Kayıp yakınları: Ender Toğcu 28 yıldır nerede?

Amed’de bir araya gelen kayıp yakınları, 721’inci haftadaki eylemlerinde 28 yıl önce kaybettirilen Ender Toğcu’nun akıbetini sordu.

Amed -  Kayıp yakınları ve İnsan Hakları Derneği (İHD) Amed Şubesi, “Kayıplar bulunsun failler yargılansın” eyleminin 721’incisini Bağlar ilçesinde bulunan Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde yaptı. Kaybettirilenlerin fotoğraflarını taşıyan aileler, 29 Kasım 1994 tarihinde Amed’de gözaltına alındıktan sonra bir daha haber alınamayan Ender Toğcu’nun akıbetini sordu.

Gözaltında kaybettirilen Ender Toğcu’nun hikâyesini İHD Amed Kayıplar Komisyonu Üyesi Fırat Akdeniz okudu. Ender Toğcu’nun hikâyesinde şunlar anlatıldı: 

“Evli ve tek çocuk babası olan Ender Toğcu, 29 Kasım 1994 tarihinde saat 15.00 civarında ağabeyi olan Ali Toğcu’ya, hastaneye yatırılan eşinin yanına gideceğini belirtir, onun yanından ayrılır. Hastanede o gün refakatçi olarak bulunmakta olan Ender Toğcu’nun annesinin beyanına göre oğlu o gün hastaneye hiç uğramaz. Aynı gün gece saat 22.30 civarında Ender’in babasının ikamet ettiği eve 7-8 kişilik sivil polisler tarafından baskın düzenlenir. O esnada polisler evde bulunan baba Hüseyin Toğcu ve küçük oğlunu dövmeye başlar. Polisler, baba Hüseyin Toğcu’yu sürekli olarak oğlunun nerede olduğunu sorarak dövmeye devam eder. Baba Hüseyin Toğcu, korktuğundan dolayı sivil polislere oğlu Ender Toğcu’nun ‘üç gün önce Kayseri’ye dayısının yanına gittiğini’ söyler. Bunun üzerine polisler babayı ‘oğlun bizim elimizde, üç gün içinde sana ölüsünü teslim ederiz’  diye tehdit ederek evden ayrılırlar.

Evden ayrılan sivil polisler daha sonrasında Ender’in ağabeyi olan Ali Toğcu’nun evine giderler. Ali’ye de aynı şekilde Ender Toğcu’nun nerede olduğunu sorarlar. Ali Toğcu, sivil polislere Ender’in saat 15.00 civarında yanından ayrıldığını ve kendisini bir daha görmediğini ifade eder. Bunun üzerine polisler, Ali Toğcu’yu da yanına alarak babasının evine tekrar gelirler ve babaya ‘Evinizde silah var, o silahı bize teslim edeceksiniz’ deyip odunluğa girerek silahı çıkarırlar. Polisler babasına silahın yerini Ender Toğcu’nun söylediğini belirtip oradan ayrılırlar. Aynı gece saat 24.00 sıralarında oradan ayrılan polisler bir süre sonra tekrar eve geri gelip baba Hüseyin Toğcu’ya tutanak imzalatırlar. Polisler oradan ayrılmadan önce karşı komşuya da Ender’in nerede olduğunu sorarlar. Komşuları ise Ender’i tanımadığını ve nerede olduğunu bilmediğini belirtince polisler askerliğini daha önce yapmış olan Ender hakkında ‘Ender asker kaçağı ve onu arıyoruz’ deyip oradan ayrılırlar.

Gözaltında Ender’in çığlıkları duyuldu

Olayın ertesi günü Ender’in ağabeyi Ali, kahvehanede oturduğu sırada Çarşı Karakolu polisleri tarafından kahvehaneden alınıp üç gün boyunca gözaltında sorguya çekilir. Ağabeyine de Ender’in nerede olduğu sorulur, ağabeyi nerede olduğunu bilmediğini söyleyince polisler ‘yalan söyleme, biz onu yakaladık, üzerinde bir liste de çıktı. O listede telsiz ve pil gibi eşyaların fiyatı da yazıyordu’ derler. Ender Toğcu’nun babası Hüseyin Toğcu’nun beyanına göre, Ender’in ağabeyi gözaltında kaldığı sürede Ender’in çığlıklarını ve sesini duyar. Ağabeyi olan Ali Toğcu, üçüncü gün Ergani yolu üzerinde serbest bırakılır.

28 yıldır akıbeti bilinmiyor

Baba Hüseyin Toğcu’nun, oğlunun kaybedilmesinden sonra her ay Devlet Güvenlik Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığına başvuruda bulunur, fakat kendisine oğlunun gözaltına alınmadığına ve gözaltı kaydının bulunmadığına ilişkin cevaplar verilir. Yine ağabeyi sözlü olarak Çarşı Karakoluna başvuruda bulunur. Ancak yapılan tüm girişimlere ve aradan geçen 28 yıla rağmen Ender Toğcu’nun akıbeti ile alakalı herhangi bir haber alınamaz.”

Konuşmalardan sonra bir dakikalık oturma eylemi gerçekleştirildi.