BERÇEM CÛDÎ

Kobanê- Kuzey ve Doğu Suriye’nin Kobanê kentine 15 Eylül 2014 tarihinde saldıran DAİŞ çeteleri, YPJ ve YPG savaşçıları, enternasyonalistlerin, halkların ve kadınların direnişi ile karşılaştı. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın Kobanê'yi sahiplenme çağrısı üzerine yüzlerce kadın ve genç, yönünü Kobanê'ye çevirdi. Tarihi direniş Kürt Halk Önderi’nin çağrısına halkların ve gençlerin verdiği yanıtla evrenselleşti. 134 gün süren direniş ardından 26 Ocak 2015'te Kobanê'nin zaferi ilan edildi. Dünya halklarına adanan bu zafer sonrası insan hakları savunucularının da öncülüğünde 1 Kasım Dünya Kobanê ile Dayanışma Günü ilan edildi. İlanın hemen sonrasında 30 ülke 92 kentte dayanışma eylemleri gerçekleştirildi.

Kuzey ve Doğu Suriye Fırat Kantonu Kongra Star Koordinasyon Üyesi Zozan Bekir, 1 Kasım Dünya Kobanê ile Dayanışma Günü’nü, kadınların vermiş olduğu direnişi ve mücadeleyi değerlendirdi.

‘Kobanê'de yaşananlar tarihte eşi benzeri olmayan olaylardı’

Zozan Bekir, 2014 yılında DAİŞ’in saldırılarını ve ona karşı verilen direnişi şu sözlerle özetledi:

"1 Kasım Dünya Kobanê Günü’nün özel bir gün olarak kabul edilmesi ve görülmesi insanlar açısından büyük bir anlam ve önem kazanmaktadır. Bu direnişin bir parçası olmak, bu direnişe şahitlik etmek insanlara farklı bir ruh ve duygu katmakta aynı zamanda yaşatmaktadır. Kobanê saldırıları tüm dünya halklarına yayılan ışık ve kıvılcım oldu. Kuşkusuz Ortadoğu'da ve dünyada birçok krizler, çatışmalar ve saldırılar yaşanıyor fakat Kobanê'de anı anına yaşananlar tarihte eşi benzeri belki olmayan ya da ender rastlanan olaylar olup, özgürlüğe susamış insanlık için yeniden doğuş olarak tanımlandı. Bu coğrafya da var olma ve yok olma direnişi Kobanê’de yaşanılırken tüm dünya haklarının gözleri buradaki fedai savaşçılara, halkına ve kadın öncülüğünde gelişen mücadeleye kilitlendi. Bu süreçte yaşanan şiddetli çatışma ve saldırılara rağmen çok sayıda gazeteci, siyasetçi, aktivist ve enternasyonalist Kobanê'ye gelerek yaşananları bire bir yerinde gördü ve kadınların, DAİŞ çetelerine karşı nasıl mücadele verdiğini gördü.”

‘İnsanlığın kaderini değiştirme ve dönüştürme görevini üstlenildi’

Uluslararası ve bölgede yaşayan toplumların DAİŞ'e karşı içine girmiş oldukları tutumu değerlendiren Zozan Bekir, şunları belirti: "Oluştuğu an itibariyle kısa bir zaman diliminde yayılan DAİŞ çeteleri tüm insanlığa büyük bir korku yaşattığı bir dönemde herkesin gözü Kobanê'deydi. Sonrasında ne olacağı sorusu ve çelişkisi içinde Kobanê’de açığa çıkan direniş ve mücadele tüm insanlığın kaderini değiştirme ve dönüştürme görevini üstlendi. DAİŞ çeteleri kirli propagandasını en iyi biçimde yaparak, Irak, Şengal ve Suriye'de büyük korku yarattı. Özellikle kadınları kaçırma, insanları katletme tarz ve paylaşımlarında kısa sürede dünya gündeminin akışını değiştirdiler. Böyle bir dönem de mutlak bir direnişin gerçekleşip başarı ile taçlandırılacağına hiç kimse umut etmiyor ve inanmıyordu. DAİŞ çetelerine destek veren ülkeler başta olmak üzere özellikle Türk devleti açık bir biçimde yalana dayanan medyalarında her gün Kobanê direnişinin kırılmakta ve düşmekte olduğu haberlerini yayımladı. Bu dönem de Kobanê bağımsızlığını ilan etti.  Önder Apo'nun demokratik ulus ve kadın özgürlüğüne dayanan paradigması ile inşa çalışmaları başladı.”

‘Jin Jiyan Azadi felsefesi evrensel bir boyut kazandı’

DAİŞ çetelerine yönelik kadınların örgütlü duruşuna ve direnerek sağladıkları kazanımlara, elde ettikleri başarılara dikkat çeken Zozan Bekir, “Rojava Kürdistan'daki kadın devrimi ve direnişi tüm dünya çapının da büyük bir etki yaratarak ‘Jin Jiyan Azadi’ felsefesi Doğu Kürdistan'a yayılarak evrensel bir boyut kazandı. Bu nedenle 1 Kasım'da nasıl ki binlerce insan ve kadın tarafından Kobanê'ye destek verdiyse yine kadınlar öncülüğünde İran ve Doğu Kürdistan'da da aynı ruh ve dayanışma ile kadınlar her alanda birlik beraberlik ruhunu temsil etti” diye belirtti.

‘Kadınların iradesi ve öncülüğünde devrim başarıya ulaştı”

Türk devletinin geçen zamana rağmen Kobanê direnişini ve elde edilen zaferi sindiremediğini kaydeden Zozan Bekir, "Nasıl ki Kobanê savaşında kadınların iradesi ve öncülüğünde devrim başarıya ulaştıysa, Türk devleti de kadınların şahsında devrimin başarısını, halkın iradesini kırmak ve kazanımlarını yok etmek istiyor. Türk devleti ve çetelerinin işgal ettiği bölgelerde yaşayan kadınların günlük olarak neler yaşadıklarına şahit oluyoruz. Bu vesileyle 1 Kasım ruhu ve Jin Jiyan Azadi felsefesiyle soykırımın her türlü yöntemine karşı duracağız, mücadele yürüteceğiz” şeklinde konuştu.