Amed- Cihadist Heyet Tahrir El-Şam'ın (HTŞ) ve Türkiye ve ona bağlı Suriye Milli Ordusu (SMO) çetelerinin Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük saldırılarına tepki gösteren kadınlar, erkek egemen aklın ürünü olan savaşa karşı barış mücadelesinin büyütülmesi gerektiğini söyledi.

Son süreçte bölgede yaşanan çatışmalarda yüz binlerce insan yerinden edilirken, çok sayıda kadın ise çeteler tarafından rehin alındı ve tecavüze, katledildi. Devam eden saldırı ve tehditler savaş suçlarının artacağı sinyalini veriyor.

Amed’deki kadınlar yaşanan sürece kimsenin sessiz kalmaması ve bölgede barışın inşa edilmesi çağrısında bulundu.

‘Savaşa karşı barış ısrarımız sürecek’

Savaşın en çok kadınların yaşamını ve kazanımlarını hedef aldığını dile getiren Bismil Belediyesi Meclis Üyesi Amine Kutlay, Suriye’de yaşanan savaşın başka ülkelere de sıçrama riskinin bulunduğunu söyledi. Kadın iradesinin yok sayıldığı Ortadoğu’da Kürt kadınların büyük bir mücadele verdiğini belirten Amine Kutlay, saldırılarla bu mücadelenin hedef alındığını aktardı.

Kadınların yaşamı ve özgürlüğü için barış çağrısının bütün dünyada yapılması gerektiğini vurgulayan Amine Kutlay, devletlerin yaşamdan çok kendi çıkarlarını düşündüğünü söyledi. Amine Kutlay, konuşmasının devamında şunlara yer verdi: “Ortadoğu ve dünyada yüzyıllardır süren bir savaş gerçekliği var. Bu savaşlarda da kadınlar katliama, yine çeşitli hak ihlallerine maruz bırakılıyor. Kadın ve çocukların özgürlük alanları kısıtlanıyor. Bu ihlal ve talana rağmen bugün dünyanın her yerinde kadınlar yapıcı ve barış talebini haykırmaya devam ediyor. Barışı değil, çıkarlarını düşünen erkek egemen devletler ise ilk olarak barışı ve kadını hedef alıyor. Bundan kaynaklı biz barış ısrarımızı her alanda yeniliyoruz.”

‘Kadın kazanımları hedef alınıyor’

Kadınların yaşadığı hak ihlalleri karşısında sessiz kalmayacaklarını ifade eden Amine Kutlay, “Bugün Rojava’da, yine İran ve Afganistan’da erkek, ulus devlet eliyle geliştirilen katliamlar yaşanıyor. Ortadoğu’da 3’üncü Dünya Savaşı yaşanıyor. Dünya bu savaşa ve savaşla beraber yaşanan savaş suçlarına gözünü kapatmış durumda. Kadına yönelik savaş suçları da yoğun bir şekilde Türkiye ve Suriye’de yaşanıyor. Burada kadın kazanımları ve kadınların elde ettiği haklar hedef alınıyor. Rojava’da Kürt ve Alevi kadınların kimlikleri hedef alınıyor. Kadınlar katlediliyor, esir alınıyor. Bu gerçekliğe kimsenin sessiz kalmaması lazım, orada bir katliam var. Bu katliamı durdurmak mümkün” dedi.

‘Savaşla beraber ihlaller ve suçlar da artacak’

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Kadın Meclisi Üyesi Fatma Yıldızhan, savaşa karşı varlık mücadelesi veren Suriyeli kadınların yıllardır direndiğini söyledi. Fatma Yıldızhan, “21’inci yüzyılda hepimiz kadınların pazarda satıldığını ve savaş ganimeti olarak görüldüğüne şahitlik ettik. Modern dünya denilen bir çağda Êzidî kadınlar savaş ganimeti olarak satıldı” hatırlatmasında bulundu.

‘Kürt kadınlar mücadeleye öncülük ediyor’

Ortadoğu’da son yaşanan gelişmeler ile kadın kimliğinin yok sayıldığı bir sürece girildiğini ifade eden Fatma Yıldızhan, “Bu noktada kadının iradesi yok sayılacak ve ihlaller daha da derinleşecek. Bu politikalara karşı verilen büyük bir kadın mücadelesi de var. Kürt kadınları bugün hem Ortadoğu hem de dünyada bu mücadeleye öncülük ediyor” diye belirtti.

‘Barış süreci kadınların iradesi ile inşa edilebilir’

Kadın kazanımlarının korunması için barış çağrısının daha da yükselmesi gerektiğine vurgu yapan Fatma Yıldızhan, onurlu barışı kadınların inşa edebileceğini söyledi. Fatma Yıldızhan, savaşları üreten ve yayan erkek egemen akla karşı mücadele edilmesi gerektiğini belirterek, “Kendilerine rant ve sömürü alanı açmak için her şeyi yapıyorlar. Erkekler için de en büyük sömürü alanı tarihten bu yana kadın oldu. Eğer bugün biz barış için mücadele edip bu noktada onurlu barıştan söz edeceksek öncelikle kadın iradesinin, kadın haklarının tanınması gerekiyor” şeklinde konuştu.

“Demokratik süreç ancak kadın iradesi ile kendini var edebilir” diyen Fatma Yıldızhan, kadınların bu süreçte yine zafer elde edeceğini belirtti.

‘Onurlu bir barış için yan yana gelmeliyiz’

Rosa Kadın Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Esra Çiçek Mercan ise, Türkiye ve ona bağlı SMO’nun Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılarına karşı barış çağrısı yaptıklarını belirterek, “Dernek barış için bütün kadınların yan yana gelme noktasında bir deklarasyon açıkladık. Kadınların yürüteceği çalışmalar bizi istediğimiz noktaya getirecektir. Kadınların inşa edeceği barış her daim daha onurlu olacak. Onurlu bir barış için biz kadınlar el ele vermeliyiz ve bu barışı ancak böyle sağlayabiliriz” dedi.