KJK’den çağrı: Kurdistan’da soykırım planını boşa çıkartalım

KJK Koordinasyonu yaptığı yazılı açıklamayla, “ Colemêrg ve tüm Kurdistan halkımızı, kadınları, demokratik güçleri AKP-MHP faşist rejiminin tüm Kurdistan’da soykırım planını boşa çıkarmaya davet ediyoruz” dedi.

Haber Merkezi- Kürdistan Kadınlar Topluluğu (KJK) Koordinasyonu Colemêrg Belediyesi’ne kayyım atanmasına ilişkin açıklama yaparak, Colemêrg ve tüm Kurdistan halkını, kadınları, demokratik güçleri AKP-MHP faşist rejiminin tüm Kurdistan’da soykırım planını boşa çıkarmaya ve kayyumlara karşı sürekli bir serhildan ruhu ile karşı çıkmaya çağırdı.

KJK Koordinasyonu açıklamada, “Faşist soykırımcı AKP-MHP rejimi son 10 yıldır Kürt halkına yönelik Çöktürme Planı doğrultusunda politik, fiziki, kültürel ve sosyal soykırım uygulamaktadır. Bu plana bağlı olarak Kürt halkının demokratik siyaset hakkı kayyum darbe mekaniği ile gasp edilmiş, milletvekillerin dokunulmazlıkları kaldırılmış, Kürt halkı ve kadınların politik ve sivil toplum kuruluşlarına el koymuştur. Kürt halkının en asgari yurttaş hakkı olan seçme ve seçilme hakkının yok edilmesine darbe demek yetersiz bir tanımdır. Bu siyasi soykırımdır. Ancak halkımız ve kadınlar 31 Mart yerel yönetim seçimleri ile hem çöktürme planının özgür Kürdün yerine köle Kürdü ikame etme projesini  boşa çıkarmış, hem de kayyum siyasetini  tarihsel biçimde yenilgiye uğratmıştır. Seçimin hemen ertesinde Van belediyesine kayyum atayan AKP-MHP faşist rejimi büyük Van serhildanı ve demokratik güçlerin ortak direnişi sonucu geri adım atmak zorunda kalmıştır. Ancak Şırnak halkının iradesi adeta bir yeni istila biçimi ile gasp edilmiş ve Hilvan halkımızın oyları sandıklar yakılarak geçersiz sayılmıştır” dedi.

Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:

 “Seçimlerden aldığı ağır yenilgi ve Van direnişi ile açığa çıkan demokratik güçlerin ortak direnişi ile AKP-MHP faşist rejimi ‘’Normalleşme’’ siyasetini devreye koymuş, Kobané davasında Kürt siyasi temsilcilerine ağır ve yüksek cezalar vermiş, Ergenekon davasında tutuklu olan generalleri serbest bırakmış, Rojava’nın demokratik yerel seçimlerini bahane ederek saldırıları başlatmış, Güney Kurdistan’ı kuşatma ve tasfiye etme amacını ifade eden Irak ile Ovaköy projesini ve Medya Savunma Alanlar’ına dönük askeri operasyon planını devreye koymuştur. AKP-MHP faşist rejimi Ergenekon kliğini de mevcut devlet ittifakına dahil ederek ‘’Türkiye’de normalleşme, Kurdistan’da soykırım’’ siyasetini bugün Hakkari belediyesine kayyum atayarak başlatmıştır. Öncelikle tüm Kürt halkı bilmelidir ki faşist soykırımcı AKP-MHP rejimi bütün Kürtlere düşmanlık ve soykırıma uğratma planını uygulamaktadır.

Başta CHP olmak üzere Türkiye muhalefet güçlerine çağrımızdır: Başlatılan ‘’Normalleşme’’ süreci Kürt soykırımında sessiz kalma anlaşması ise Kürt halkı, sizleri de kendisine karşı işlenecek soykırım suçlarının ortağı olarak değerlendirecek ve tarihi yargılamasını buna göre yapacaktır. Bu temelde kayyum siyasetini ve Rojava halkının demokratik seçim sürecine müdahaleyi tüm demokratik siyaset güçleri süreci tarihsel bir kırılma eşiği olarak görüp ortak tutumunu sürdürmelidir. Ya Kürt halkıyla demokratik birlik temelinde tarihsel bir buluşma gerçekleştirilecek, ya da Kürt halkının engellenemez tarihi hükmü kazanacaktır.

Halkımıza ve kadınlara çağrımızdır; 31 Mart seçimi, Van serhildanı ve Hilvan seçimi ile 21’inci yüzyılın demokratik direniş gücü olarak Kurdistan’da olduğu kadar, evrensel tarihte de büyük bir çığır açtınız. Başta Hilvan olmak üzere, halkımızın her tür saldırı ve iradesinin soykırıma uğratılmasına karşı verdiği cevap daha büyük başarı, zafer ve varoluşu gerçekleştirme olmuştur. Hilvan halkımızı ve ortaya koyduğu benzersiz demokratik zaferi selamlıyoruz. Hilvan seçimlerinde halkımızın ortaya koyduğu yok edilmek istendikçe daha fazla var olma ruhu göstermektedir ki hiçbir güç Kürt halkının varlık kazanma iradesini ve tarihin bu temelde akışını engelleyemez.

Bu temelde, Colemêrg ve tüm Kurdistan halkımızı, kadınları, demokratik güçleri AKP-MHP faşist rejiminin tüm Kurdistan’da soykırım planını boşa çıkarmaya ve kayyumlara karşı sürekli bir serhildan ruhu ile karşı çıkmaya davet ediyoruz. Halkımızın kendi kaderini belirleme ve sahiplenme hakkını hiçbir güç gasp edemez."