BERÇEM CÛDÎ

Kobanê - 21. yüzyılın en tehlikeli terör örgütü olarak tanımlanan IŞİD, Kobanê kentinde kadın öncülüğündeki direnişin ardından yenilgiye uğradı. IŞİD, 15 Eylül 2014'te büyük bir hazırlıkla Kobanê kentine saldırdı. Rojava topraklarını savunmak için örgütlenen YPJ ve YPG’li savaşçılar, saldırılara karşı kalkan oldu ve Kobanê'yi savundu. 133 günlük direnişin ardından Kobanê 26 Ocak 2015’te özgürleştirildi.

Kadınlar, Kobanê Direnişi’nde 4 Nisan 2013'te kurulan YPJ çatısı altında örgütlenerek, öncülük rollerini oynadı. YPJ’li savaşçılar bir yandan komutanlık yaptı diğer yandan Arîn Mîrkan ve Rêvana Kobanê gibi canlarını halkları ve toprakları için kalkan yaptı. Kobanê Direnişi’nde gelişen tarihi kadın mücadelesi, 21. yüzyılda kadınların en önemli kazanımı olarak tanımlandı. Fırat Bölgesi Kongra Star Koordinasyon Üyesi Zozan Bekir, Kobanê'nin özgürleştirilmesinin 8. yıl dönümü vesilesiyle konuşarak Kobanê zaferinde kadının rolünü ve o günden bu yana kent ve bölgede gelişen ‘jin, jiyan, azadî’ felsefesini değerlendirdi.

‘Kobanê Direnişi IŞİD yenilgisinin zemini oldu’

Kobanê’de gelişen direniş ile saldırıları değerlendiren Zozan Bekir, “DAİŞ çetelerinin 15 Eylül 2014'te Kobanê'ye yönelik saldırıları çok şiddetli ve vahşiydi. Bu saldırı, DAİŞ terörünün Suriye ve Irak'ta yayıldığı ve dünyaya tehdit oluşturduğu bir dönemde gerçekleşti. DAİŞ Şengal'de onlarca katliam gerçekleştirdi. Şehirleri işgal etti. Halkların varlığını yok etti. Kadının rengini her anlamda ortadan kaldırmaya çalıştı. Çeteler Musul ve Rakka gibi büyük şehirleri kendi kontrollerine aldıktan sonra Kobanê’ye yönünü verdi. YPJ ve YPG savaşçılar, DAİŞ çetelerinin saldırılarına karşı eşi benzeri olmayan bir direniş gösterdi. Kobanê Zaferi 21. yüzyılda tüm insanlık için bir sembol oldu. Kobanê’ye yönelik saldırılar Türk devletinin perspektifleri doğrultusunda yapıldı. Türk devleti, büyük şehirler gibi Kobanê’nin birkaç saatte düşeceğini düşünüyordu. Ancak Kobanê savaşçıları, halkı, sevenleri ve dostları, 134 günde büyük bir kahramanlıkla saldırıları bertaraf etti ve yüzyılın zaferini kazandılar. DAİŞ hilafetini resmi olarak ilan ettikten sonra bu onların ilk yenilgisi oldu. Kobanê Zaferi, DAİŞ'in ortadan kaldırılmasının ve Ortadoğu'da terör hilafeti kurma çabalarının yok edilmesinin temeli oldu” diye konuştu. 

‘Kobanê ile 5 bin yıllık zihniyet kırıldı’

Kadınların Kobanê Direnişi içindeki varlığından söz eden Zozan Bekir, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Kobanê’nin göz ardı edilmeyecek olan diğer yanı kadınların DAİŞ’e karşı verilen savaşta öncü rolü oynamalarıdır. İlk kez Önder Apo ideolojisiyle kendini eğiten ve güçlendiren kadınlar savaşa öncülük ve komutanlık yaptı. Bundan önce Kürt kadınları yıllarca Kürdistan dağlarında mücadele ediyordu. Bu da YPJ’li savaşçıların bundan güç ve irade almasını sağladı. DAİŞ ve gerici toplum zihniyetine karşı iki yönlü bir savaş yürüttüler. Bununla kadınlar kendi topraklarını koruyabileceklerini ve savaşabileceklerini gösterdiler. DAİŞ ve gerici toplum zihniyeti YPJ’li savaşçılar sayesinde kırıldı. İlk kez 21. yüzyılda kadınlar kimlik, varlık ve özgünlükleriyle uzaklaştırıldıkları alanda yer almaya başladı ve hatta öncülük bile ettiler.”

‘Şengalli kadınların intikamı alındı’

IŞİD zihniyetine karşı Kürt kadınların vermiş olduğu mücadelenin etkilerinden bahseden Zozan Bekir, “Kobanê saldırılarından bir ay önce Şengal’de katliam yaşandı. Bu saldırılarda binlerce Êzidî kadın katledildi ve kaçırıldı. Bu nedenle YPJ’li savaşçılar, Kobanê’de Şengalli kadınların intikamını aldı. DAİŞ’in yenilgisi ve yok edilmesinin ardından binlerce kadın geri döndü. Bu da tarihi bir olaydır. İlk kez kadınlar kadınların intikamını aldı ve katliamcılardan hesap sordu. Bu binlerce enternasyonel kadının yönünü Rojava Kürdistan’ına vermesine ve YPJ’ye katılmalarına vesile oldu. Ayrıca direniş kadınların gerçekliğe dönmesi içinde büyük bir etki yarattı. Kadınlar bir kez daha erk-devlet zihniyetine başkaldırdı” diye konuştu.

‘Bu kazanımlar tüm dünya kadınları içindi’

“Jin, jiyan, azadî” felsefesine işaret eden Zozan Bekir, “Kobanê Direnişi ‘jin, jiyan, azadî’ adı altında mücadele edilmesinin güçlü ve doğru bir zeminini oluşturdu. Eğer kadınlar Kobanê’de savaşmasaydılar, kendilerini feda etmeseydiler, bugün kadınların birlik ve mücadelesini bu aşamaya getiremezdik. Kadınlar Kobanê Direnişi’yle 21. yüzyılda tarihi adımlar attılar. Bu kazanımlar sadece Kürt kadınları için değil ya da Kuzey ve Doğu Suriyeli kadınlar için değil tüm dünya kadınları içindir. Kadınların Kobanê Direnişi kadın gerçekliğini gözler önüne serdi; toplum bilincini düzeltti ve mücadele yolunu özgürlüğe doğru aydınlatıyor” dedi.

‘Mücadelemizi ve direniş hattımızı büyüteceğiz’

Kadınlara kendi kazanım ve felsefelerine sahip çıkma çağrısında bulunan Zozan Bekir, son oalrak şunları söyledi: “Bugün Kürdistan, Ortadoğu ve dünyada kadınlar dil, ulus ve kimlikleriyle her alanda mücadele ediyor. Farklı halklardan kadınlar ‘jin, jiyan, azadî’ sloganını attıklarında direniş ve devrimimizin küreselleştiğini görüyoruz. Bu bizim için çok anlamlı ve değerlidir. Özgürlük felsefesini pratikleştirmek için mücadele ve çalışma düzeyimizi daha da büyüteceğiz. Bu temel üzerine özgürlük isteyen tüm kadınlara politik, ahlaklı ve demokratik bir toplum oluşturuncaya ve iki cins arasında eşitliği sağlayıncaya kadar sloganları arkasında durmaları çağrısında bulunuyoruz.”