası sözleşmelerde ve anayasal metinlerde yer alan ve kabul edilen önemli haklar. Hapishanelerde bu haklar sürekli bir şekilde ihlal ediliyor. Kitap yasaklamaları, tutsakların hücrede bulundurabilecek kitapların sayısal olarak sınırlandırılması, günlük gazetelerin geç verilmesi ya da notlarına el konulması, bu yasaklar rutin halini almış durumda. Bütün bunlar tutsakların düşünce dünyasını daraltmaya yönelik uygulamalardır. Bu uygulamalara derhal son verilmelidir”

Nuran İmir, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın yanıtlaması istemiyle şu soruları yöneltti:

“*Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevinde kadınların notlarına ve kitaplarına el konulmasının nedeni nedir?

*Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevinde kadınların notlarına el konulması ve el yazısının yasaklanmasının gerekçesi nedir?

*Mahpusların kitap, dergi, gazete okuyabilme, bilgi edinebilme, haberlerden ve olaylardan haberdar olma hakkı uluslararası sözleşmelerde ve anayasal metinlerde yer almaktadır. Bu hakların gardiyanlar tarafından gasp edildiğinden haberdar mısınız?

*Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevinde yaşanan bu hak ihlallerine ilişkin yöneticiler ve gardiyanlar hakkında bir soruşturma başlattınız mı?”