Amed- Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ve Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) tarafından İstasyon Meydanı’nda 8 Şubat’ta “Barış İçin Özgürlük” mitingi düzenlendi. Mitingde açılan pankartlar, yapılan konuşmalar ve binler haykırdıkları sloganlarla Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünü talep etti. 

Binlerce yurttaşın katıldığı mitingde çözüm çağrıları yapıldı. Halk büyük bir coşkuyla barış taleplerini dile getirirken konuşma yapan siyasetçiler de İmralı’da devam eden tecridin sona erdirilip somut adımlar atılması çağrısında bulundu. Miting sonrasında kitleye yapılan müdahalede aralarında barış annelerin de olduğu 5 kişi yaralanırken, çok sayıda genç ise darp edilerek gözaltına alındı. Mitinge katılan kadınlar mikrofonlarımıza konuştu.

‘Bütün kesimlerin adım atması lazım’

 

Mitinge Silopi’den katılan Barış Annesi Asiye Tay, anneler olarak yıllardır barış için büyük mücadeleler verdiklerini belirterek bu talebi yeniden dile getirmek için mitinge geldiklerini söyledi. Asiye Tay, “Bütün dünya devletlerine buradan çözüm ve talep çağrısında bulunuyorum. Artık kan, katliam ve savaşlara yeter diyoruz. Artık barış olsun kimse savaşı desteklemesin. Biz herkese bu çağrıyı yapıyoruz. Annelerin ciğerinin yanmaması için sorumlu bütün kesimlerin adım atması lazım. Samimi, temiz ve alt yapısı sağlam bir barış inşa edilsin. Bugün barış deyip bizi kandırıp yeniden savaşmasınlar. Biz böyle bir savaşı kabul etmiyoruz. Kardeşlik ve insanlıktan anlayanlar bu süreçte devreye girsin. Artık kimsenin kapısına cenaze gitmesin. Rojava’da anneler bir yandan cenazelerini gömerken diğer yandan savaşa karşı direniyorlar. Bugün barış diyen herkesin bu çağrıya kulak vermesi lazım. Ama dediğim gibi sağlam ve güvenilir güvence altına alınan bir barış istiyoruz. İnancımız ve sevgimizle bu süreci inşa edelim. Hiçbir annenin yüreği yanmasın artık” diye konuştu.

‘Bir arada yaşayacağımız barışçıl bir yaşam inşa edilmeli’

 

Kadınlara, çocuklara ve halklara barış getirmek için alanda bulunduğunu ifade eden Esra Taş, barışın sadece bir kelime olmadığına dikkat çekerek somut adım çağrısında bulundu. Ülkenin bu kriz anlarında en çok barışa ihtiyaç duyduğunu söyleyen Esra Taş şunları dile getirdi:

“Bizler özgürce yaşamak, anadilimizi kullanmak ve ekonomik sorunların olmadığı bir ülkede yaşamak istiyoruz. Bunun yolu da samimiyetten geçiyor. Özellikle iktidarın samimi bir şekilde masaya oturup bu süreci diplomatik bir şekilde çözmesi gerekiyor. Biz sadece Kürt halkı için barış istemiyoruz, bu sadece Kürt halkının sorunu değil. Bizim mücadele ettiğimiz bu alanda bütün halkların kendi taleplerini anlatacak bir alan için mücadele ediyoruz. Hepimizin bir arada yaşayabileceği özgür koşulların inşa edilmesi için buradayız. Kadınlar ve çocukların katledilmesine dur demek için de buradayız. Bu yasaların güncellenmesi ve kadının yaşamı için buradayız. Yine kayyıma ve irade gaspına karşı olduğumuzu buradan bir kez daha dile getiriyoruz. İrademize, ana dilimize ve yaşamımıza sahip çıkmaya barış diye haykırmaya devam edeceğiz.”

‘Muhatap İmralı’

 

Mitinge Merdin’den katılan Hevrin Türk ise barışın muhatabının İmralı’da bulunan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi:

“Bu süreçte kadınlar olarak barış için somut adımlar atılması gerektiğine inanıyoruz. Savaşın hiçbir tarafa kazandırmayacağını iyi biliyoruz. Bu mitingle halk yıllardır süren barış talebini yeniden haykırmak için burada. Halk barışın tarafı olduğunu ve bunun yolunun da İmralı’dan geçtiğini iyi biliyor. Savaş kimseye bir şey kazandırmadı. Biz yıllardır barış için mücadele ediyoruz. Kadınlar savaştan en çok etkilenen taraf. Bu noktada barışta kadınların ciddi rolünün de olduğunu biliyoruz. Kadınlar yıllardır bu rolü üstleniyor, bu noktada muhatap özgür yaşam ve kadınlardır. Bir elde sopayla barış inşa edilmez. Sopaların indirilip gerçek barış için mücadele edilmeli.”

‘Savaş halklara fayda getirmez’

 

Son olarak konuşan Ayşe Aydın ise savaşın halklara hiçbir fayda getirmediğini vurgulayarak bütün kesimlerin barış taleplerine ses vermesi gerektiği çağrısında bulundu. Ayşe Aydın, “Savaşa dur demek için öncelikle birlik olmamız gerekiyor. Bu sorun yüz yıllık bir sorun, birlik olmadan umutsuzluğa kapılıp geri adım attığımız takdirde bu sorun çözülmez. Bütün STK’lar ve siyasi partiler bu adıma güvenip destek vermesi gerekiyor. Bu sorunun bir an önce çözülmesi gerekiyor. Bir anne, bir kadın olarak buraya gelecekteki çocuklarımın bizlerin yaşamadığı barışı ve özgürlüğü yaşaması için geldim. Herkes kendi alanında bu talebi desteklemeli. Savaş hem yoksulluğu hem ölümleri hem de krizleri getirdi. Özellikle şu anda Ortadoğu’daki savaşların getiriden çok götürüsü var. Kadın ve çocuk ölümleri çok fazla oldu. Orada kayıplar daha fazla, insanlık yönünden tarihi geçecek çok ciddi şeyler yaşanıyor” açıklamasında bulundu.