Kadınların ‘gelenek’ adı altında baskılanmasına karşı mücadele çağrısı
21’inci yüzyılda kimi toplumlarda hala ‘başlık parası’ uygulaması devam ederken Jineoloji Araştırma Merkezi Sözcüsü Sedîqe Xilo, özellikle kadınların bu anlayışa karşı çıkmasını istedi.
BERÇEM CÛDÎ
Kobanê- Tüm dünyada erkek egemen sistemin yarattığı ‘gelenek’ adı altındaki kimi gerici uygulamalardan en çok kadınlar etkileniyor. Kadınların, “Jin, jiyan, azadî” felsefesi etrafındaki mücadelesi ile özellikle Suriye'nin Kuzey ve Doğu bölgelerindeki gerici uygulamalara sınır çiziliyor. Bu gerici uygulamalardan biri de başlık parası.
Evlendirmelerde ‘başlık parası’ uygulamasına dikkat çeken Fırat Kantonu Jineoloji Araştırma Merkezi Sözcüsü Sedîqe Xilo, "Özellikle Ortadoğu toplumlarında ‘başlık parası’ adı altında kadınlara halen bazı sosyal ve dini gelenekler dayatılmaktadır. Fiyatı ülkeye ve bölgeye göre değişmektedir. Kuzey ve Doğu Suriye’de de aynı durum söz konusu. Bazı bölgelerde sadece para istenirken, bazı bölgelerde para ve ek olarak 50 ila 100 gram arası değişen altın talep ediliyor. Bu aynı zamanda aşiretlerin ve ailelerin geleneklerine göre de değişiyor. Gündeme getirdiğimiz bu konu günümüzde de yaşanıyor" diye belirtti.
‘Jineoloji Araştırma Merkezleri alternatif çözümler üretiyor’
Kuzey ve Doğu Suriye’de kadınlar öncülüğünde gelişen Rojava Devrimi’nin Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fikirleri sayesinde gerçekleştiğini söyleyen Sedîqe Xilo, “Önder Öcalan’ın paradigması sayesinde erk zihniyetlere karşı kadınlarda mücadele etme olanağı gelişiyor. Bu bakımdan kadın özgürlüğü ve toplum ideolojisine dayanan kadın hareketleri ve örgütleri de bu konular üzerinden mücadelesini yürütüyor. Jineoloji Araştırma Merkezleri de bu rolü toplumun gerçekliğini analiz ederek, alternatif modeller ve çözümler geliştirerek oynuyor” şeklinde konuştu.
‘Başlık parasını reddetmelerini istiyoruz’
Çoğu zaman ailelerin birbirlerine bakarak örnek aldığını kaydeden Sedîqe Xilo, “Aileler evlenen kızları için başlık parası istemişse ailenin diğer üyeleri de kızlarını evlenirken aynı taleplerde bulunuyor. Tüm bunları analiz etmemiz gerekiyor. Sonuçta aileler arasında kadınlar bir eşya gibi alınıp satılıyor. Bu anlamıyla kadınların başlık parasını reddetmelerini istiyoruz ve yaşanan bu durumu kabul etmemelidir. Başlık parası tarihin birçok sürecinde kullanılmış eski bir gelenektir, dolayısıyla bu zihniyeti değiştirmek zaman, bilgi ve birikim gerektirir. Kadınların bu alınıp satılma yaklaşımını kabullenmemesi gerekiyor” diye kaydetti.
‘Değişiklik yapmanın zamanı gelmiştir’
Birlikte bir yaşamın hayat bulması gerektiğini sözlerine ekleyen Sedîqe Xilo, “Köle bir yaşamı kabul etmemeliyiz ve özgür bir arada yaşamayı seçmeliyiz. Evlilik sürecinde aileler çocuklarını evlendirmek için borç alıyor ve evlilik gerçekleştikten sonra kadından altınları alıp bu kez borçlarını ödüyor ve bu durum aileler arasında büyük sorunlara yol açıyor. Bu olaylar toplumda sıkça yaşanmaktadır ve çoğu zaman boşanmayla sonuçlanıyor. Bu nedenle artık bu sorunla mücadele etmenin ve değişiklik yapmanın zamanı gelmiştir" dedi.