Kayıp yakınları eylemlerinin 814’üncü haftasında bir araya geldi

İHD ve kayıp yakınları, yaptıkları eylemde 12 Eylül 1995 tarihinde Amed’de gözaltında kaybedilen Mehmet Zafer Demirkıran’ın akıbeti sordu.

Amed- İnsan Hakları Derneği (İHD) ve kayıp yakınları, “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” talebiyle gerçekleştirdikleri eylemlerinin 814’üncü haftasında Amed’in Rezan (Bağlar) ilçesinde bulunan Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde bir araya geldi.

Eyleme Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) ile Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Amed Şubeleri de katıldı. Kayıpların fotoğraflarının taşındığı eylemde bu hafta, 12 Eylül 1995 tarihinde Amed’de gözaltında kaybedilen Mehmet Zafer Demirkıran’ın akıbeti soruldu. Mehmet Zafer Demirkıran’ın hikayesini İHD Kayıp Komisyonu üyesi Berfin Elçi okudu.

Mehmet Zafer Demirkıran ve ailesinin Amed’in Rezan (Bağlar) ilçesinde yaşadığını belirten Berfin Elçi, Mehmet Zafer’in çalışmak için önce İstanbul’a, ardından Mersin’e gittiğini aktardı. Mehmet Zafer’in askerlik celbi gelince Mersin’den 30 Ağustos 1995 tarihinde Amed’e döndüğünü söyleyen Berfin, “31 Ağustos’ta askerlik dairesine giderek işlemlerini başlatır. Ardından askere sevk belgesini alır ve ailesinin yanında birliğe gideceği günü beklemeye başlar. 12 Eylül 1995 tarihinde saat 22.00 civarında Demirkıran ailesinin evi kendilerini polis olarak tanıtan silahlı 6-7 kişi tarafından basılır. Plakasız bir Toros ve yalnızca ön tarafında 21 R 789 plakası bulunan beyaz Şahin araçla gelen bu kişiler, Mehmet Zafer’i ‘İfadesi alınıp bırakılacak’ diyerek beyaz Toros araca bindirip götürür. Gitmeden önce de Demirkıran ailesinin telefon kablolarını keserek onların haberleşmelerini engeller. Hemen karakola giden aile ‘Bizde yok’ cevabını alınca Diyarbakır’daki bütün karakol noktalarına giderek oğullarını sorar. Aldıkları cevap hep aynıdır, ‘Bizde yok!’ OHAL Valiliği, DGM Savcılığı, jandarma ve emniyete yaptıkları başvurular da sonuçsuz bırakılır. Aile Mehmet Zafer’in Saraykapı’daki JİTEM merkezine götürüldüğü duyumunu alır” sözlerine yer verdi.

Mehmet Zafer’i arayan aile inkar ve cezasızlıkla karşılaşır

Anne Behiye Demirkıran’ın sürekli JİTEM merkezinin bulunduğu Jandarma Merkez Komutanlığı’na giderek oğlunu sorduğuna dikkat çeken Berfin Elçi, annenin ısrarlı soruları üzerine kapıdaki nöbetçi askerin, ona oğlunun tarifine uyan birinin oraya getirildiğini söylediğini dile getirdi. Berfin, girişimleri hiçbir sonuç vermeyen ailenin İnsan Hakları Derneği Amed Şubesi’ne başvurduğunu kaydederken, “Yasal girişimlerde bulunan İHD, Uluslararası Af Örgütü ile de temasa geçer. Gerekli araştırmaları yapan Uluslararası Af Örgütü, 18 Ekim 1995 tarihinde yayınladığı ‘kayıp’ başlıklı raporla gözaltına alındığı kabul edilmeyen Mehmet Zafer Demirkıran’ın can güvenliğinden endişe ettiklerini uluslararası kamuoyuna duyurur. Ailenin, İnsan Hakları Derneği’nin ve Uluslararası Af Örgütü’nün girişimleri sonuçsuz bırakılır. 29 yıldır Mehmet Zafer’i arayan aile inkar ve cezasızlıkla karşılaşır. Baba Demirkıran, oğlunun akıbetine ve adalete ulaşamadan 2001 yılında vefat eder. 89 yaşındaki anne Behiye Demirkıran ise hala oğluna ve adalete ulaşmak için mücadele etmektedir” dedi.

 Açıklama oturma eylemiyle son buldu.