Kejan Esadi: Sokaklardan ayrılmayın

İran ve Rojhelat’ta ayaklanmanın başlamasıyla sanatçıların da sanatsal çalışmalarıyla isyancıların sesi olmaya çalıştıklarını söyleyen Kejan Esadi, kadın devriminin devam ettiğini ve sanatçıların devrimde görevlerini yerine getirmesi gerektiğini söyledi.

SAİDA ŞERZAD

Haber Merkezi - Tarih boyunca sanatçılar halk ayaklanmalarında ve devrimlerin meyve vermesinde önemli bir rol oynadılar. Protesto ve destansı şiirler, şarkılar, tiyatro ve sokak gösterileri, sanatçıların isyancılar ve devrimcilerle dayanışmalarını ilan ederken seslerini dünyaya duyurabilmelerinin en önemli yollarından biri olmuştur.

İran'da ulusal ayaklanmanın başlamasıyla eş zamanlı olarak, sanatçılar tarihsel rollerini oynadılar ve şu anda özgürlük için savaşan isyancıları ve savaşçıları desteklediler. İran'da birçok sanatçı isyancılara verdikleri destek nedeniyle tutuklandı. Aynı şekilde yine İran ve Rojhelat dışında da özellikle Avrupa ülkelerindeki sanatçılar, sokak gösterileri yoluyla İran sisteminin cinsiyet ayrımcılığını ve cinsiyet ayrımcılığının kadının yaşamına getirdiklerini ve eylemcileri sanatları ile desteklemeye çalışarak rollerini oynamaya çalıştılar.

Kejan Esadi, Almanya'nın çeşitli şehirlerinde protestoların başladığı ilk günlerden itibaren sokak gösterileri ve performanslarıyla İran'da zorunlu başörtüsüne meydan okuyan ve İranlı kadın protestocuların sesini dünyaya duyurmaya çalışan kadın sanatçılardan biri oldu.

"Sanatçının sesi binlerce insanın sesini yansıtır"

Kadın hakları savunucusu aktivist sanatçı Kejan Esadi, ajansımıza verdiği röportajda, sanatçıların halk protestolarını desteklemedeki rolünün çok etkileyici olduğunu ifade etti.

“Sanatçı yüksek ve etkileyici bir ses çünkü halk sanatçılarla birlikte. Bir ses binlerce sesi yankılar. Kadın Devrimi özellikle Kürdistan'daki mevcut durum sanatçıların sesine ihtiyaç duyuyor ve herkes bu duruma bir görev olarak bakmalı. Örneğin dünyanın en büyük piyanistinin, sesi halk tarafından duyuldu. Dünya ve belki de İran'da hiç bulunmamış birçok sanatçı Kürdistan'ı görmediler ama bu duruma karşı sesleri duyuldu.”

“Artık korku kalmadı”

Yaşananların tarihselliğine vurgu yapan ve özellikle kadınların son zamanlardaki protestolarına işaret eden Kejan Esadi, "Bu ses gırtlaklardan çıktı ve artık korku kalmadı ve kadınlar gerçekten haklarını savunuyor ve devrim yaptılar" dedi.

Ayrıca, çok sayıda özgürlük arayan kadının  "diyalog ve beden ifadesini" kullanılmasıyla İran'daki son olayların, duyurulduğunu aktaran Kejan Esadi, Frankfurt'ta, İran konsolosluğunun önünde yapılan zorunlu başörtüsü protestolarını hatırlattı.

"Kadının saçı, kadın düşmanı bir hükümetin kalbine karşı bir kılıç olmalıdır"

Kejan Esadi,  sanatçıların sanatının etkisine ve bazı mesajların doğru verilmesine vurgu yaparak şunları söyledi:

“Halkımız dinlemekten ve uzun konuşmalardan bıktı. Bir şey nezaket ve diyalog şeklinde ifade edildiğinde daha etkili olacaktır. Bir kadının tüm kadın kimliği ve varlığı ile protestolara katılması gerektiğine inanıyorum. Kadınların saçlarını kesme taraftarı değilim çünkü bir dizi mesajın en başından itibaren verilmesi gerekiyor. Bu yüzden kadınların saçlarını taradık ve bu saçın kadınlardan nefret eden bir hükümetin kalbine kılıç olması gerektiğini gösterdik ve Alman kadınlarının gözündeki gösterinin ve gözyaşlarının etkisini görebildik.”

Halkın birliğine ve sanatçıların rolüne vurgu yapan Kejan Esadi, "Sanatçı, politikacı, hatta işini bırakan işçilerin bile ittifak olduğu bir durum yaşıyoruz" dedi. Kimi iki taraflı mesajlar yayınlamış olsa da sanatçıların desteğinin olumlu etki yarattığına değinen Kejan Esadi, “Sanatçıların sesinin halkın sesi olduğuna inanıyorum çünkü insanlar onları seviyor” diye ifade etti.

"Özgürlük için ödemek zorundasın"

Kejan Esadi, sanatçıların sesinin halkın protestosunun sesi olması gerektiğini ve sanatçıların sesinin duyulması gerektiğini vurguladı. Özgürlüğü kazanmak için insanın bir bedel ödemesi gerektiğini belirten Kejan Esadi, “Bu bedeli hepimiz ödüyoruz” dedi. Kezhan Esaadi, birlik olunması çağrısında bulunarak “Birlik olmalıyız ve özel hayatımızı düşünmemeliyiz. Çünkü artık kişisel hayatın olmadığı bir durum ve devrimdeyiz ve sanatçıların tüm sanal paylaşımlarında protesto etmeleri ve başka bir şey yayınlamamaları gerektiğine inanıyorum” şeklinde konuştu.

“Sokaklardan ayrılmayın”

Gençlerin katledilmesinden ve sokağın onlar için bir "uyuma ve yaşama yeri" haline gelmesinden duyduğu üzüntüyü ama olması gerekenin de sokaklarda kalmak olduğunu dile getiren Kejan Esadi, gençlere seslendi ve aynı zamanda desteğini de dile getirdi.

"Jina, gençlerin sesi oldu. Uzun zamandır mazlum olan bütün insanlardan gençlerden sokaklardan ayrılmamalarını rica ediyorum çünkü bu devrim kısa sürerse şimdikinden daha fazla kan dökülecek ve tutuklanan birçok genç idam edilebilir. Her devrim bir hareketle başlar ve devam etmeliyiz. Umarım daha az kan dökülür ve daha iyi bir sonuç alırız.”