Kadınlar İstanbul Sözleşmesi için meydanlarda: Vazgeçmiyoruz
İstanbul Sözleşmesi’nin feshine karşı kadınlar Türkiye kentlerinde meydanlara çıkarak tepkilerini dile getirmeye devam ediyor. Dün akşam saatlerine doğru kadınlar Denizli ve İzmir’de alanlara çıkarak, “Biliyoruz ki kadın cinayetleri politiktir, yaşamın her alanında kadın mücadelesi ve kadın dayanışması ile eşit ve özgür bir toplumu hep beraber inşa edeceğiz. Yaşam hakkı için, özgürlük için vazgeçmiyoruz, kabul etmiyoruz” dedi.
Haber Merkezi – Cumhurbaşkanı Kararnamesi ile İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesine karşı kadınlar Türkiye’nin birçok kentinde başlattıkları eylemlerine devam ediyor. Kadınlar 20 Mart’tan bu yana açıklama, yürüyüş, basın açıklaması ile bulundukları kentlerin önemli merkezlerine pankart asma ve sosyal medya eylemleri gibi birçok farklı eylem çeşidi ile seslerini duyurmaya çalışıyor. Kadınlar İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmeyeceklerinin altını çizerek, kararı tanımadıklarını kaydediyor. Dün akşam saatlerin de Denizli ve İzmir’de kadınlar alanlardaydı.
Denizli’de kadınlar sözleşmenin feshine tepki gösterdi
Denizli Kadın Platformu, İstanbul Sözleşmesi’nin feshine karşı Çınar Meydanı’nda basın açıklaması düzenledi. “İstanbul Sözleşmesi yaşatır” yazılı pankartın taşındığı açıklamada kadınlar, “İstanbul Sözleşmesi yaşatır”, “Erkek adalet değil gerçek adalet”, “Susmuyoruz korkmuyoruz itaat etmiyoruz”, “Yaşasın kadın dayanışması” sloganları attı. Basın açıklamasını kadınlar adına Ayşegül Odabaşıoğlu okudu. Sözleşmeden çıkma kararının hukuksuz olduğunu ifade eden Ayşegül Odabaşıoğlu, sözleşmeyi yok etmek isteyenlerin eşitsizliğe, şiddete, tacize, çocuk istismarına ve savaş politikalarına karşı verilen mücadeleyi de yok etmek istediğini dile getirdi.
“Birlikteyiz ve çok güçlüyüz”
Ayşegül Odabaşıoğlu, İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararının yürürlüğe gireceği 1 Temmuz günü yaklaşırken haklarından ve İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmediklerini belirterek, “Erkek şiddetinin ve çocuk istismarının faili ve aklayanı olanların İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesine; haklarımıza ve hayatlarımıza yönelik saldırılarına karşı birlikteyiz ve çok güçlüyüz! Biliyoruz ki İstanbul Sözleşmesi’ne yönelik bu saldırılar, kazanılmış diğer haklarımıza yönelik saldırıların da önemli bir adımı. Tek bir hakkımızdan bile vazgeçmeyeceğimizi ilan ediyor, hayatlarımıza sahip çıkıyor, birlikteliğimizi ve gücümüzü ortaya koymak için bir kez daha buluşuyoruz” ifadelerinde bulundu.
İzmir’de KESK’li kadınlar: Kararname hükümsüzdür
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İzmir Kadın Meclisi de İstanbul Sözleşmesi’nin feshine karşı Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde bir araya geldi. Basın açıklamasını kadınlar adına Hülya Çağlar okudu. Sözleşmenin kadınları her türlü şiddet ve ayrımcılıktan koruduğunu dile getiren Hülya Çağlar, "Kadınların can güvenliğini sağlamak, kadın mücadelesinin kazanımlarını geliştirmek, eşit ve adil bir toplum kurgulamak siyasi iktidarların sorumluluğudur. İsmi İstanbul olan, Türkiye’de imzalanan sözleşmeden ayrılmak abesle iştigaldir! Hukuk devleti ilkelerine göre bu kararname hükümsüzdür, Anayasanın 90’ıncı maddesine aykırıdır. İstanbul Sözleşmesi uluslararası sözleşmedir ve kanun hükmündedir, yetki gaspıyla TBMM devre dışı bırakılamaz” dedi.
“Sözleşme uygulansaydı kadınlar yaşıyor olacaktı”
Sözleşme etkin uygulansaydı, katledilen kadınların şimdi yaşıyor olacağını belirten Hülya Çağlar, “Sözleşmenin iptali kadının erkekler tarafından korkusuzca katledilmesi anlamına geliyor. İstanbul Sözleşmesi’nin siyasal iktidar ve iktidarla aynı ideolojiden beslenen gerici çevrelerce hedef alınmasının nedeni Sözleşme’nin toplumsal cinsiyet eşitliğini temel almasıdır. Kadınları değil aileyi korumayı önceleyen, şiddeti değil boşanmayı engellemeyi amaç edinen iktidarın cinsiyetçi saldırılarının hedefi tekçi, gerici ideolojisini kadınların yaşamı üzerinde kurduğu denetimle tüm topluma yaymaktır” dedi.
“Vazgeçmiyoruz”
“İstanbul Sözleşmesi’ni kendisine tehdit olarak gören siyasi iktidarın baskıcı ve ataerkil isteklerine teslim olmayacağız” diyerek sözlerine devam eden Hülya Çağlar, “Biliyoruz ki kadın cinayetleri politiktir, yaşamın her alanında kadın mücadelesi ve kadın dayanışması ile eşit ve özgür bir toplumu hep beraber inşa edeceğiz. Yaşam hakkı için, özgürlük için vazgeçmiyoruz, kabul etmiyoruz” sözleri ile konuşmasını sonlandırdı.
Basın açıklaması sloganlar eşliğinde son buldu.